Trabzonspor Genel Kurul Üyesi Nurettin Özgenç yaptığı yazılı açıklama ile, Fenerbahçe Başkanvekili Abdullah Kiğılı'nın dün DHA'na verdiği röportajda 2010-2011 sezonuyla ilgili şike dosyasının kapandığını söylediğini ve "Dostlukları ilelebet sürdürme zamanındayız" dediğini hatırlattı.

"ŞİKE DOSYASI KAPANMADI, YARGITAY AŞAMASI VAR"

Özgenç, "Kiğılı'nın Sportif dostlukların sürmesi için sarf edilen sözüne aynen katılıyorum ve altına imzamı atıyorum. Ancak şike dosyasının kapandı demesini manidar bulduğumu söylemeliyim. Nitekim şike dosyasının kapanmış olmasını söylemek için Abdullah Kığılı, bir yerlerden duyum mu almıştır yoksa bir bildiği mi vardır? Şayet açıklarsa bizlerde öğrenmiş oluruz." şeklinde konuştu.

"TFF,UEFA VE FIFA' DA ŞİKE DOSYASI KAPANSA BİLE HALKIN NAZARINDAKİ ŞİKE DOSYASININ KAPANMAMASI DAHA ÖNEMLİDİR"

Özgenç, konuşmalarını şöyle sürdürdü:
"Keza Abdullah Kiğılı, şike dosyasıyla ilgili kendince bazı açıklamalarda bulundu. 3 "Temmuz sürecinin Trabzonspor camiası tarafından sürekli gündeme getirilmesinin kimseye fayda sağlamayacağı gibi Türk futboluna zarar verdiğini, seyirciyi statlardan uzaklaştırdığını" belirtti belirtmesine ama zaten Türk futboluna kimlerin zarar verdiği ortada, halkımız ve taraftarlar bunların kimler olduğunu ve aralarında Trabzonsporlu yöneticilerin de olmadığını mahkeme kararlarından anlıyor ve biliyor. Velev ki; TFF,UEFA ve FIFA' da şike dosyası kapansa bile halkın nazarındaki şike dosyasının kapanmaması daha önemlidir. Diğer bir söylemle kamu vicdanında aklanmanın daha mühim olduğunu bilmeliyiz.
Çünkü şike dosyasının ilk aşamasında şike ye bulaşanların cezalandırıldığı biliniyor. Bu cezalılar arasında da başta kendi kulüp başkanları ,yönetim kurulu üyesi ve amatör şubeler koordinatörünün olduğu mahkeme kayıtlarında mevcut.

İNSANLARI FUTBOLDAN SOĞUTANLARI BAŞKA YERDE ARAMAYA GEREK YOK!

Trabzonspor Genel Kurul Üyesi Nurettin Özgenç, basına yansıyan bilgililere göre; 3 Temmuz sürecinden bu yana Trabzonspor camiasının yaptığı çalışmalar var, örneğin bugün (14 Şubat Perşembe) Zürih'e giderek FIFA binasının önünde bir grup taraftar, idareci, bir eylem yapacaklar. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? sorusu üzerine Fenerbahçe Başkanvekili Abdullah Kiğılı "Hem Türk futboluna zarar veriyor, hem Türk halkına hem taraftarlara zarar veriyor, hem de insanları futboldan soğutuyor. Maçlardan soğutuyor, seyirci azalıyor. Bu gerginliğin inanılmaz derecede hem her iki kulübe zarar verdiği hem de Türk futboluna zarar verdiği ortada." şeklinde cevaplar veriyor.
Allah aşkına, hak aramak, alın terinin karşılığını talep etmek ne zamandan beri insanları futboldan soğutuyor?

"ELE VERİR TALKINI KENDİ YUTAR SALKIMI"

Mademki bu tür gösteriler ile bir netice alınması mümkün değil ise başkanınızın yargılandığı şike davasında ne diye İstanbul Adliyesi'nin önünde aylarca yatıp, kalktı yönetici ve taraftarlarınız. Buna Anadolu'da halk arasında güzel bir söylem var "ele verir talkını kendi yutar salkımı"derler. Bazı insanların , şu şike rezilliğinde direkt veya endirekt şikeye bulaşanları zerre kadar suçlamadığı açıktır. Çünkü Fenerbahçe taraftarlarından bazıları tam tersine şikeye bulaşanlara destek verdikleri bilinen bir gerçek.

Ayrıca haksızlıklar karşısında hak aramak ne zamandan beri Türk futboluna ve halka zarar veriyor. Bu nasıl bir yaklaşımdır. Hakkını aramak ne zamandan beri kusur oldu. Adaletin temelinde haklıya hakkını teslim etmek, haksız birileri varsa zamanı geldiğinde hesap vermesini sağlamak yok mudur?

NE BEKLENİYORDU BU İNSANLARDAN?

Hakları olduğuna inandıkları şampiyonluklarını istememeleri ve haksızlığa karşı boyun eğmeleri mi?

Nitekim hak aramak ne zamandan beri sızlanmak oldu. Aynı durumda siz olsaydınız sineye mi çekerdiniz? Kendi takımlarına karşı en ufak bir hakem yanlışı olduğunda ortalığı velveleye veren yöneticilerin Trabzonspor'u bu tarz da eleştirmek hakkı da değildir, haddi de değildir; derhal özür dilemelidir.

