Gümüşhane’nin Torul ilçesine bağlı Cebeli köyünde bulunan ve dünyanın sayılı damlataşı mağaralarından birisi olan 150 milyon yıl yaşındaki Karaca Mağarası’nda 15 Nisan tarihinde başlayan turizm sezonu sona erdi. Mağarayı sezon boyunca 80 bin 376 kişi ziyaret etti.

İl Özel İdaresi tarafından işletilen ve erime sonucu oluşan mağaraların en büyük ve en güzel örneklerinden birisi olarak kabul edilen doğa harikası Karaca Mağarası, rekor ziyaretçi sayısıyla sezonu kapattı.

Geçtiğimiz yıl 70 bin 128 kişinin mağarayı ziyaret etmesine karşın 2016 yılında bu rakamın yüzde 15’lik bir artışla 80 bin 376’ya ulaştığını kaydeden İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan, 2001 yılından beri işlettikleri mağaraya en fazla ziyaretçinin 2016 yılında geldiğini söyledi.

“Hedefimiz 100 bin kişiydi”

Mağaradaki ziyaretçi sayılarıyla ilgili istatistiki bilgileri paylaşan Akdoğan, FETÖ terör örgütü tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle en yoğun olması beklenen dönemde yaşanan durgunluk nedeniyle hedefledikleri 100 bin ziyaretçi sayısına ulaşamadıklarını belirtti.

Karaca Mağarası’nı ziyaret eden 80 bin 376 kişinin yüzde 17’sine tekabül eden 13 bin 749 kişinin çoğunlukla Araplardan oluşan yabancı turistler olduğunu kaydeden Akdoğan, yabancı ziyaretçi sayısının bir önceki yıla göre yüzde 4, beş yıl öncesine göre ise yüzde 420 oranında arttığı bir sezon geçirdiklerini söyledi.

Mağarada Arapça ve İngilizce bilen rehber istihdam edildi

Karaca Mağarası’nda Arapça ve İngilizce bilen rehber istihdam edildiğini, bunun faydasını gördüklerini dile getiren Akdoğan, kurum olarak korunması gereken Karaca Mağarasında gerekli tüm tedbirleri alarak hassasiyetle çalıştıklarını, sezonun sona ermesiyle birlikte yürüyüş yolu, elektrik ve kamera sistemlerinde bakımların yapılacağını ifade etti.

Kapalı dönemde kafile yada turlar için mağara açılacak

Denizden bin 550 metre yükseklikte bulunan ve 15 Nisan’da ziyarete açılan Karaca Mağarası’nın normalde 15 Kasım’a kadar ziyaretçi kabul ettiğini fakat bu yıl kar yağışının geç olması nedeniyle bu süreyi biraz uzattıklarını ifade eden Akdoğan, 30 Kasım’da kapattıkları mağarayı kış mevsiminde de açık tutulmasıyla ilgili Vali Okay Memiş’in talimatı doğrultusunda yaptıkları çalışma sonucunda kafile yada turlar gelmek istediği zaman mağarayı açacaklarını söyledi.

DOKAP tarafından sağlanan kaynakla sosyal tesislerden mağara girişine kadar olan 450 metre uzunluğunda ve 4-4,5 metre genişliğindeki yolda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘Mağaraların Korunması ve Kullanılması’ konulu genelgesi ve ilgili kurumların izin verdiği ölçüde yol genişletme çalışmalarının tamamlandığını, yol zemininin doğal taş parke ile döşendiğini, elektrik ve aydınlatma çalışmalarının bitirildiğini ifade eden Akdoğan, Gümüşhane-Trabzon karayolundan sosyal tesisler girişine kadar olan bölümdeki sıcak asfalt çalışmasının da büyük oranda tamamlandığını kaydetti.

Yaklaşık 150 milyon yıllık dolomitik kireçtaşlarının zengin yeraltı suları tarafından aşındırılmasıyla oluşturulan ve pasif karakterli bir mağara olan Karaca Mağarası’nın, yatay yönde gelişim gösteren ve 6 ayrı salonun birleşmesinden bir araya geldiğini dile getiren Akdoğan, mağaradaki ılık ve nemli havanın astım hastalarına da iyi geldiğinin uzmanlar tarafından ifade edildiğini aktardı.

Akdoğan, benzer mağaralar arasında farklı olan, damlataşı şekillerinin en güzel, en görkemli ve görenleri büyüleyici örneklerine sahip, görenlerin tekrar görmek istedikleri Karaca Mağarasını koruyarak, sürdürülebilir bir şekilde uzun yıllar ilin turizmine hizmet vermesi için gerekli çalışmaları yaptıklarını da sözlerine ekledi.

KARACA MAĞARASI

İlin 17 kilometre kuzeybatısında, Torul ilçesine bağlı Cebeli köyü sınırları içindedir. Denizden 1550 metre yükseklikte bulunan mağaranın damlataşı şekilleri, sarkıtları, dikitleri, sütunları, bayrak şekilleri, org desenli duvarları, mağara çiçekleri, incileri ve traverten basamakları eşine az rastlanır güzelliklerdendir.

Yaklaşık 105 metre uzunluğunda, 18 metre tavan yüksekliğine sahip mağaranın toplam iç alanının bin 500 metrekaredir. Yatay olarak gelişme göstermiş ve yaklaşık elipse benzeyen dört ayrı salonun birbiri ile birleşmesinden meydana gelmiştir. Bu salonlardan, ikisi çatlak sistemlerden sızan suların oluşturduğu duvar damlataşları ile ikiye bölünmüş ve böylece salon sayısı altıya çıkmıştır. Damlataşları oluşumları bakımından hem çok zengin renk ve şekilleri arz eder. Mağara içerisinde sarkıtlar, dikitler, sütunlar, bayrak şekilleri, org desenli duvarlar, mağara çiçekleri, mağara incileri, traverten havuzları ve traverten basamakları görmek mümkündür.