Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, N'Doye transferinin neden gerçekleşmediğini açıklarken; Aziz Yıldırım'a da göndermede bulundu.

Trabzonspor Başkanı Sadri Şener de Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın açıklamalarına yanıt verdi.

İşte Şener'in söylemlerinden satır başları...

- Aziz Yıldırım'ın söylemleri doğru değil, bizim de adımız geçmiş, hep aynı şeyleri söylüyor. Hukuka saygılı olmak zorundayız. Hukuk tartışılırsa devlet olmaktan çıkarız.

- Biz her zaman polise, savcılara ve hukuğa karşı saygılıyız.

- Fenerbahçe havuzdan çıkarsa bizi etkilemez. Trabzonspor albesini olan bir kulüp, ama havuzun bozulacağını zannetmiyorum.

- Tehdit unsuru var.

- N'Doye ile anlaşmıştık; ama sonra devreye Lokomotiv Moskova girdi.

- Biz yıllık 1.1 milyon Euro'ya anlaşmıştık. Kulübüne ise 6 milyon Euro ödeyecektik.

- Lokomotiv 7.5 vermiş, futbolcuya da 1.8 ödeyeceklermiş. Yapacak bir şey yok.

- İstanbul şehrinin cazibesini yenemiyorum. İstanbul takımlarını yenebiliyorum; ama transferde futbolcular İstanbul takımlarını değil, İstanbul'u tercih ediyor.

TRANSFER KONUSU

Gazetecilerin sorularını cevaplayan Şener, şu cevapları verdi: “Yabancı sayımız biraz fazla. Bu kamptan sonra hocanın verdiği rapor doğrultusunda onlarda azaltılmaya gidilecek. Belki bir iki tane daha oyuncu almak için uğraş veriyoruz. Ama takımın eksik olan yerlerine oyuncu almaya çalışacağız. Bu konu bu önümüzdeki hafta içinde ve sonuna doğru netleşir diye düşünüyoruz. Yerli oyuncu yok gibi olanlar da satılan oyuncular yani bize yarayan bizde oynayabilecek oyuncu yok gibi . Yıllardır bizim de kabahatimiz yabancıya fazla önem vermek, yerliyi biraz köreltti gibi duruyor. Gelecek yıllar için yabancı sayısı düşüyor bunun için herkesin tedbirini alması gerekiyor. Buna biz de dahiliz”

YILDIRIM’IN AÇIKLAMALARI

“Bence yapılmaması gereken bir konuşma tipi. Okuduğum kadarıyla Aziz Bey’in 20 tane duruşmada söylediklerinin aynen bir kopyası gibi. Özel bir şey, orijinal bir şey göremedik. Ben cevap vermek istemezdim ama bizim de ismimiz geçmiş o arada. Bakıldığında suçladığı şeyler yine aynı. Ben Sadri Şener ve Trabzonspor Kulübü olarak, polise de, savcıya da, hakime de, hukuğa da devamlı saygı göstermişiz. Zaten hukuğun verdiği kararları çok tartışırsan, yanlış demeye başlarsan devlet olma özelliğini kaybedersin. Doğrusuyla, günahıyla, yanlışıyla hukuğun verdiği kararlara herkesin saygı göstermesi lazım. Yine bu mahkemenin verdiği karardan sonra insanların müracaat edeceği yer Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu değil Yargıtay. Yine Yargıtay’da haklarını savunacaksın. Yargıtay’dan çıkacak sonuca göre suçlu veya suçsuz olacaksın. Dolayısıyla söylemleri bana göre doğru değil. Kendisine de kulübüne de çok faydası olacağı inancında değilim”

HAVUZ SİSTEMİ

 “Havuzu bozmak bir araya getirmek, ikiye bölmek Fenerbahçe’nin görevi değil, bu kanunlarla belirlenmiş. Çok incelemedim ama çıkar mı, çıkabilir mi onu çok bilmiyorum. Ama bunlar yanlış konuşmalar, tehditler. Bana göre doğru değil. Bu sene için bir şey olacağını tahmin etmiyorum. Havuz bozulursa da Trabzonspor için çok bir önem arz etmez. Çünkü Trabzonspor Kulübü albenisi olan bir kulüptür. Çünkü Digiturk, Lig Tv ve ona benzer başka kuruluşlar bunu kar amacıyla yaparlar. Doğrudur Fenerbahçe’den, Galatasaray’dan, Beşiktaş’tan, bizden büyük pay alırlar. Bizden sonra uzak ara bir uçurum vardır. Bugün Digituk’le Lig Tv’ye hangi kulübü alırsın deseler bana 4 kulüp yeterli der. Bu bir realite. Ama biz öyle yapmıyoruz, herkesin bir pay alması için çalışıyoruz. Bizim için çok fark eden bir şey olmaz. Trabzonspor bugün aldığı paradan daha fazla para alır. Çünkü seyredilebilir özelliği var. Ciddi bir taraftar topluluğu var. Haber niteliği var. Yaptığı transferlerle gündeme gelen bir kulüp. Dolayısıyla havuz sistemi bozulmuş bozulmamış biri çok da ilgilendirmiyor. Ama bozulacağını zannetmiyorum” cevabını verdi.

