Dünya çapında bir boksör olan Selçuk Aydın, verdiği emeğin karşılığını alabiliyor mu?
Öncelikle antrenmanımıza gelip bizi sevenlerimizle buluşturduğunuz için teşekkür ederim. Bütün izleyicilerimize bu vesileyle sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
Biz kısıtlı imkanlarla bu günlere geldiğimiz için, şu anda içinde bulunduğumuz durumu lale devri diye de nitelendirebiliyoruz. Şükürler olsun, eski imkanlarımıza göre daha rahatız. Emeğimizin karşılığını alıyor muyuz? O tartışılır. Aldığıma inanmıyorum işin doğrusu.
Karşılaştığınız rakiplerin çalışma ortamları size göre daha mı iyi?
Ben 8 yıllık profesyonellik kariyerimde ilk defa ciddi bir maçın hazırlıkları için Trabzon’a geldim. Bunun nedeni 8 yıldır göçebe hayatımdan sıkılmış olmam ve aynı zamanda sizlerin de takdir ettiği üzere boks ağır bir spor, sadece kaslarınızın güçlü olması yeterli değil, yani psikolojik ve manevi olarak da maça hazırlanmak gerekiyor.
"DUYGUSAL BİR İNSANIM"
Ben her ne kadar agresif olarak tanımsam da bir o kadar da duygusal bir insanım. Şehrimden uzak, ailemden uzak, sevdiklerimizden, sevenlerimizden uzak, otel odalarında göçebe yaşantı yaşamaktan sıkılmaya başlamıştım. Buda benim performansımı olumsuz yönde ciddi şekilde etkilemeye başlamıştı. Bu vesileyle, her ne kadar çalışma ortamları burada sağlıklı olmasa da, evimde hazırlanmak istedim. Çünkü buranın eksilerinin yanında ciddi artıları da vardı. En azından ben şuanda antrenmanımı bitirip birazdan evime gideceğim. Evde beni bekleyen annem olacak. Belki hep beraber toplanacağız ve akşam yemeğimizi beraber yiyeceğiz. Bu benim için ciddi bir motivasyon kaynağı. Aynı zamanda kendi şehrimde olmak ve havasını teneffüs etmek bana pozitif enerji veriyor.
.jpg)
"RAKİPLERİMLE ARAMDA BİR TAKIM UÇURUMLAR VAR"
Biraz önce söylediğim gibi sevdiklerimle ve sevenlerimle beraber olmak performansımı olumlu etkiliyor. O yüzden buraya geldim. Tabi ki rekabet halinde bulunduğum rakiplerimle aramızda bir takım uçurumlar söz konusu, şartlar, ortam ve arkasındaki kitle diyelim. Biz bu anlamda onlara göre daha zayıf olmamıza rağmen, hepsine meydan okuyabilecek iradeyi kendimizde görüyoruz. Bugüne kadar da bunu yaptık. 22 yıllık spor hayatımda, 400 ün üzerinde resmi maça imza attım. Bu maçların %98 ortalamasında, çıktığım maçlardan galip geldim. Profesyonel kariyerimde, 28 civarı maç yaptım. Bunların 2 tanesini sayıyla kaybettim ki, tartışmalı mağlubiyetlerdi. İkincisini kaybettikten sonra Trabzon’a gelmeye karar vermiştim.
"SPORU BİLE BIRAKABİLİRDİM"
Çünkü ikinci maçta, çok ciddi manevi sorunlarım vardı. Bir de sağlık sorunum vardı ayrıca ama sağlık sorunumu mazeret olarak göstermiyorum. Manevi sorunlarla alakalı ciddi bir konsantrasyon eksikliğim vardı. Karşımda bana göre zayıf olan bir rakibime sayıyla kaybetmiştim. Ondan sonra biraz düşünme fırsatım oldu. Yani sporu bile bırakabilirdim. Sonra bir toparlanma süreci yaşadık. Yeniden aynı konsantrasyonla idmanlarıma başladım ve eleme maçlarına çıktım.
