Genç Kalemimiz Emre Er Yazdı

- Trabzonspor'un küçük bir kulüp olmasına rağmen büyük bir TAKIM olabilmeyi nasıl başardığını hiç düşündünüz mü ?
Başarıya parayla koşanlara, emeğin savaşıyla cevap vermek, hayatını hak ve adalet hissiyle yaşayan biz Trabzonsporlular için, kolay bir iş olsa gerek.
Futbola yalnızca bir spor müsabakası gözüyle bakmamamızın tek sebebi, üzerinde emekler. harcıyor olmamızdır.
Bir şehir takımı nasıl şampiyonluklar elde eder?
Sorusuna genellikle, "her takımda olduğu gibi, futbolcusuyla, hocasıyla, başkanıyla, şampiyon olur" cevabı verilmektedir.
Fakat gerçek bir şehir takımında, o şehirde yaşayan herkes başarının birer parçası olma zorunluluğunu hisseder.
Buna göre davranış sergiler, kuralları yaşatır. Bu da başarıyı getirir.
"Trabzon'da Trabzonspor'dan başka bir kulübün bayrağı, forması taşınamaz" dediğimizde kabalıkla suçlanıyoruz. 
80 il de olduğu gibi, Trabzon'da da her yıl şampiyonluklar kutlansa, farklı takımların bayrakları meydanlara asılsa, farklı formalarla insanlar sokaklarda gezinse acaba Trabzonspor, (7) lig şampiyonluğunu elde edebilir miydi ?
Sanmıyorum... 
Sıradan bir Anadolu takımı olur, 
daima büyüklerin gölgesinde kalırdık. 
Fakat liderlik özelliği yoğun olan biz, Trabzonlular için böyle birşeyin olmasından söz edilemezdi.
Elde ettiğimiz 7 lig şampiyonluğu, futbola milliyetçi bir bakış açısıyla yaklaşmamızın ödülüdür bizlere. 
Kirli ittifakların yoğunlukla yaşandığı bu meşakkatli arenada (7) kez İstanbul saltanatını yıkmayı başardıysak, güçlüye baş kaldırabildiysek, şehrimiz de ki katı kuralların bunda büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. 
Varsın bizi kabalıkla suçlasınlar. Ardımızdan serseri diye bağırsınlar... 
Biz yine " Meselemiz memleket " deyip, usanmadan bıkmadan yürürüz kavgalara.
İşte Trabzonspor bu yüzden yalnızca yöneticisiyle, hocasıyla, futbolcusuyla değil, temsil ettiği şehirde yaşayan, kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla, genciyle emeğin savaşını veren büyük bir TAKIMDIR...