Mağlubiyet gelmiş olsa idi eleştirilecek çok şey var mıydı? Kesinlikle vardı. Soruyorum Şenol Hocam Henrique’de ne görüyorsun? İnadına mı yapıyorsun bilmiyorum ama bu taraftara bu adamı izletmeye hakkın yok! Janko bir gazeteye demeç veriyor, sonrasında bir bakıyoruz yıldız futbolcu yedek! Altında art niyet ararım ben bu işin. Yapma hocam yapma gerçekten sen basına bakma! Yazılanları okuma…

Gel gelelim Zeki ‘ye bu uşakta iş var. Her zaman alt yapıdan gelen oyunculara şans vermiyor, cesaret edemiyor diye eleştirdiğim Şenol Güneş’e, Mustafa’dan sonra zorunlu olarak oynattığı Zeki Yavru konusunda da  teşekkür etmeli miyim acaba? Be hocam bu topçulara sadece zorda kaldığında şans verme.  Zeki , “ cesaretin meyvesidir  “ meyveyi canın çektiği zaman veya doktor tavsiye ettiği zaman değil, her zaman ye. Bazen dokunabilir ama emin ol sağlıklıdır Şenol Hocam…  Zeki’yi, Mustafa’yı kadroda gören alt yapı oyuncularımız eminim daha bir hırslanıyor. Hocam sen bu değerlerimizi oynatırsan, koskoca bir meyve ağacını sulamış olursun…

Gelelim Emerson’a, en başından beri diyorum Glowacki gibi bir adama onca zaman katlanan biz Emerson’un hafif sakatlıklarınıda çekeriz. Bu adamın sakat olmadığını her zaman söyledim. Yine söylüyorum, yarın belki sakatlanabilir. Ama bu adam tam bizim aradığımız topçu arkadaş. Şunu da net bir şekilde söyleyebilirim ki Glowacki kadar sakatlanmaz. Son olarak diyorum ki bu Emerson adam yer adam…



Tolga ve Onur’un verdiği mükemmel karenin üstüne ne söz yazılır bilmiyorum. Görüntü yeter diyorum. Böyle bir rekabeti bu kadar dostluk içerisinde sürdüren her iki futbolcuya sonsuz teşekkür ediyorum.  Her iki kaleciyi maçlara hazırlayan, idmanlarda en az kaleciler kadar efor sarf eden, fanatik Trabzonsporlu olan Alper hocamızın önünde saygı ile eğiliyorum.

Tribünlerde gördüğüm bir anne ve sırtında çocuğun karesi var;



İşte bu kareyi yorumlayamıyorum. Kelimeler boğazıma düğümleniyor… Allah sen ve senin gibilerden razı olsun...