Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisindeki görüşmeler esnasında Akyazı’da yapılmakta olan spor kompleksine Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın isminin verme arzusunun belirmesiyle birlikte tartışmalar da başlamış oldu. Ancak tartışmalar bilgi temelinden yoksun ve magazinsel olarak yapılmaktadır. Bir kere Trabzon Büyükşehir Belediyesi Akyazı Spor Kompleksi (AKSK)’ne Sayın Cumhurbaşkanımızın isminin verilmesini düşünmektedir. AKSK içinde yer alacak stadyuma verilecek isim için ise bir öneri getirilmemiştir. Stadyum isminin Trabzonspor tarafından sponsorluk karşılığında verilmesi düşünülmektedir. Tartışılmakta olan AKSK’nin tamamına verilecek ismin ne olacağıdır.

Buna rağmen, tartışılan AKSK hakkında evveliyatını bilen birisi olarak kısa bir izahat vermekte fayda olduğunu düşünmekteyim. Trabzon’u bilen herkes AKSK’nin yapılmakta olduğu yerde bundan iki yıl önce denizden başka bir şey olmadığını yakinen bilir. Oraya denizi doldurarak bir stadyum yapılması hayalini ilk olarak ortaya atanlar dönemin Trabzonspor Başkanı Nuri Albayrak ve ekibidir. Projeyi bizlere ilk defa halen Trabzon Büyükşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı olan (o dönemde Trabzonspor yöneticisi) Faruk Kanca takdim etmiştir. O sırada Faruk Özak Bey Bayındırlık ve İskan Bakanıdır. O sırada Kıyı Kenar Kanununun müsaade etmemesinden dolayı bu projenin uygulama kabiliyeti mümkün değildi. Plan uygulanabilse bile bunun maliyetinin karşılanması bir başka sorundu. O dönem ve sonrasında bu proje Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a aktarıldı. Projenin uygulayabilmenin tek çaresi 4.4.1990 tarih ve3621 sayılı Kıyı Kanunu’ndaşehrimiz için ayrıcalık oluşturacak bir kanun değişikliği yapmak idi. Konuyla ilgisi olan herkes gayet iyi bilir ki, böyle bir kanun değişikliği siyasi otoritenin, hele Başbakanın oluru olmadan asla mümkün olamazdı. O sırada Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olan Faruk Özak konunun takipçisi oldu. Sayın Başbakanın gerekli talimatları üzerine bir hükümetin tasarısı ile ilgili Kanun’da31/7/2008 tarihinde  yapılan bir değişiklik (5801 sayılı Kanun Madde 3 olarak) TBMM’de kabul edildi. Yasalaşan  madde metni şöyledir: “Uluslararası spor otoritelerinin, Türkiye’de spor faaliyetlerinin düzenleneceğine dair kararı gereğince Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün bağlı olduğu spordan sorumlu Bakanlığın izni doğrultusunda, ……. her türlü spor aktiviteleri ve organizasyonların yapılmasına/yaptırılmasına yönelik spor tesisleri ve zorunluluk arz eden durumlarda bunların tamamlayıcı konaklama tesisleri, yapılabilir.”

Olimpiyatlar gibi uluslararası spor faaliyeti yapılacak olan illerde kıyı kenar çizgisi içerisinde spor tesisi, konaklama tesisi ve diğer yapıların yapılabilmesine izin veren bu Kanundan kağıt üzerinde sadece ve sadece Trabzon ve Mersin illeri yararlanabilmekte idi. Ancak gelinen noktada bu kanundan fiili olarak istifade eden tek şehir Trabzon olmuştur.  AKSK serüveni işte bu şekilde başlamıştır. Başka pek çok kulüp stadını kendi imkanlarıyla yaparken Trabzonspor’a ayrıcalık sağlanarak Trabzonspor’un kesesinden bir kuruş çıkmadan böyle bir tesisin yapılması TOKİ Başkanlığına gerekli talimatı veren ve mali imkanları sağlayan bizatihi Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisidir.

Stadın yapımının bitirilip isim verilme aşamasına gelindiği şu günlerde Trabzon ve Trabzonsporlularda hiç rastlanılmayan bir vefasızlık örneğinin sergilenmeye başladığını görmekteyiz. 

AKSK yatırımını Trabzon’a hediye eden Başbakan şimdi siyasetçi olmaktan uzak ve tarafsız konumdadır. İyi bilmemiz gerekir ki, O ülkemizin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı’dır. Bu saatten sonra siyasi rekabet ve çekişmeler artık geride kalmıştır. Sebep her ne olursa olsun tarafsızlık ilkesiyle davranan Sayın Cumhurbaşkanımızın böylesine bir mesele bahanesiyle tartışma konusu yapılması hiç doğru değildir.