DAVA SÜRECİ SONRASI

“Bunda sizin de kabahatiniz var. Mesela dün Aziz Bey’in konuşmasını bomba diye verdiniz. Yirmi defa bir bomba patlamaz ki. Yirmi duruşmada aynı cümleler. Siz yazıyorsunuz bomba, bomba, bomba. Hiç de bomba değil. Hep bizde merak ettik bir bomba patlayacak diye. Hiç de bomba bir haber değil. Aynı şeylerin rutin olarak tekrarı. Bazı yayın organları bomba gibi haber olmasını veya cevap vermemizi çok arzu ediyorlar. Yirminci defa gazeteci olarak sen de aynı şeyi tekrar edersen okunmazsın. Onlar da izlenmez. Bana bir kağıt verseniz konuşma yap deseniz gözüm kapalı onları söylerdim zaten. Ama bir Yargıtay süreci var. Doğrudur ama Yargıtay sürecinden sonra da Avrupa İnsan Hakları süreci var diye kimse demesin. Bu da bir gerçek”

N’DOYE KONUSU

 “N’Doye ile gittik konuştuk. Kendisiyle 1 milyon 100 bin, kulübüyle de 6 milyon Euro’ya a anlaştık. Sonra onun bir menajeri var. Aynı zamanda o takımda eskiden futbol oynamış biri. Lokomotif Moskova 7.5 milyon Euro verdi, futbolcuya da 1.8. Bizden de ilk başta 1.7 istedi. Biz zaten o rakamı bütçemizi çok zorlayarak vermiştik. Lokomatif’in imkanları bizde yok. Olacağı da yok. Dolayısıyla o paraları vermezdik. Kendisine başarılar diliyoruz. Yapacak bir şey yok. Ama ilk başta konuşurken bizle anlaşmasaydı daha hoş olurdu. Ama baısnda bazı arkadaşlar 1.5 milyonluk oyuncuyu 6’ya aldılar diye yazmışlardı. Şimdi 7.5’a aldılar.Matematik biliyorlar mı bilmiyorum ama demek ki bir şey yanlış. Bize önce Rubin Kazan var dediler. Sonra ben Rubin Kazan’la konuştum, başta talebimiz vardı ama sonradan vazgeçtik cevabı verdiler”

COLMAN HABERLERİ

“Colman’la ilgili bir teklif yok. Olsa da verme niyetimiz yok.  Doğrusu başka soruya da gerek yok”

GÖRÜŞÜLEN OYUNCULAR

“Transfer konusunda görüştüğümüz oyuncular var. Yabancı oyuncu. Oldukça da tanınan bilinen. Trabzonspor’a layık bir ya da iki oyuncu almayı planlıyoruz. Bu hafta herhalde görüşmeler bir noktaya gelir diye düşünüyorum. Kim, hangi memleket, kuzeyden mi, güneyden mi diye sormasanız iyi olur. Transfer konusunda benim ağzımdan duyduklarınıza bakın. Sonunda imzayı ben atıyorum. Hoca da ben de herkes yerli oyuncu istiyor ama yok. Almış olmak için yerli oyuncu almanın anlamı yok. Ama bizde oynayabilecek seviyede satılık ve alabileceğimiz oyuncu yok. Zaman içinde alttan genç ve yetiştirebileceğimiz oyuncular çıkarsa, başka takımlar için de bu geçerli. Türk sayısını arttırmak hepimizin arzu ettiği bir şey. Bu da şu an için mümkün değil. Trabzonspor olarak özel bir yerimiz var. İki sene, üç sene sabır yok. A Planı her sene şampiyonluğa oynayacaksın. B Planı ileriki yıllara yönelik oyuncu yetiştireceksin”

