Konuyla ilgili bir açıklama yapan Sanat Evi Yönetim Kurulu, terörü lanetleyen ifadeler kullandı. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Cumhuriyetimizin başkentinde gerçekleşen terör saldırısının hedefinde Türk milleti vardır… Birlik ve beraberliğimiz vardır… Bundan en küçük bir şüphemiz yok…
Hain saldırıda hayatını kaybeden 97 yurttaşımız, milletimizin kalbine gömüldü… Yaşamını kaybeden yurttaşlarımıza Tanrı’dan rahmet, tedavi gören yaralılarımıza da acil şifalar diliyoruz.
İçinde yer aldığımız “Büyük Ortadoğu Coğrafyası”nda, emperyalizmin yüz yılı aşkın soygun ve talanı devam etmektedir. Emperyalizm; terörü, “Büyük Ortadoğu Coğrafyası”nda çıkarlarını sürdürebilmek adına bir silah olarak kullanmaktadır.
Ankara’da sahnelenen emperyal patentli terör sonucu kaybettiğimiz 97 canımız, “Büyük Ortadoğu Coğrafyası”ndan 10 Ekim günü milletimizin payına düşen katliam olarak kayda geçmiştir!..
Bu katliamla ülkemizin birlik ve bütünlüğünün hedef alındığını biliyoruz. Etnik – dinsel vb. tüm farklılıklarımız hedef gösterilerek milletimize “ayrışma” olarak dayatılmaktadır. Emperyal terör bizleri sözünü ettiğimiz bu noktalardan hedef almaktadır.
Trabzon Sanatevi olarak, diyoruz ki;
Hiçbir otorite biz sanatçılardan daha iyi bilemez tek bir tınıyla müzik yapılamayacağını… Biz sanatçılar farklılıklarımızı bir resmin renk ve tonları olarak görmekteyiz. Bütün bu motiflerimizi aynı tabloda, büyük bir hazla resmetmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Ayrıştırmak isteyen emperyal merkezlerin inadına bir bütün olmakta kararlıyız.
Saldırının hedefinde olan tüm bölge ve komşu ülkelerle dostluk, işbirliği ve dayanışma içinde, emperyal güçlere karşı koymadan terörü bertaraf edemeyeceğimiz açıktır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde genç Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarken, yedi düveli bu çok renkli tabloda mağlup ettiğimizi asla unutmayarak diyoruz ki, “Yurtta sulh, cihanda sulh”.
