Öncelikle Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla anarken, 17 şehidimize Allah’tan rahmet ve ailelerine başsağlığı diliyorum.

Bir maçı eksik lig sonuncusu Elazığ ile arasında 2 puan fark bulunan bir ekibi yendik.

Bu havalar, bu mutluluklar niye? Maçın ilk 10 dakikasında oyna, ondan sonra 75. dakikaya kadar yat… Hani nerede mücadele? Nerede hırs…

Kadroya bile almadığın adam Adrian, son iki haftada 3 gol atabiliyorsa,

Sakat bahanesiyle haftalardır kadroya giremeyen Colman resital yapıyorsa,

Trabzonspor, mütevazi kadrosuyla Akhisar karşısında bile zorlanıyorsa,

Karadeniz Fırtınası, 23 hafta aradan sonra bir maçta 3 gol atabiliyorsa,

11 hafta geride kalmasına rağmen ideal kadro oluşturulamıyorsa,
Hala eksiğimiz fazla demektir. Ve buna çözüm acilen bulunması lazım. Çünkü; Adrian puan kaybettiğimiz maçlarda oynasaydı, Trabzonspor puan tablosunda eminim ki bu durumda olmazdı.

Colman konusuna gelirsek; Kimse kusura bakmasın, sakat olan oyuncu böyle oynamaz. Sahada basmadık yer bırakmadı, rakibe baskı üzerine baskı kurdu. Ayakta alkışlanacak bir performans sergiledi.

Akhisar karşısında ilk 10 dakika ve son 10 dakika oyundaydık, durum 2-0 olduktan sonra ‘maçı kazandık’ havası oluştu Bordo-Mavili oyuncularda.

Çok büyük bir ekibiz, doğrudur. Hatta matematiksel olarak en büyüğüz. Bu kadar kısa sürede (1967-2012) bizden fazla kupa kazanan yok. Ama büyük ekip 23 maç 3 gol atamaz mı? 11 haftanın sadece bir tanesinde mi 2 gol birden atabilir (Akhisar maçı hariç).

Unutmayın ki ideal kadrosu olan bir ekibin kaybetme olasılığı azalır. Rotasyona giren bir ekibin ise tam tersi, yani kazanma olasılığı azalır.

Yazımı fazla uzatmadan şu cümlelerle bitiriyorum. Bir futbol müsabakasının 90 dakika olduğunu ve her takımın her takımı yenebilme gücü olduğunu asla unutmamalıyız. Bugün sıradan bir ekip gördüğümüz Akhisar, durum 2-1’deyken bir gol bulsaydı, durum nasıl olurdu?

Bazı değerler kaybedilince değere biner, elimizdekilerin değerini iyi bilelim, tabi elimizden kaçmadan…

Son olarak bu soğukta maça gelen taraftarlarımızı ayakta alkışlarken, değişiklikleriyle çok doğru hamleler yapan Şenol Güneş hocamızı tebrik ediyorum…