Buna göre;

 

SAYIN SADRİ ŞENER TARAFINDAN TRABZON 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE ve İSTANBUL 16. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NE SUNULAN SAVUNMA DİLEKÇESİNDE, FENERBAHÇE – ANKARAGÜCÜ MÜSABAKASINDAKİ TEŞVİK PRİMİ GİRİŞİMİNDE BULUNULDUĞU İDDİASINA İLİŞKİN YAPILAN AÇIKLAMALAR ŞÖYLEDİR:

  

“15.05.2011 Günü Oynanan Fenerbahçe – Ankaragücü (0-6) Müsabakasında Teşvik Primi Verilmesi Girişiminde Bulunulduğu İddiası Bakımından:

 

İddianamede bu konu ile ilgili iletişim tespit tutanaklarındaki bazı anlatımlara ve ilgililerin soruşturma aşamasındaki ifadelerine yer verilerek, Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar’ın; 15.05.2011 günü oynanan Fenerbahçe-Ankaragücü maçı öncesinde Ankaragücüsporlu futbolculara teşvik ödemesi yapılması içinmenajer Mithat Halis ile irtibata geçtiği ve menajerden Ankaragücü takımında oynayan futbolcu Aydın Toscalı ile irtibata geçilmesini isteyerek teşvik girişimlerinde bulunduğu, ancak sonuç alınamadığı,

 

Ayrıca Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener’in, kardeşi Mustafa Sani Şener vasıtasıyla, Sani’nin iş ortağı Hamdi Akın üzerinden Ankaragücü Spor Kulübü Onursal Başkanı Melih Gökçek’e teşvik amaçlı vaatlerde bulunduğu, bu vaadlerçerçevesinde;  bonservisi Trabzonspor Kulübü’nde olan ve Ankaragücü'nde kiralık oynayan Gabric isimli futbolcunun, maçın skoru istedikleri şekilde neticelenirse Ankaragücü'ne bedelsiz verilmesinin teklif edildiği, bu amaçla Melih Gökçek ile görüşüldüğü, bu şekilde Sadri ve Sani Şener’in teşvik primi girişimlerinde bulundukları tespit edilmiştir.

 

Netice itibariyle Sadri Şener’in kardeşi Mustafa Sani Şener; Nevzat Şakar’ın damenajer Mithat Halis üzerinden; farklı kanallarla Ankaragücü yönetimi ve futbolcularına ulaşarak teşvik girişimlerinde bulundukları görülmüş, şüphelilerin eylemleri teşebbüs/girişim aşamasında kalmıştır. Görüşmelerde geçtiği şekliyle Hamdi Akın ile İbrahim Melih Gökçek’in şüpheliler ile anlaşıp tekliflerini kabul ettiklerine dair somut delil elde edilememiştir.” şeklinde değerlendirmeler yapılmıştır.

 

İddianame içeriğindeki iletişim tespit tutanaklarında yer alan bazı telefon konuşmalarında ise; 14.05.2011 tarihinde kardeşim Sani Şener ile yaptığım telefon görüşmesinde; "Yok yok öyle değil yani, mesela biz puan alsak Gabriç'i vereceksinizbize" ifadesinin kullanılması, aynı gün içinde Hamdi Akın'ın beni Melih Gökçek'in yanından aradığı, bu görüşmede benim Hamdi Akın’a; "Melih Başkan bu hafta bütün ümidimiz o, Melih başkana selam söyle güveniyoruz ben biliyorum ki Ankaragücü bu hafta işi halledecek" şeklinde bir ifade kullandığım, ayrıca bu konuşma sırasında telefonu alan Melih Gökçek'e; "Maçlar bitsin bir gün geleceğiz ziyaretinize" dediğim, Melih Gökçek'in de "Aziz’den inşallah bu maçtan alacağım size yarayacak o inşallah" ifadelerini kullandığı görülmektedir.

Önemle vurgulamak isterim ki, bu görüşmelerden Ankaragücü Kulübü’ne Fenerbahçe maçında iyi netice alması için vaatte bulunduğum ve bu amaçla Ankaragücü’nde kiralık olarak oynayan Gabriç isimli futbolcumuzu bedelsiz olarak vereceğimiz şeklinde bir sonuca ulaşılması mümkün değildir. Bu görüşmelerden önce de, Ankaragücü yönetimi bu futbolcuyu satın almak veya takas yapmak istediği yönündeki taleplerini bize ileterek, onlarda oynayan Vittek isimli yabancı futbolcuyu da bize önermişlerdir. Biz de sene sonunda bu konuyu konuşuruz şeklinde cevap verdik. Ben tabii ki rakibimiz olan Fenerbahçe’nin puan kaybetmesini isterim. Ancak ne bizim Ankaragücü’nün Fenerbahçe’yi yenmesi halinde Gabriç’i bedelsiz olarak vereceğimiz şeklinde bir vaadimiz, ne de Ankaragücü’nün böyle bir talebi olmuştur.

