Trabzonspor’da yaşanan süreçle ilgili Divan başkanı Ali Özbak ve arkadaşları çok eleştirildi. Özbak neden sustu, konuşmadı? İbrahim Hacıosmanoğlu ve yönetiminin fazladan yaptığı üyeler için ne dedi? Divan başkan adayı Ali Sürmen için ne düşünüyor? Özbak işte bütün bu sorulara net cevaplar verdi ve herkesi eteğindeki taşları dökmeye davet etti.

 ‘O Madde Caydırıcı, Bağlayıcı Değil’
 
Yönelttiğimiz sorulara içtenlikle cevap veren Tranzonspor eski Divan Başkanı Ali Özbak; “Hakkımda yazılanlar, tamamen şapkadan tavşan çıkması gibi bir şey. Trabzonspor’da son yapılan mali genel kurulda yaşananlar, tüzüğün 10C maddesine aykırıdır. Aykırılığı da şöyle ifade edeyim; O madde, 2008’de tüzüğe ilave edildi. O maddeyi de kimin ilave ettiğini de komisyonda olan arkadaşlar bir dile getirsinler. O bir caydırıcılık maddesidir, bağlayıcı değildir.” dedi.

‘Yönetime Yaptırım Hakkımız Yok’

İşte Özbak’ın açıklamaları; “Maddede bir üyelik döneminde ki, üyelik döneminin tarihlerini de tam belirtmiş değiliz ama 1 Ocak’tan 30 Eylül’e kadardır olması gereken, ‘Bir önceki yılın üye tam sayısının %5’i kadar yeni üye yapılabilir’ der o madde. Eğer bu sayıyı aşacaksa, ‘Divan Genel Kurulu’nun görüşünü alarak aşar’ diye devam eder. Almazsa bir yaptırımı yoktur. Burası önemli, yaptıktan sonra görüş almak yerine yapmadan alacak. Toplu bir üye kaydı yapıldı 1300 civarında”

‘Çözüm Yeri Genel Kurul’dur’

“Yönetim Kurulu görüş almadan kaydetti. Sonuçta %5 sınırı aşıldı ama bunun çözüm yeri ne Denetleme’dir, ne Divan’dır. Bunun çözüm yeri medeni yasanın 82.maddesi gereğince Genel Kurul’dur. Bizim söylediklerimiz hep türküdür, yazıp çizmeler de türküdür. Yönetim Kurulu, Divan Kurulu’nun görüşünü almazsa bazıları diyor ki, ‘Hukuki meseledir’, olmaz hukuki mesele. Divan tüzükle belirlenmiş bir kurumdur”

‘Hukuksuzluk Söz Konusu Olamaz’

“Divan’ın Dernekler İl Müdürlüğü’nde kaydı yoktur. Sicil’in kaydı vardır ama onların da onayı olmazsa yine bir hukuksuzluk söz konusu değildir. Neden olmaz, üyenin başvurularını Yönetim Kurulu onaylar. Tüzük ona eğer şu bağlayıcılığı koymuş olsaydı kabul edilebilirdi; ‘Bir yıl içinde bir önceki genel kurula katılanların %10-20’si kadar yaparsın bu sayıyı aşacaksan, genel kurulu toplar yetki alırsın’ deseydi tamam. Bu nedenle bizi eleştirenler şapkadan tavşan çıktıyı arıyorlar.”

‘Özak Para Bıraktı, Diğerleri Borç Yaptı’

“Bu insanlar üye kayıtlarıyla uğraşana kadar bu kulübün borcu 300 milyon TL’yi geçti. Temmuzda 22 oyuncu alındı, şimdi de yine bir sürü oyuncu peşindeler. Bunlar takip edilmeli, bunların geleceğe dönük yaptığı borçlandırmaları kimler ödeyecek? Bu arkadaşlarımız bunları araştırsınlar. Bana kimse hikaye anlatmasın. 1996’nın 15 Aralık’ında, Faruk Nafız Özak’ın başkanlığını yaptığı yönetim kurulu, iç ve dış 15 milli oyuncu bıraktı. Kasasında da çek, senet ve nakitlerle o zamanın parasıyla 1 milyon 680 bin Mark devretti. Ondan sonra kim geldiyse borç yaptı ve bu kulüp sürekli borçlanarak bugünlere kadar geldi”

‘Bu Yönetime Kimler Oy Verdi?’

“Herkes eteğindeki taşlarını döksün. Bu yönetim oylamayla gelmedi mi? Kimler oy verdirerek bu yönetimin seçilmesini sağladı? Bugünkü tablo karşısında kimsenin konuşmaya hakkı yok. Hacıosmanoğlu seçildi, 35 gün sonra Kazılçeşme’deki mitingde AKP otobüsünün üstüne çıktı. Arkadaşların büyük çoğunluğu toplantılar yaptı, benim tepki vermemi istediler. Dedimki ‘Nerden çıktı kulüp başkanını Divan’ın terbiye etmesi? Bu adamı siz seçmediniz mi? Ben ne söyleyeceğim şimdi?’ Biz kulübün yürütme ve temsil tarafıyız”

‘14 Şubat’tan Sonra Konuşacağım’

“Nadir Saral ile senelerce çalıştım, aday olursa ondan oyu esirgemem. Divan Başkanı olursa da saygı duyarım. Ali Sürmen’le, Hikmet’le, Süleyman’la falan daha birlikte olmam. Trabzonspor platformunda ya da dışarıda da birlikte olmam. Kimse benim Trabzonspor’dan keyif almamı engelleyemez. Divan’da senelerdir görev yaptım. Kavga etmek hiç tarzım olmadı. Ben asıl 14 Şubat’tan sonra konuşacağım” ifadelerini kullandı.