KOMBİNE SATIŞLARI

“Herhalde biraz da kombine almaktan mı bıkıldı tam bilmiyorum ama biz göreve geldiğimiz zaman dibe vurmuş bir Trabzonspor vardı. Çok transferle onu flaş yaptık. Çok talep oldu. Ondan sonra Trabzonspor başarı olarak hep aynı seviyede gitti. Ya kupa aldı, ya Süper Kupa aldı. Bir de ucuna gelmiş şampiyonluk aldı. Avrupa kupalarına katıldı. Aynı yerde tuttuk. Mesela Galatasaray iki sene önce diplerdeydi şampiyon olunca 40 bin kombine sattı. Bu maalesef lineer gidemiyor. Bizim şampiyon olduğumuz yıllarda altıncı şampiyonluktan sonra bıkkınlık falan gelmişti herkese. Bilet alınmıyordu, maça gelinmiyordu. Çünkü rutin aynı şeyi görüyorsun. Şimdi biraz öyle olduk ama belki bir iki tane daha imi bilinen oyuncu alırsak kombinelerde hareketlilik olur diye düşünüyorum. Ama kombine bizim bütçemiz içinde çok önemli yer tutmuyor. İstanbul takımları gibi değil. Bizim rakam 25 bin, bunun 17 binini satabiliyoruz. Fiyatlar İstanbul gibi değil. Galatasaray 40 bin satmış, biz şu ana kadar 2 bin satmışız. Gerçi bu konuyu konuşmamı kimse sevmiyor. Ben de kapatıyorum”

GİRAY BULAK HAMLESİ

“İzleme komitesinden yeterli sonuçları alamadığımızı gördük. Hata yapılır. Hata yapmak insanlara mahsustur ama bu yüzde 10’u, 15’leri geçmemeli. Özellikle ben bir soru sorduğumda izleme komitesinden anında cevabını alabilmeliyim. Sonra bulduğumuz oyuncuları hocaya anlatıyoruz. Hoca izliyor ondan sonra bize söylüyor. Biraz sıkıntı oluyor. Mecburduk bir hamle yapmaya. Biraz daha geliştireceğiz o konuyu”

GİDEN OYUNCULAR

“Bir sene önce Fenerbahçe’yle yarışmanın şampiyonu biziz. Herkesin hoşuna gitmiyor ama öyle veya hukuk öyle söylüyor. Bize mukavelesi bitmiş üst seviyedeki oyuncuların İstanbul’daki bir takımı değil İstanbul’u tercih ettiklerine inanıyorum. İstanbul’un cazibesiyle Trabzon şehrinin cazibesi aynı değil. Onu ben yenemiyorum. İstanbul takımlarını yenebiliyorum bunlarla yarışabiliyorum fakat İstanbul şehriyle yarışamıyorum. Bu bir realite. Hele Trabzon kökenli olmayan oyuncular yaşamlarını hele de özel hayatlarında bir takım gelişmeler olduysa İstanbul’da devam ettirmeyi daha uygun buluyorlar. Ben daha buna çare bulamıyorum, bulacağımızı da veya benden sonra gelecek arkadaşların bulacağını da zannetmiyorum. Trabzonspor bu gidenlerin yerine her zaman bulmuştur. Hiçbir zaman santraforsuz sahaya çıkmamıştır. Hiçbir zaman orta sahasız çıkmamıştır. Gidenler gitmiştir. Ama gönül isterdi ki hepsi sempatik gitsin. Karşılaşınca selam verelim. Türkiye’de profesyonelliği sadece para olarak tarif ediyorlar. Profesyonellik sadece para değildir, his vardır içinde, duygu vardır, takım tutma vardır. Bizim gidenler sadece para bölümüne bakıyorlar. Yani Trabzonspor’u seviyorum gibi duyguların hiç biri yok. Buna Egemen de dahil, Selçuk da dahil, Burak da dahil. Para yüzünden, belki bir iki tanesi nişanlanacak, evlenecek, öyle bir yüzdenin yüksek olduğunu da düşünüyorum. Ben de İstanbul’da yaşıyorum. Onlardan da çok yaşadım. İlk önce onlar kadar oldum, sonra kendim kadar oldum. Dolayısıyla o duyguları da biliyorum. Ona bir cevap veremiyorum ama giderken hele son Burak daha şık gidebilirdi. Bana geldi, yurt dışında gidersem diye izin istedi. Memnun oluruz dedik. Gönülden öyle izin verdim ama bu öyle değilmiş. Bir takım planlarla diğer tarafa gitti. Hayırlı olsun. Türkçe’de çok güzel bir laf vardır; keser döner sap döner, bu hesap bir gün döner. Ama yarın biri daha gelse bana, meşhur olsa dese ki Başkanım ben yıl sonu Trabzon’da kalmak istemiyorum ama yurt dışına gideceğim dese ben ona bu filmi çok görmüştüm demem. Saygı duyarım fikrine, inanırım. İnanmak mecburiyetindeyim. O ilişkiler içinde ben başkanlık yapıyorum. Yoksa hergün herkesi gözetleme, bu ne düşünüyor, beyninin arkasında ne var. Öyle bir tüccar değilim. Olmak da istemem. ”