"YENİ BİR SAYFA AÇTIK"
Şu an itibariyle WBS Dünya Boks Federasyonu Konseyi’nde ikinci sırada şampiyonla dövüşebilmek için, şuan ki Ukraynalı rakibimle eleme maçına çıkacağım. Bu maçın galibi dünya şampiyonluğu için ringe çıkacak. Türk profesyonel boks tarihinde bunu gerçekleştirebilen ilk sporcuyum. 2012 yılında ABD’de bu maça çıkmıştım biliyorsunuz. Orada izleyenler nasıl kaybettiğimizi gördüler. Biraz önce bahsettiğiniz gibi, rakiplerinizle aynı şartlar altında çalışmadığımız için mağlup edildik. Fazla da uzatmak istemiyorum. Şu anda yeni bir sayfa açtık, her şey yolunda antrenmanlarım da iyi gidiyor. Trabzon’da dediğim gibi son derece kısıtlı imkanlarda tesis olmasına rağmen, bir o kadar da moralliyim. Manevi olarak desteği hissediyorum ve rahatım bu manada.
"DUYGUSAL BİR İNSANIM"
Ben her ne kadar agresif olarak tanımsam da bir o kadar da duygusal bir insanım. Şehrimden uzak, ailemden uzak, sevdiklerimizden, sevenlerimizden uzak, otel odalarında göçebe yaşantı yaşamaktan sıkılmaya başlamıştım. Buda benim performansımı olumsuz yönde ciddi şekilde etkilemeye başlamıştı. Bu vesileyle, her ne kadar çalışma ortamları burada sağlıklı olmasa da, evimde hazırlanmak istedim. Çünkü buranın eksilerinin yanında ciddi artıları da vardı. En azından ben şuanda antrenmanımı bitirip birazdan evime gideceğim. Evde beni bekleyen annem olacak. Belki hep beraber toplanacağız ve akşam yemeğimizi beraber yiyeceğiz. Bu benim için ciddi bir motivasyon kaynağı. Aynı zamanda kendi şehrimde olmak ve havasını teneffüs etmek bana pozitif enerji veriyor.
"RAKİPLERİMLE ARAMDA BİR TAKIM UÇURUMLAR VAR"Biraz önce söylediğim gibi sevdiklerimle ve sevenlerimle beraber olmak performansımı olumlu etkiliyor. O yüzden buraya geldim. Tabi ki rekabet halinde bulunduğum rakiplerimle aramızda bir takım uçurumlar söz konusu, şartlar, ortam ve arkasındaki kitle diyelim. Biz bu anlamda onlara göre daha zayıf olmamıza rağmen, hepsine meydan okuyabilecek iradeyi kendimizde görüyoruz. Bugüne kadar da bunu yaptık. 22 yıllık spor hayatımda, 400 ün üzerinde resmi maça imza attım. Bu maçların %98 ortalamasında, çıktığım maçlardan galip geldim. Profesyonel kariyerimde, 28 civarı maç yaptım. Bunların 2 tanesini sayıyla kaybettim ki, tartışmalı mağlubiyetlerdi. İkincisini kaybettikten sonra Trabzon’a gelmeye karar vermiştim.
"SPORU BİLE BIRAKABİLİRDİM"
Çünkü ikinci maçta, çok ciddi manevi sorunlarım vardı. Bir de sağlık sorunum vardı ayrıca ama sağlık sorunumu mazeret olarak göstermiyorum. Manevi sorunlarla alakalı ciddi bir konsantrasyon eksikliğim vardı. Karşımda bana göre zayıf olan bir rakibime sayıyla kaybetmiştim. Ondan sonra biraz düşünme fırsatım oldu. Yani sporu bile bırakabilirdim. Sonra bir toparlanma süreci yaşadık. Yeniden aynı konsantrasyonla idmanlarıma başladım ve eleme maçlarına çıktım.