Bir kere ülkenin Cumhurbaşkanı’nın bu tip konular içine çekilip tartışılma şekli ve zamanı hiç şık olmamıştır. İkincisi, Sayın Cumhurbaşkanının ismi bir yere verilecekse nezaketen kendisinden izin alınması Devlet adabındandır. Üçüncüsü,  şimdilerde AKSK’ne RTE ismi verilmesin diye yürüyenlerin, gürültü patırtı yapanların o dönemlerde de “stadı niçin yaptırmadı” diye yine O’nu suçladıklarını hatırlatmakta fayda vardır. İlave etmek gerekir ki, stadın yapılacağı belli olduktan hemen sonra, yapılmasını engellemek için mahkeme kapılarını aşındıranlar da maalesef yine aynı kişilerdi. Bu insanların pek çoğu malum siyasi partilerin ve bazı uç yapıların sempatizanı olan, ne Trabzon’a ne de ülkenin bir başka tarafına bir tek çivi çakmamış tiplerdir. Bunların çoğunluğu Yapmam, Yaptırmam, yapan olursa Yıkarım’la özetlenebilecek 3Y özelliğinde olan kimselerdir. Nitekim bu kişilerin kahir ekseriyetinin ne Trabzon’a ne de Trabzonspor’a fındık kabuğunu dolduracak kadar bile katkısı olmamıştır. Doğrusu bu davranış onlara çok da yakışmaktadır.

Dürüst olarak söylemek gerekirse Trabzonspor’a gelmiş geçmiş en fazla maddi ve manevi katkıyı veren Başbakan şüphesiz RTE’dır.

Ruhlarının uyuşmadığı ve kendisini sevmeyenlerin mazeret olarak “Kendi parasıyla mı yaptırdı?” dediklerinde vicdanlarının “kim kendi parasıyla yaptı?” uyarısını duyar gibiyim.

Bu kişilerin o zamandan bu zamana konuştukları ve ellerinde olan tek sermaye Sayın Başbakan’ın (şimdiki Cumhurbaşkanımız) “Trabzonsporlu  olmaması”dır.  Şu soruyu temiz vicdanlara sormak ve de açık yüreklilikle cevap almak hakkımızdır sanıyorum:

Başbakanlığı döneminde Recep Tayyip Erdoğan’a hiç oy verdiniz mi? Cevabınızı biliyorum: O Trabzonsporlu değil ki?

Peki, o zaman Trabzonsporlu olduğunu her zaman açık açık söyleyen tek Başbakan olan rahmetli Erbakan’a hiç oy verdiniz mi?  Cevabınızı duyamadım !

Bütün bunlara rağmen demek istediğim şudur ki, Trabzonspor siyasi tercihlere asla malzeme yapılmamalıdır. O şehrin ve Trabzonspor’a gönül verenlerin birleştirici çimentosudur.

Konunun özeti şudur:  Sayın Cumhurbaşkanımız eski Türkiye’de olan kısır siyasi tartışma zeminine çekilmek istenmektedir. Bu yol doğru bir yol değildir. Bu terkedilmesi gereken bir yanlış uygulamadır. AKSK isim verme süreci Belediye’nin ve daha doğru bir deyişle Trabzon halkının tercihine bağlıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın bilgisi olmadan ve izni alınmadan başlatılan bu süreç Trabzon’da ayrışma ve tartışmanın nedeni haline getirilmemelidir. Bundan hiç kimseye fayda gelmez. Yapılması gereken şey, sebep ne olursa olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın bu tip konulardan uzak tutulmasıdır. Bunun  için herkesin elinden geldiğince gerekli hassasiyeti göstermesidir. Ülkenin faydası bunu gerekli kılmaktadır. AKSK içinde yapılmakta olan Stadyumun isim hakkının Trabzonspor tarafından gelir amaçlı kullanılması en uygun olanıdır. Vakit şimdiden bu stadyumu nasıl doldururuz diye kolları sıvama vaktidir. Bunun için konuşmaya da tartışmaya da değer doğrusu!

Özellikle çok değer verdiği hemşehrileri sudan sebepler üreterek Sayın Cumhurbaşkanımızı üzmemelidir. Bilindiği üzere Sayın Cumhurbaşkanımız, üniversitelerin 2014-2015 eğitim öğretim yılı açılışını ilk olarak Trabzon KTÜ (10 Ekim) ve Rize RTÜ’deki (11 Ekim) törenlere katılarak başlatacaktır. Bu tercih Sayın Cumhurbaşkanımızın hemşehrilerine verdiği değerin ayrı bir göstergesi değil midir?