CHP Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen, bir süredir Türkiye ve dünya gündeminde olan Yeşil Yol Projesi ile ilgili bomba detaylar açıkladı. Pekşen, bu konuda Yeşil Yol’dan Cengiz İnşaat firmasının ihale aldığı şeklindeki iddiasıyla ilgili de ihale aldığı yönünde belge sunarak, “Ancak o gazeteci arkadaşımız mesleğini bırakmasın, hatta bize bu konuda çok büyük katkıları oldu, gerçekleri daha çok çalışarak ortaya çıkardık” dedi.

 

CHP Milletvekili Pekşen, çevre konusunda Yomra’da işlenen çevre cinayetine vurgu yaparak, “Yomra’da eş, dost, hemşerilerim, sokaktaki vatandaş bana burada müthiş bir baron sisteminin olduğunu, çıkar amaçlı dev bir suç örgütünün olduğunu, Yomra’da büyük bir yolsuzluk zincirinin alenen ve açıkça yürütüldüğünü, içerisinde kimlerin olduğunu, detaylarına kadar söylediler. Bu konuda detaylı açıklamaları gelecek hafta yapacağım” dedi.

CHP Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen, Doğu Karadeniz Bölgesi’nin ve Trabzon’un sorunlarıyla ilgili olarak Yomra parti ilçe örgütünde bir basın toplantısı düzenledi.

Karadeniz yaylalarını birbirine bağlayacak Yeşil Yol Projesi’nin haritasını uzuzn uğraşlar sonunda elde ettiklerini belirten CHP Milletvekili Pekşen, basın toplantısısnı bu harita üzerinden açıklamalarla güçlendirdi.

Pekşen, “Bu Yeşil Yol Projesi’ni gösteren harita. Bu haritayı da büyük uğraşlar neticesinde alabildik. Burada planlanan ve adına Yeşil Yol denilen bu yol toplamda 2 bin 600 kilometrelik bir yol. Bu yolun 1500 kilometresi asfalt olarak planlanmış diğer kısımları parke ve stabilize olarak plana koyulmuş. Bu hartada yeşil renkle işaretlenmiş yollar birinci öncelikle yapılması planlanan yeşil yollar. Yine burada mor renkte oluşturulan yollar ikinci öncelikteki yollar. Lacivert renkli olanlar da 3. öncelikli yeşil yol olarak planlanmış. Demek ki Yeşil Yol sadece yeşil yol değil, burada haritada da işaretlendiği gibi 3 ayrı kategoride planlanmış. Peki bu yolları kim ihale ediyor. Burada dokümanlara baktığımızda da zaten anlaşılacaktır. Çok uğraştırdılar bizi. Niye çünkü Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı (DOKAP)Başkanı’nın kamuoyuna açıklamalarıyla bu haritada olan gerçekler örtüşmüyor. DOKAP Başkanı kamuoyunu aldatıyor.

‘Efendim yaylalara yapılan yollar masumane yollar, efendim bunlar 100 bin lira değerindeki küçük ihaleler diye kamuoyuna sürekli bilgi verdi. Ama şimdi görüyoruz ki; bu yollar öyle masumane ihalelerle yapılmış yollar değil birkaç milyar dolarlık devasa ihalelermiş. Şimdi bu projenin içinde neyin ne olduğuna dair detayına kadar ne varsa anlatılmış. Türkiye’nin gündemine olayın taşınmasında Çamlıhemşin’deki Havva ananın Samistal Yaylası birinci öncelik taşıyor. Şimdi burada ne işaretleri var. Buradaki işaretlere bakıldığı zaman tam anlamıyla turizm merkezi olarak planlanmış, yani yaylaların hepsinin işi bitmiş, tamamının işi bitmiş, buranın tamamı yaylacıların alınmışlar, bu yaylacıların hiç biri burada artık hak iddia edemezler. Şimdi buranın tamamı, Çamlıhemşin’in tamamı planlanmış ve paylaşılmış.  Özel çevre korumaları denilen yerler, Karadeniz Bölgesinde devasa milli parklar çok önemli olmasına rağmen bir tane çevre koruma alanı bırakılmış. Böylesi bir planlama Karadeniz Bölgesi’nin nasıl tahribata uğrayacağını gösteriyor” açıklamasını yaptı.