TRABZONSPOR ÜZERİNDE MAHALLE BASKISI OLUŞTURUYOR

Trabzonspor Genel Kurul Üyesi Nurettin Özgenç, 3 Temmuz'da başlayan şike süreciyle birlikte Trabzonspor ile Fenerbahçe arasındaki gerginlik had safhada olduğu açık. Fakat bu gerginliğin sebebi kesinlikle Trabzonsporlu yöneticiler değildir. Sürekli olarak karşı tarafın akıl almaz ithamlarıyla Trabzon camiası sürekli hedefe konuluyor. Birileri 3 Temmuz süreci öncesinde ve sonrasında yaşananları örtmek için koca camiayı kendi emellerine alet ediyor. 1996 yılında yapıldığı gibi Trabzonspor deplasmanlarında şehir'de korku ve baskı havası oluşturuluyor. Sanki Trabzon'da her an olay çıkacakmış gibi sözler sarf edilerek takviye kuvvetlerin kentte konuşlandırılmasına neden olunuyor.

Oluşturulan atmosfer sayesinde Trabzon halkı ve güzide takımı baskı altına alınıyor. Trabzonspor üzerinde bir nevi mahalle baskısı oluşturuluyor. Bu tutum ve davranış iyi niyetli ve dostane bir davranış değildir.İlk önce Fenerbahçeli yöneticiler bu hususa dikkat etmeli! Trabzonspor ile Fenerbahçe'nin arasının açılmasının başlıca nedeni şen şakrak yöneticinin gerginlik çıkardığını herkes bilir.

TRABZONSPOR İLE FENERBAHÇE'Yİ KARŞI KARŞIYA GETİRMENİN TÜRK FUTBOLUNA KESİNLİKLE ZARARI OLMAKTADIR

Trabzonspor ile Fenerbahçe'yi karşı karşıya getirmenin geçmişte olduğu gibi birilerine faydası olur ama Türk futboluna kesinlikle zararı olmaktadır. Bazı kulüp başkanlarınca; futbol maddi ve manevi olarak rant kapısı olarak görülmediği müddetçe iki takım arasında önemli bir gerginlik yaşanmaz olduğunu düşünüyorum.

ŞİKE DAVASININ YARGITAY AŞAMASI UNUTULMAMALI

Şike dosyasında Yargıtay temyiz incelemesini dosya üzerinde yapacaktır.Bu konuda görüş beyan eden uzman hukukçulara göre, Yargıtay yapacağı incelemenin birinci aşamasında; CMK'ya aykırı bir durum var mı yok mu, sanıkların savunma hakları kısıtlanmış mı kısıtlanmamış mı, tüm deliller toplanmış mı toplanmamış mı? Öncelikli olarak bu yönde bir değerlendirme yapacağı söylenmektedir. Usule aykırı herhangi bir durum yoksa dosyayı esas yönünde inceleyeceği ve dosya içerisinde sanıklara isnat edilen suçun işlenip işlenmediği, mahkemenin dayandığı delilin, işlendiği iddia edilen suçu ispata yeterli olup olmadığı değerlendirmesinin yapılacak olduğu açıklanmaktadır.

TFF,UEFA ve FİFA ne karar alırsa alsın şike davasında nihai kararı verecek olan Yargıtay'ın kararı Türk futbolu açısından önem taşıyacaktır. Gerisi fasa,fiso...
Fenerbahçe Başkan Vekili Abdullah Kiğılı, "Artık bu tür iç meselelerimiz burada halledilmeli zaten Türkiye Futbol Federasyonu'nun kararları kesin. Onun için federasyonun aldığı karar zaten UEFA'ya, FIFA'ya bildirilmiş durumda. Onların alacağı karar dönüp dolaşıyor, TFF'nin aldığı karara bağlanıyor. Onun için bu dosya çoktan kapanmış durumda. Artık boşu boşuna yaraları tekrar deşmeye gerek yok, yaraları sarmanın zamanındayız. Dostlukları bir an evvel ilelebet sürdürmenin zamanındayız" diye beyanat vermektedir. Bu sözlere ise benim cevabım şöyle; Madem ki,bu tür iç meselelerimiz burada halledilmeli,Türkiye Futbol Federasyonu'nun kararları kesin. Onun için federasyonun aldığı karar zaten UEFA'ya, FIFA'ya bildirilmiş durumda ise ne diye Klubünüz Fenerbahçe'nin UEFA Şampiyonlar Ligi'nden ihraç edilmesiyle ilgili olarak Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'nde (CAS) UEFA ve Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) aleyhine dava açtınız. Hani kararlar kesindi niçin kabullenmediniz diye adama sorarlar.
Trabzonspor Genel Kurul Üyesi Nurettin Özgenç, Bordo-mavili taraftarlar bugün FIFA'nın Zürih'teki binası önünde Temiz Futbol Eylemi gerçekleştirecek. Demokratik hakları gereği Türkiye ve dünyanın dört bir yanında Türkiye'de yaşanan şike olaylarıyla hukuksuzlukları protesto ediyorlar. Ben de şahsım adına bu organizasyonu destekliyorum.

Editör: TE Bilişim