Hafta sonu bir hezimete daha şahitlik ettik. Günler, haftalar, saatler ilerledikçe yitirilen Trabzonspor prestijini bir kenara koydum Karabük deplasmanına gelen taraftara yapılan muameleyi öğrendikçe çılgına dönüyor insan! Trabzonspor kulübü yöneticiliği vasfını kullanarak hiç mi kimse bu insanlara sahip çıkmaz kardeşim? 

Koskoca Trabzonspor kulübü taraftarları Türk polisi tarafından sebebi henüz bilinmeyen bir sebeple joblanıyor, biber gazı sıkılıyor "ikinci sınıf" insan muamelesi görüyor. Fakat ilginçtir olay esnasında "şeref" tribününde bacak bacak üstüne atıp o an kahvesini suyunu çayını Trabzonspor'dan kazandığı yetki ile içen sözde büyüklerimiz kılını dahi kıpırdatmıyor!

"Eşşeğe semer vuran çok olur" demiş büyüklerimiz zamanında, kimin eşşek yerine konulduğunu kimin günün adamı olduğunu bu taraftar zamanı gelince "sandıklarda" çok iyi gösterir. Sıkıntı yok, yenilen biber gazı olsa keşke(!) O kadar yol gelen taraftar yediği jop ve biber gazını bir kenara bırakı dursun "yeni" oluşan bir takımdan "kötü" oyun sonucu yenilen dört golün ve o ruh yıkıntısının acısını nasıl dindireceksiniz?

Galibiyet sonrası koşturduğunuz "twit" aleminde, milyon euroları cebe indiren sözde futbolcu müsvettelerine verilen izinleri niye yazmadınız? Neyin ödülünü veriyorsunuz bunlara? Hiç maç sonu konuşupta "siz hayırdır ya" demediniz mi? Neyin tatilini yapacaksınız bir de utanmadan?

Trabzonspor kulübü başkanının yanında kısa shortu ile kumsala uzanmış hal alarak maç izleyen yönetici mi(!) yoksa acaba başkandan taktik mi alıyor diye sorguladığımız ve maç boyunca "paralı işçisinin" yanında maçı izleyen başkan mı soracak bunları değil mi, sizde haklısınız! 

Gün geçtikçe yerle bir olan itibare değilde yeni neslin "Küçük Trabzonspor" algısını ne zaman, nasıl, ne şekilde aşacağız gerçekten merakla bekliyorum. Trabzonspor bu değil, sizler bu Trabzonspor'u nasıl ve ne derece temsil edersiniz bilmem ama gerçek bekçilere vermediğiniz değeri ve sahipsiz kalacağınız o günü tarih yazacaktır!

Saygılar..