Pekşen, önceki gün Trabzon’da yapılan turizm toplantısına ve orada zikredilenlere de değinerek; “ Şimdi önceki gün burada bir turizm planlanması toplantısı yapıldı. Benim ülkemde gerçekten güzel bir şey var. Bu ülkede gerçekler mutlaka gün ışığına çıkıyor. ‘Benim ülkemin gerçekleri inatçıdır’ demiş ya şair. Önceki günkü turizm toplantısında bir kamu bürokratı dedi ki; ‘Biz Karadeniz Bölgesi’ni gittik Dubai’de, Birleşik Arap Emirlikleri’nde Katar’da pazarladık’ Ben de gazetelere zaten bunu söylemiştim. Bu Yeşil Yol Karadeniz Bölgesi’nin uluslararası sermaye çevrelerine pazarlanması, Karadenizlinin elinden gasp edilerek alınması demektir” dedi.

EN BÜYÜK DOSTLUK PLANLAMASI

Pekşen Yeşil Yol konusunda önceden ifade ettiği tespit ve öngörülerin bir bir ortaya çıktığına vurgu yaparak şöyle konuştu:

“Ne oldu? Yaylalarımız Hazina malına çevrildi, Hazine buralara el koyacak, göreceksiniz buralarda yaylanızın kime ait olduğunu göreceksiniz. Artık bitti. Bu iş bitti. O gazeteci arkadaş demişti ki; ‘Bu Yeşil Yol’da Cengiz İnşaat’ın aldığı bir tane ihaleyi Haluk Bey gösterirse, ben mesleği bırakırım’ Ben de bir tanesini göstereceğim, diğerlerini Başbakanlık gösterecek. Ama o gazeteci arkadaş yine mesleğini bırakmasın. Arkadaşlar ben Türkiye’nin en önemli hukukçularından biriyim. Tuttuğum hiçbir davayı bırakmadım. Neyi tutarsam sonuç alırım. Türkiye’nin en büyük dostluk planlamalarından birisi. Bunun yakasındayım. Bu işi bırakmayacağım. Şimdi bakın size basit bir Yeşil Yol planlaması anlatayım. Maçka-Şiran Yeşil Yol planlaması var burada. Buraya bakar mısın? Maçka’dan Torul’a kadar inen yol, 1. öncelikli yol Yani bizim Gümüşhane’ye gittiğimiz yol var ya, meğerse o Karakolları’nın yolu sonradan Yeşil Yol statüsüne dönüştürülmüş. Sonra da 2. öncelikli yol statüsüne kavuşturulmuş. Erzincan Tamara tabiat parkına kadar olan bölge. Bakın şimdi arkadaşlar bu Maçka ile Torul arasında bir tünel ihalesi yapıldı mı? Yapıldı. Ne zaman yapılmış? 10.Ekim. 2014’de yapılmış Kimi davet etmişler o yola? 6 firmayı. Kim bu 6 firma? Bildiğiniz havuzcu firmalar. Birini kim almış? Cengiz inşaat almış. Belgesi de burada. Şimdi o gazeteci meslektaşımız mesleğini bırakmasın. Bu olayın ortaya çıkarılmasında bize çok büyük katkı sağladı. İyi ki o yazıları yazdı ve biz de size bu gerçekleri daha çok çalışarak ortaya çıkarıp anlatmak fırsatı bulduk” dedi.