"YENİ BİR SAYFA AÇTIK"
Şu an itibariyle WBS Dünya Boks Federasyonu Konseyi’nde ikinci sırada şampiyonla dövüşebilmek için, şuan ki Ukraynalı rakibimle eleme maçına çıkacağım. Bu maçın galibi dünya şampiyonluğu için ringe çıkacak. Türk profesyonel boks tarihinde bunu gerçekleştirebilen ilk sporcuyum. 2012 yılında ABD’de bu maça çıkmıştım biliyorsunuz. Orada izleyenler nasıl kaybettiğimizi gördüler. Biraz önce bahsettiğiniz gibi, rakiplerinizle aynı şartlar altında çalışmadığımız için mağlup edildik. Fazla da uzatmak istemiyorum. Şu anda yeni bir sayfa açtık, her şey yolunda antrenmanlarım da iyi gidiyor. Trabzon’da dediğim gibi son derece kısıtlı imkanlarda tesis olmasına rağmen, bir o kadar da moralliyim. Manevi olarak desteği hissediyorum ve rahatım bu manada.
Trabzonspor’a gelen futbolcular en çok, Trabzon’da sosyal yaşam olmadığı konusunda dert yanıyor. Dünya çapında başarılar elde etmiş bir boksör olarak bu konuda ne diyorsunuz?
Bizler profesyonel sporcularız, önce insan işine saygı göstermeli. Sosyal yaşam derken, kişiden kişiye değişir. Ne aradıklarına bağlı. Ben Trabzon’da çok sosyal yaşayan bir insanım. Bir sporcu, sporcu gibi yaşamalı. Yani sosyal yaşantı derken, bizim Trabzon’da doğa güzelliklerimiz tartışılmaz. Yemeklerimiz tartışılmaz. Güzel ve elit mekanlar da mevcut. Kafamızı dinleyeceğimiz ve antrenmanlarımızın dışında istirahat edeceğimiz son derece güzel ortamlarımız var. Yani ben buna kesinlikle katılmıyorum. Trabzon bence çok sosyal bir şehir, yaşamayı ve ne istediğini bildikten sonra. Amaçtır burada önemli olan. Eğer bir sporcu, sporcu gibi yaşıyorsa, Trabzon için sosyal olanaklar kısıtlı diyemez. Bunu doğru bulmuyorum.
Selçuk Aydın’ın başarısı futbolun ve Trabzonspor’un gölgesinde kalıyor mu?
Selçuk Aydın’ın başarısını futbolla kıyaslamamak gerekiyor. Futbol, kendi aralarında Türkiye’de birbiriyle çekişen takımların ve aynı zamanda bu takımların Avrupa kupalarına gidip elemeleri geçmesine başarı deniliyor. Biz şuanda dünyada her zaman ilk 5’in içerisinde ki sporcuyuz. Son 8 yıldır böyle. Buradan da anlayabilirsiniz ki, bizim Türkiye’de ki futbolla bir rekabetimiz dahi olamaz. Yani onlar bizim başarılarımıza ulaşabilmeleri için, çok ciddi yol kat etmeleri gerekiyor. Ama “futbolun gölgesinde kalıyor muyuz?” derseniz , medya ile akalı… Yani biz futbolun gölgesinde kalmıyoruz. Bizimde çok ciddi hitap ettiğimiz kitleler mevcut, bizi de destekleyen kitleler mevcut ama söylediğim gibi medya ile alakalı.
ibrahim Hacıosmanoğlu, başkanlığa seçilmeden önce ismini Selçuk Aydın’a verdiği destek ile duyuruyordu. Fakat son dönemde yanınızda göremiyoruz. Bunun sebebi nedir?
