Her yönüyle ilginç ve geçmişle de bir çok ilintisi olan önemli bir müsabakaydı .



Rakipte Eskişehirspor olunca, haliyle benimde eski anılarım depreşti bu maçla beraber... Ersun Yanal, bugün izlediğimiz Trabzonspor’un oluşmasında emekleri geçen biri olarak eski öğrencilerine ve seyircisine merhaba demenin, Trabzonspor ise; geçen sene şampiyonluk yarışında gadre uğradığı o günlerin anılarını yeniden yaşamış oldular.

Evet sevgili futbolseverler, futbol her şeyi ile ilginç bir oyun!

İlginç olması da içinde barındırdığı ufak nüanslardan kaynaklanıyor.

Öyle ki geçen hafta Karabükspor müsabakasında gereksiz bir kornere sebebiyet veren Giray, bu sefer gol olabilecek bir pozisyonu önleyebiliyor!

Demem o ki, futbolda her an her şey olabiliyor ve kesinlikle umutsuzluk iklimlerinde kalmamak gerekiyor!



Karabükspor yenilgisi sonrası, üst sıralara tutunma yolunda sekteye uğrayan Trabzonspor, zorlu rakibini oyun bazında olmasa bile, bireysel çabalarla farklı galibiyetle yenmesini bildi.



Hürriyet çıkana kadar Eskişehirspor’un oyunda ki ağırlığı, acaba Hürriyet çıkmasaydı sürer miydi ki, (?) sorusu elbet zihnimizi meşgul etmedi değil; fakat dediğim gibi futbol enteresan bir oyun ve an itibariyle şartlar her iki rakip adına da değişim gösterebiliyor.

Eskişehirspor ve Sn. Ersun Yanal’a gelecek adına başarılar diliyorum. Futbolun estetiksel seyrine daha çok önem veren biri olan Yanal’ın, başarılı olmasını Türk futbolu adına çok isterim doğrusu.



Burak’ın 61.ci gol sevincinin Avni Aker’de yaşanması, Marek, Halil ve Olcan’ın gol kaydetmeleri ve özellikle Olcan ve Marek’in bireysel özelliklerini konuşturarak attıkları goller; ileriki günler adına Trabzonspor’un bir diğer moral ve motivasyon kazanımları oldu diyebiliriz.

Başta Sn. Hıncal Uluç olmak üzere, bu kardeşimizi sırf Trabzonspor’da oynadığı için görmek istemeyenlere, her hafta bu sözümona futbol un bu naylon entellerine selam gönderen Burak Yılmaz’ın, pasaportu Avrupa-Brezilya menşeili olsaydı eğer; onu görm(e)yenlerin methiye düzme yarışlarını görür gibiyim.



Sağlık her şeyin üzerindedir! Burak’ın gözüne kar topu atan zihniyeti hafızamızın bir yerine yazdık elbet(!) ve akabinde bir başkasını düşündüm birden!!!

Hepimizin taraflı tarafsız çok sevdiği sevgili Erhan Önal’ın sağlık durumunun da iyiye gidiyor olması, beni sevindiren bir diğer gelişme oldu bu hafta. Burak’ın gözüne, Tolga’nın yüzüne cisim atanlar lütfen bir kere düşünsünler!

Değer mi?



Bu arada Diego’nun golünü de bir futbolsever olarak gerçekten beğendiğimi belirtmeden geçemeyeceğim.

Hey gidi Ankaragücü hey!!!



Haftaya Ankaragücü müsabakası var malûm, ve bu durum kesinlikle Trabzonspor’u rehavete sokmamalı!!

Değerli Ankaragücü takımı ve camiasının içler acısı durumu ortada. Onların onurlu mücadelesini saygı ve takdirlerimizle izlemekteyiz.

Gelecek hafta ki yorumum büyük ihtimalle, futbol dışında ki başka duygular ikliminden olacaktır(!)..



Tabi diğer dış etkenler müsaade ederse….



Futbola sirayet etmiş saha dışı gelişmeler, bizi o kadar saha içi aksiyonlardan soğutuyor ki, bugün ‘’ TFF Olağan Kongresi ‘’ bunlardan en önemlisi meselâ!!

58. Yasa değişimi ve tamiratı konusunda ki alınacak karar ve/ veya yürütme-uygulama kararı bakalım ne sonuçlar doğuracak yarınlar adına?



Kendi içimizde didişmek, kendi içimizde beceremediğimiz rekabeti de sildi..



Gelecek günler adına benim gördüğüm olası manzara, tükenen Türk futbolunu tüketmeye devam edecek projelerin süregeleceğidir..

Beni, futbol adına daha doğrusu Trabzonspor adına heyecanlandıracak en önemli proje ise ‘’ HolmeN ‘’ gibi bir futbol emekçisinin bordo-mavi formayı giyecek olma ihtimalinin düşlerime sirayet etmesidir..



H-A 26/01/2012

- - - - - - -