Pekşen, yeşil Yol’un diğerlerinden farkının ne olduğuna da değinerek, “Şimdi arkadaşlar yeşil Yol projesinin diğerlerinden farkı ne? Farkı şu. Özel bir ihale usulsü öngörüyor. Bu yol statüsüne yaslanıp, artık zorunluluk hali gerekçesi ile kocaman bir ormanlık alanda yol yapmanız için Orman Genel Müdüdrlüğü’nin engellemesinin önüne geçiyorsunuz. Orman buna, ‘Zorunluluk hali var, bu proje onaylamış, ben buna izin vermek zorundayım’ diyor. Yani Ormanlar istediği gibi yağmalanıyor. İkincisi, yine yeşil yol statüsünde Çevresel Etki değerlendirme dediğimiz, kısaca halkın da ÇED raporu olarak bildiği raporu da almanıza gerek kalmıyor. Üç, ihale usulünü değiştirebiliyoruz. Yol belli aralıklarla yapılacağı için de açık ihale yerine davet usulsüyle de yapabiliyorsunuz. Ekimi davet ediyorsunuz? Az önce gördünüz. Şimdi bu konuda kimseyi töhmet altına almadan soracağız. Sayın Başbakan’a soru önergesi şeklinde sorduk. Bakar mısınız arkadaşlar, hani ‘Artvin’de madenle falan ne ilgisi var’ diyorlardı ya, bakın nasıl planlanmış, senaryolandırılmış ama Karadenizli uyumuş. Karadenizlilerin elinden arazilerini almışlar, iş bitmiş. Ama o arazilerini ellerinden alanlara oy vermeye devam etmişler” şeklinde konuştu.

Bu işin peşini bırakmayacağını kaydeden Pekşen; “ Şimdi göreceğiz ne olacağını! Biz bu haritayı DOKAP’ın sitesine koydurturduk. Yaknınıza yapışırız dedik, koydular. Şimdi bu harita DOKAP sitesinde var. Bu haritada gösterilen yerlerle ilgili daha fazla detay göstermeme gerek yok. Özeti şu arkadaşlar; dünyanın en önemli, en güzel milli parkların olduğu bölgesinde bir şekilde birilerine pazarlaması yapılmış ve pazarlanmış. O bürokratın söylediği gibi, bunların büyük bölümü, Arap şeyhlerine gelin burada malikaneler yapın, biz size bunların altyapılarını yapalım, tapu işlemlerini çözelim, yaylalara el koyalım, bunları yayla olarak burada kullanıcıların ellerinden alalım, sizlere buraları uluslararası sermaye eşliğinde satalım ve siz buraları kullanın demişler. Türkiye’de gerçekler inatçıdır. Şimdi bu gerçekler ortaya çıkacak. Ülkenin başbakanına yazılı olarak sordum. Parlamento kayıtlarına da geçirdim. Gerçekler ortaya çıkacak. Ama açıkça, buraları sizlere uluslararası pazarlama sistemi çerçevesinde pazarlayalım, sizler de kullanın demişler” ifadelerini kullandı.

ÜNYE YOLU!

Ünye geçiş yolunun dahi Yeşil Yol kapsamına alındığını belirten Pekşen; “Ünye geçiş yolu arkadaşlar, Ünye’nin arkasından geçen yol, statüsü ne? Yeşil yol. Bakın şimdi sürekli Şalpazarı’nda bana insanlar soruyordu insanlar, ‘Haluk Bey bu yolumuz ne zaman yapılacak’ diye yol, statüsü ne? Yeşil yol. Şimdi sürekli Şalpazarı’nda bana insanlar soruyordu insanlar, ‘Haluk Bey bu yolumuz ne zaman yapılacak’ diye. Bu durumda çok daha bekleyecek.

Şimdi arkadaşlar öyle bir durumdayız ki, Karadeniz uyumuş, beraber uyumuşuz, ben dahi uyumuşum. Dikkatli bir hukukçu olmama rağmen bunu kaçırmaktan da üzgünüm. Ama bugün geç de olsa bunu Karadeniz’in ve dünyanın gündemine koyacağız.