.jpg)
2008 yılının sonlarına doğru, Trabzon’da bir unvan maçım söz konusuydu. Ünvan maçı yapmam gündeme gelmişti. O maç vesilesiyle tanışmıştık. Kendisi Trabzonspor’da yöneticiydi, başkanlık seçimine aday olmuştu ve kaybetmişti. Trabzon’da sevilen birisi olduğumuz için, bizim yanımızda olan insanlar, kamuoyunda da bir şekilde ön planda durabiliyordu. Kendisinin her zaman destekçim olduğunu gündeme getirdim. "HEDEFE ULAŞMAK İÇİN YANIMIZDA MESAİ YAPAN İNSANLAR"
Kendisini manevi olarak hep destekledim. Samimi olduğuna inandığım içindi. Ama zamanla bu yaşananlar, bana çok samimi olmadığını gösterdi. Trabzonspor’umuzun başkanıdır kendisi. Saygı duyduğum bir kurum. O yüzden fazla yorum yapmak istemiyorum. Zamanında Selçuk Aydın’ın yanında geziyordunuz. Arkasında durup resim çektiriyordunuz. Bu soruları ona, kendisine sorsanız daha iyi olur.
Anladığımız kadarıyla şuan için bir kırgınlık var…
Kırgınlık diye hitap edemeyiz. Benim adım Selçuk Aydın. Ben bu günlere kendim geldim. Anlatabiliyor muyum? Benim yanımda bugüne kadar çok sayıda insanlar geldi ve geçti. Ben halen daha kendi ayaklarım üstünde duyuyorum. Benim şuanda bu şekilde konuşmamı sağlayan da bu irade. Çünkü benim kimseye ihtiyacım yok. Bize destek oluyormuş gibi görünenler, aslında kendi hedeflerine ulaşabilmek için yanımızda mesai yapan insanlardı.
Son olarak eklemek istedikleriniz nedir?
Şuan önümüzde ciddi bir maç var. Memleketimizde bunun için hazırlanıyoruz. Trabzon Belediyesi Spor Kulübü’nün tesisini kullanıyoruz. Cemal Kamacı Spor Salonu’nda hazırlanıyorum.
TRABZON'A BOKS SALONU KAZANDIRMAK İSTİYORUM
Tabi ki, bundan sonra hazırlıklarımı burada yapmaya karar verdiğim için ciddi bir tesis sorunu yaşıyorum. Bunun içinde gerekli mercilerle görüştüm. İnşallah, kısa zaman içerisinde Trabzon’da, yıllarını bu spora adamış bir şampiyon olarak, adımıza, şanımıza yakışır bir boks salonunu bu şehre kazandırmak istiyorum. Hem kendi çalışmalarımı burada sürdüreceğim. Hem de şuan antrenörlük yapan, benden bir yaş küçük kardeşim Yalçın Aydın ile beraber, yeni nesillere tecrübelerimi aktarmak gayretinde olacağız. Çok kısa zaman içerisinde, inşallah bunu gerçekleştireceğiz.
TRABZON'A BOKS SALONU KAZANDIRMAK İSTİYORUM
Tabi ki, bundan sonra hazırlıklarımı burada yapmaya karar verdiğim için ciddi bir tesis sorunu yaşıyorum. Bunun içinde gerekli mercilerle görüştüm. İnşallah, kısa zaman içerisinde Trabzon’da, yıllarını bu spora adamış bir şampiyon olarak, adımıza, şanımıza yakışır bir boks salonunu bu şehre kazandırmak istiyorum. Hem kendi çalışmalarımı burada sürdüreceğim. Hem de şuan antrenörlük yapan, benden bir yaş küçük kardeşim Yalçın Aydın ile beraber, yeni nesillere tecrübelerimi aktarmak gayretinde olacağız. Çok kısa zaman içerisinde, inşallah bunu gerçekleştireceğiz.
Röportajımızı görüntülü olarak izlemek için;
Editör: TE Bilişim
