Halk Bankası, Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen'in kendilerine yönelik kullandığı ifadeler nedeniyle bir açıklama yaptı.

Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Trabzon Milletvekili Sn. Av. Haluk PEKŞEN, 07 Eylül 2016 tarihinde Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde düzenlediği bir basın toplantısında Bankamız ve yöneticilerimiz hakkında son derece çirkin, asılsız, mesnetsiz ve suç teşkil eden birtakım iftiralarda bulunmuştur.

Bilindiği üzere Bankamızın yöneticileri; Devletin ilgili kurumlarının yaptığı her türlü detaylı ve titiz araştırmalar sonucunda bu görevlere getirilmişlerdir. Bugüne kadar kendilerine yüklenen ağır sorumluluğun bilincinde, Bankamızın tüm paydaşlarının menfaatlerini koruyacak şekilde görevlerini başarıyla ifa ettikleri bilinen yöneticilerimiz, bundan sonra da görevlerini aynı misyon doğrultusunda ve aynı kararlılıkla ifa etmeye devam edeceklerdir.

Hatırlanacağı üzere T. Halk Bankası A.Ş., 17/25 Aralık sürecinde Fetullahçı terör örgütünün hedefindeki en önemli kuruluşlardan birisiydi. Sonraki tarihlerde de, Sayın Vekil’in de aralarında bulunduğu çevrelerce, milli bir değer olan Bankamızı yıpratma amaçlı demeçler verilmiş, yargı yolu ile saldırı nitelikli girişimlerde bulunulmuştur. 17/25 Aralık’taki tüm saldırılara rağmen dimdik ayakta kalan ve yoluna başarılarla devam eden Bankamız gündeme gelme ve konuşulma aracı olarak kullanılmaya çalışılmaktadır. Köklü geçmişi ve başarılarıyla milletimize mal olmuş olan Bankamıza yönelik olarak, halka açık olması nedeniyle Bankamızın değerine olumsuz yönde etki edebilecek ve Bankacılık Kanunu’na da aykırılık teşkil eden bu türlü girişimlere Bankamız yöneticilerince kesinlikle izin verilmeyecek; bu asılsız, mesnetsiz ve dayanaksız iddialara karşı hukuki ve cezai başvurular gecikmeksizin yapılacaktır. Sayın Vekil’in, hiçbir gerçeğe dayanmadan attığı bu çirkin iftiraların karşılığını yüce Türk adaleti önünde vermesi için yasal tüm girişimlerde bulunulacaktır."

HALUK PEKŞEN NE DEMİŞTİ?

Haluk Pekşen, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlediği basın toplantısında Halk Bankası'nın 7 yöneticisinin Bank Asya'dan olduğunu belirterek şu görüşlere yer vermişti:

"Bir iki holding ve grup hariç bu işin asıl planlayıcıları, organizatörleri ve icracıları hala yerlerinde duruyor. Bank Asya'ya el konuldu. Cemaatin en büyük finans kuruluşu. Bank Asya'nın mevcut yöneticileri arasında soruşturmalar açıldı, bazıları tutuklandı. Peki Halk Bankası? Halk Bankası'nın üst düzeyindeki 7 yönetici, genel müdür dahil hepsi Bank Asya'dan gelme. Ayrıca Halk Bankası'nın ihtilaflı alacaklarını takip için yetki verdiği avukatlar da cemaat soruşturmasının muhatabı olan avukatlardır. Yani bir kaynak aktarımı gibi. Samsun'daki avukatın hesabında 800 milyon lira bulunduğu iddia ediliyorsa, Türkiye'nin birçok yerinde, Halk Bankası'nın avukatlarında da böyle bir organizasyon yapısı görüyoruz. Halk Bankası'nın Genel Müdürü, yönetim kurulu ve oradaki 7 yönetici Bank Asya'dan geliyor ama hiç birine dokunulmuyor. Bank Asya'da hesap açmış, kredi kullanmış, otomobil almış, konut kredisi almış olanları cemaatçi diye tutukluyorlar. Bank Asya'yı kuran, yöneten, yıllarca finansmanını sağlayan adam Halk Bankası'nda Genel Müdürlük görevine devam ediyor. Yöneticiler görevlerine devam ediyor. 81 ilde Halk Bankası'nın sözleşmeli avukatlarına da bir bakın. Halk Bankası yönetimi orada kaldığı sürece Türkiye'de hiç kimse 'FETÖ örgütü ile mücadele ediyoruz' diyemez" .