YOMRA DA BARON VAR!

CHP Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen, bir çevre felaketine değinerek Yomra’da yaşananlarla ilgili ön bilgiler verdi. Haftaya Yomra’da olanlarla ilgili çok daha detaylı bir basın toplantısı düzenleyeceğini ve açıklamalarda bulunacağını belirten Pekşen şunları söyledi:

“Arkadaşlar buraya milletvekili adayı olarak geldiğim günden beri bana Yomra ile ilgili bir olay anlatılıyor. Yomra’da eş, dost, hemşerilerim, sokaktaki vatandaş bana burada müthiş bir baron sisteminin olduğunu, çıkar amaçlı dev bir suç örgütünün olduğunu, Yomra’da büyük bir yolsuzluk zincirinin alenen ve açıkça yürütüldüğünü, içerisinde kimlerin olduğunu, detaylarına kadar söylediler. Halen Yomra’da bunu herkes biliyor. İçerisinde hangi mimarın olduğunu, ne yazık ki adliye camiasından hangi yargıcın olduğunu, içerisinde kimlerin olduğunu detaylarına kadar anlattılar. Bunları biliyoruz. Şimdi Yomra ilçesindeki dev yolsuzluk organizasyonuyla ilgili dokümantasyon sahibi oldum. Bugün bu konuyu burada basın mensuplarıyla bu kadar paylaşacağım. Ama önümüzdeki hafta bu konuyla ilgili çok detaylı bir basın toplantısı yapacağız.”

Yomra’da yaşanan çevre olayıyla ilgili de derhal olaya müdahale ettiğini ve konu hakkında yetkili kurumları göreve davet edeceğini kaydeden Pekşen, “Haftaya Yomra’da neyi konuşacağız? Başbakanlık Teftiş Kurulu’nu ivedilikle Yomra’ya davet edeceğiz. Başbakanlık Teftiş Kurulu Yomra’daki gelişmelere el koyacaktır. İçişleri bakanlığı Teftiş Kurulunu da Yomra’ya davet edeceğiz. Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu da Yoma’ya davet edeceğiz. Tarım Bakanlığı’nı da Yomra’ya davet edeceğiz. Çevre bakanlığı’nı da davet edeceğiz. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Teftiş Kurulu’nu da Yomra’ya davet edeceğiz. Arkadaşlar Yomra’da yasalar yok bir baronun olağanüstü baskısı var, o baskıyla büyük bir yolsuzluk ve rant paylaşımı var. Şimdi gazeteci arkadaşlarımızla kısa bir seyahate çıkacağız. Onlara bir ipucu göstereceğim ve önümüzdeki hafta inşallah burada detaylarıyla tüm Türkiye’nin gündemine taşıyacağız ve ondan sonra bu konu Türkiye yargı sisteminin önemli konularından biri haline gelecek” şeklinde açıklamalarda bulundu.

TRABZON VALİSİNE GÖNDERME

Milletvekili Pekşen, Yomra’da derelerin halini gazetecilere gösterirken şu ifadelere yer verdi:

“Bu derelerden o kadar çok ki Trabzon’da. Bu cinayet artık Yomra’da tahammül sınırlarını aşmış durumda. Bakın burada arazi sahibi var ve neler anlatıyor. Cinayeti gözünüzle gördünüz. Şimdi zaman zaman bu şehirde siyaset yaparken, bu kentin valisine sitemlerimi, hukuksuzluk uyarılarımı yapmıştım. Bazen doğrusu içimden geçmedi de değil, ‘Acaba haksızlık mı yapıyormuyum’ diye. Yani, ‘hak ettiğinden daha fazla mı eleştiriyorum kendisini’ diye kendime soruyordum. İşte gerçek burada. Bu kentin valisi varsa, bu gerçek burada oluşmaz.”