Haftalardır yazıyor, çiziyor ve Trabzonspor’un korkak futbol oynadığını ve iki farklı bir skoru bulmadan skoru koruyamadığını söylüyordum. Nitekim bu konuda da yanılmadığım önceki maçlarda (Karabük ve Videoton) görüldü. Lakin bu maçta dediğimin aksine daha aktif ve daha açık futbol oynandı. Tabiri caize korkmadık. Çift santrafor ile sahaya çıktık. Gol ilk yarıda gecikse de ikinci yarı için önemli bir moral kaynağı oldu. Daha önce de 1-0 öne geçilebilirdi ancak olmayınca olmuyor.
“Futbol korkakların işi değildir” demiştim ve hala da diyorum. Korkak oynarsan bir iki maç alırsın, devamlılığın olmayacağı gibi inişli çıkışlı bir grafik sergilersin. Ne diyorduk, “Vittek ve Henrique’yi oynat”. Belki bir iki maç onlardan verim alamazsın ancak sonuçta onlar senin forvet oyuncuların, değil mi? Belki bu müsabakada çok iyi oynamadılar, golleri de tesadüfen attılar ama sonuçta 3 puan haneye yazıldı. İlk 11’i görünce ‘beni mi duydun hocam’ dedim. Hatalar elbette vardır, olacaktır da. Lakin bunları görerek engelleyebiliriz, üstüne giderek değil. Beğenmediğin ya da başkalarının deyimi ile oynatılmasına karşı çıkan beyinlere ders veren bu iki oyuncunun sürekli oynatılmasından yanayım. En azından iyi bir santrafor alınana kadar. Çünkü senin elindeki malzeme ve yapacağın iş bellidir. Kimse sana “pireyi deve yap” demez, haa söyleyen olursa zaten onların futbol bilgisinden şüphe duyarım. Bu taraftar senden çok şey istemez, istemiyor da. Sadece elindeki kadroyu en iyi şekilde kullanmanı istiyor. Biliyoruz zor bir yolda, zor bir arenada mücadele ettiğini, kolay olmadığını ve bu yolda hep arkanda olduğumuzu söylemek isterim. Lakin hataların ya da yanlış hamlelerin olduğunda bunları görmemezlikten gelirsek, başarının uzağında kalırız.
Kısaca bu akşam Sanica Boru Elazığspor’a futbol dersi ders verdik. Ayağında topu tutan, saklayan ve iyi atağa çıkan bir ekip görüntüsü verdik. Zaman zaman kopmalar ve hatalar oldu, bunlar gayet normal. Çünkü kafada soru işareti var. Ya kazanamazsak, zaten ilk iki maçta berabere kaldık, moraller bozuk, Videoton maçını kaybedersek… gibi düşünceler olduğundan bu galibiyet moralleri üst düzeye getirdi. Ve en önemlisi Avrupa maçı öncesinde keyifler yerine geldi. Bu futbolla değil turu atlamak, Videoton karşısında farka koşarız. Demedi demeyin.
Son olarak, müsabakanın ve yazının konusu dışına çıkmak istiyorum. Nasıl başarıda herkes kendine pay çıkarıyorsa, başarısızlıkta da çıkarmalı. Ancak böyle başarıyı yakalarız. Aksi halde kimse bizden başarı beklemesin.