İletişim tespit tutanaklarında telefon görüşmelerindeki bazı anlatımlara tam olarak yer verilmemiş ve eksik olarak tutanağa yansıtılan ifadelerle teşvik primi verilmesi girişiminde bulunulduğu izlenimi oluşturulmaya çalışılmıştır. Buna rağmen, iddia konusu teşvik primi eyleminin ne şekilde gerçekleştirildiği ve haksız menfaatin ne şekilde verildiği konusunda hiçbir somut delil de yoktur. Hamdi Akın tarafından aranmam üzerine adı geçen kişi ve o sırada yanında bulunan Melih Gökçek’le yapılan telefon görüşmelerinin içeriğine bakıldığında, futbol içinde temenniden ibaret ve esprili ifadelerin kullanıldığı da açıkça görülmektedir.

 

Öte yandan; soruşturma sonucunda da gerek Melih Gökçek gerekse Hamdi Akın bakımından kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesine rağmen, benim ve kardeşim Mustafa Sani Şener hakkında teşvik primi verilmesi girişiminde bulunmaktan dolayı kamu davası açılması da iddia makamı tarafından bu konuda yapılan değerlendirmedeki önemli bir çelişkiyi içermektedir. İletişim tespitlerinde de görüldüğü üzere, bizim Ankaragücü’nün Fenerbahçe’yi yenmesi halinde Gabriç’ibedelsiz olarak vereceğimiz şeklinde bir vaadimiz kesinlikle söz konusu değildir. Adı geçen futbolcuyu satın almak veya takas yapmak isteyip daha önce bize teklif getiren Ankaragücü yöneticileridir. Teşvik girişiminde bulunulduğunu kesinlikle kabul etmemekle beraber, telefon görüşmesinde geçen; "Yok yok öyle değil yani, mesela biz puan alsak Gabriç'i vereceksiniz bize" ifadesinden bu yönde bir anlam çıkartılmasının da son derece hatalı olduğunu düşünüyorum. Konuşma içeriği bizim açımızdan en olumsuz şekilde yorumlansa bile, burada teklif eden değil, teklif edilen tarafta bulunduğumuz görülmekte; muhataplarımızla ilgili herhangi bir suçlama yapılmadığı halde konunun aleyhimize değerlendirilmesi ise yukarıda işaret ettiğim temel çelişki olarak ortaya çıkmaktadır.

 

Sonuç olarak; kesinlikle 15.05.2011 tarihinde oynanan Fenerbahçe Ankaragücü müsabakası öncesinde Ankaragücü'ne teşvik primi verme girişiminde bulunmadım. Suçlamayı kesinlikle kabul etmediğimi belirtmek isterim.”

 

BU AÇIKLAMALARDA BELİRTİLEN HUSUS, TRABZONSPOR’UN GABRİÇ İSİMLİ FUTBOLCUYU ANKARAGÜCÜ’NE VERMEK İÇİN HERHANGİ BİR TEKLİF YAPMADIĞI, ADI GEÇEN FUTBOLCUNUN TRANSFERİYLE İLGİLİ ANKARAGÜCÜ TARAFINDANTRABZONSPOR’A TEKLİFTE BULUNULDUĞUDUR.

 

ANKARAGÜCÜ ONURSAL BAŞKANI MELİH GÖKÇEK’İN, TRABZONSPOR’A YÖNELİK BU FUTBOLCUNUN BONSERVİS BEDELİ ALINMADAN TEŞVİK AMAÇLI ANKARAGÜCÜ’NE VERİLMESİ ŞEKLİNDE BİR TALEBİ KESİNLİKLE OLMAMIŞTIR. SAVUNMA KAPSAMINDA YAPILAN BU AÇIKLAMALARDAN DA BÖYLE BİR SONUÇ ÇIKARTILMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR.

 

İSTANBUL 16. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NDE 29.06.2012 TARİHİNDE YAPILAN DURUŞMADA, BU HUSUS KATILAN FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ VEKİLİ TARAFINDAN DOSYA KAPSAMIYLA ÖRTÜŞMEYECEK ŞEKİLDE ANLATILARAK, SORUŞTURMA AŞAMASINDA HAKLARINDA KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR KARAR VERİLEN VE SANIK SIFATI TAŞIMAYAN MELİH GÖKÇEK VE HAMDİ AKIN’IN DA CEZALANDIRILMALARI TALEP EDİLMİŞTİR. SÖZ KONUSU BEYANLARDAKİ GERÇEK DIŞI VE HATALI HUSUSLARA AVUKATIMIZ TARAFINDAN İŞARET EDİLEREK, BUNLARA İTİBAR EDİLEMEYECEĞİ DİLE GETİRİLMİŞTİR.

 

KALDI Kİ, BAŞKAN SADRİ ŞENER DE, AYNI DURUŞMADA BU KONUYLA İLGİLİ OLARAK; “HAMDİ AKIN İLE MELİH GÖKÇEK FENERBAHÇELİ’DİR. ONLARLA ŞİKE YAPMAM MÜMKÜN DEĞİL; HATTA KOMİK.” ŞEKLİNDE BİR AÇIKLAMA YAPMIŞ VE BU ANLATIM MAHKEME BAŞKANI TARAFINDAN DURUŞMA TUTANAĞINA GEÇİRİLMİŞTİR.

 

BAHSEDİLEN KONUYLA İLGİLİ YAŞANAN GELİŞMELERİN TAMAMI BÖYLEDİR. BU GERÇEKLER DIŞINDA YAPILAN DEĞERLENDİRMELERİN HİÇBİRİNİN GERÇEKLE İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR. KAMUOYUNA SAYGIYLA DUYURULUR.