Trabzonspor başkanlığına aday olan bütün büyüklerimin, başkanımız İbrahim Hacıosmanoğlu’na bir teşekkür borcu vardır.

Eyüp Aşık'ın güçlü mü güçlü, Trabzonspor camiasında etkili mi etkili olduğu dönemde, başkanlık yolunda çalışmalarını sürdürüp, kazanmaya en yakın adaylardan biri olduğu yıllarda kendisine asbaşkan bulamadığını herkes biliyor.

Neden mi?

Anlaştığı herkese bir telefon geliyordu ve görevi kabul etmiyordu.

Çünkü aday olurken kendisini Trabzonspor'un abisi olarak gören kişinin rızasını almamıştı.

Bunlar çok uzak tarihte yaşanan gerçekler değil.

Hayrettin Hacısalihoğlu, Mahmut Aksu gibi isimlerin yer aldığı ve büyük başarıların altına imzanın atıldığı, ligde fırtına gibi esen bir Trabzonspor yönetimi vardı.

Bu yönetim kim tarafından dağıtıldı?

Korkarım İbrahim Hacıosmanoğlu diyeceksiniz. Son günlerin modası çünkü çamur atıp iz bırakmak.

Ben vereyim hemen cevabı da bilmeyenlerin aklı karışmasın.

Trabzonspor’da İbrahim Hacıosmanoğlu başkanlığı öncesinde bir Faruk Özak gerçeği vardı.

Ondan habersiz kulüpte kuş uçmaz, uçarsa ve takımın uçmasını sağlasa bile kanatları kırılırdı.

Başkan adayları önce “Faruk Abi”ye gidip rızasını, yanında da Trabzonspor Kulübü’nün yeni genel sekreterinin ve mali saymanın ismini alırdı.

Bugün, bütün başkan adayları kendi yönetimlerini özgürce yapabiliyor ve Faruk Özak’tan isim almaya ihtiyaç duymuyorlar ise bu İbrahim Hacıosmanoğlu döneminin en büyük başarısıdır.

Kimisi görür kimisi görmezden gelir.

Başkan seçilerek geldiği görev süresi boyunca mahkemelerde enerjisini tüketen, sırf başkan zarar görsün diye mahkeme kararları ile kulübün hesaplarını bloklatıp futbolcuların serbest kalmalarını harcayıp Trabzonsporlu olduğunu iddia edip gezenlere inat İbrahim Hacıosmanoğlu.