ŞENOL GÜNEŞ’İN ENERJİSİ

“Benim konuşmalarım ona enerji verdi. Şenol Hoca bizim gibi biri. Trabzon doğumlu, Trabzonsporlu. Trabzonsporlu belli bir kalifikasyona gelmiş 2-2 hocadan biri. 10 tane yok bunlar. Kendi şehrinin takımı. Onun da benim kadar mesuliyetleri olmalı. Benim için de zor oluyor bu görevi uzun yıllar yapmak. Mesela çok sevimli bir Sadri’yken sevimsiz bir Sadri haline de gelebiliyorsunuz İstanbul’da. Ama kulübümüz için bunları yapmaya mecburuz. Şenol Hoca da herhalde bu duygulardan, bu olaylardan sonra kalmak istedi. Şimdi beraber çalışıyoruz. Hayırlısı olur”

ŞAMPİYONLAR LİGİ BEKLENTİSİ

“Şampiyonlar Ligi’nde 2 tane ön eleme oynayacaktık. Biz bir taneyle şimdi gruplara kalacağız. Onun parasal tarafı daha yüksek ama iki takım kalırsa ikiye bölünüyor. Biz geçen sene tektik. Zannediyorlar ki hep o para. Tesadüf Bursa’yla biz üst üste geldi. Hep tek takım oldu o paraları aldık. Şimdi iki takım olunca ikiye bölünüyor. Aşağı yukarı bu da UEFA paralarına falan yaklaşıyor. Bunda da çok kaybımız olmaz. Bizim Şampiyonlar Ligi’ne gitme arzumuz başka bir yöndendi. Bir şeylerin tesciliydi. Halen de UEFA’da devam ediyor. Disiplin Kurlu’nun verdiği bir karar yok. O kararı bekliyoruz. Biz bu arada ona göre hazırlıklarımızı yapıyoruz. Hem CAS’a hem Futbol Federasyonu’na hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne müracaat için hukuki yönden ciddi hazırlık içindeyiz. Bu da bitmeye başladı, sonuçları bekliyoruz. Yani beyaz sayfa hep açalım itirazımız yok ama bu işleri kapatalım yok. Yani ben olduğum ve arkadaşlarım olduğu sürece. Benden sonra birileri gelir kapatır onu bilemem”

FATİH TEKKE GÜNDEMİ

“Bu konunun benle ilgisi yok. Son imza benim. Benle görüşmek lazım. Yok öyle bir şey. Bana öyle bir talep yok. Benim vereceğim bir cevap yok. Bir de niye olduğunu çözemiyorum. Böyle soruyorlar da ne yapacağız? Yani ben onla hiç çalışmadım ama takımda ne yapacağız Fatih’i?

RAKİPLERİN TAKVİYELERİ

“Galatasaray iyi. Şampiyonlar Ligi’nde oynayacak. Fener’in moral motivasyonu geçen sene gibi olabilir mi zannetmiyorum. Beşiktaş’ın durumu zor ama koca Beşiktaş’tır. Sahaya çıkarken giydiğin forma çok önemlidir. Beşiktaş’ta Beşiktaş sonuçta o yüzden düştü demek yanlış. Kasımpaşa öne çıkıyor ama bir takım yarışma içerisinde olabilmesi için yıllarca konumunu muhafaza etmeli. Mesela 10 sene 1-2-3 arasında olursan ondan sonra seni böyle hafif dinlemeye başlarlar. 20 Sene tekrar kalırsan işte yavaş yavaş. İstanbulspor bir sene dünyanın en meşhur hocalarından birini getirdi. Transferler yaptı. Ama olmuyor. Transfer sadece bacaklardan biri. Çok etken var o işte. Hoca, taraftar, stad, hava. Trabzonspor’un şimdiki haline gelene kadar yaşadıklarına bakıyoruz. Yine de dövüşüyoruz. Örneğin NTV 3 tane takımın kamp programlarını yayınlıyor 4 tane büyük takımın yayınlanmıyor. Bana pek isim verme diyorlar ama ben veriyorum. 

 

TAKIMIN DURUMU

“Takımı çok iyi görüyorum. Geçen sene kiraya verdiğimiz Sapara’yı çok beğeniyorum. Soner’le Yasin çok iyi. Colman zaten belli. Kaleciler çok iyi. Onur gördüğüm kadarıyla eski havasını bulmuş"