Yine bir deplasmandan eli boş dönen Trabzonspor’un bu sanırım 28’ci kayı puanı olarak kayıtlara geçti!


Karşılaşmaya her iki ekipte kontrollü başladı. İlk beş dakika Trabzonspor ismi ile rakip üzerinde ılık bir Ankara akşamı rüzgarı etkisi bıraksa da, işin gerçeği Gençlerbirliği rakibin isminden ziyade oynadığı oyundan ürkmemeye başladı ve bana göre oyunun kontrolünü eline aldı.

Öyle ki, Doğa çıkıp eksik kaldığı anlarda bile bu eksikliğini rakibine hissettirmeyen bir Gençlerbirliği oyun performansını görmemek futbolun doğasına aykırı olsa gerek düşünüyorum.

Trabzonspor yine alması gerekli üç puanı alamayarak, deplasmanlardaki ürkek ve bu ürkeklikten mütevelli her türlü üretkenlikten uzak futbolunu sürdürdü.
Ligin boyunun kısaldığı şu zaman dilimlerinde bu deplasmandaki silik oyun yapısından takımın bir türlü kotarılamamasının nedenini anlayabilmiş doğrusu…

Doğrudur, eksikliklerin takım armonisindeki olumsuzlukları had safhaya çıktığı bir haftada yine de Trabzonspor bugün şanına yakışır bir galibiyeti Ankaralı sevenlerine armağan edebilirdi.

M.Yatabare ve W.Macit açıkçası bugün beni yanıltan isimlerin başında geldi.
Diğerleri zaten bizi yanıltmayan performanslarıyla kendilerince ellerinden geleni yaptılar.
Yusuf diyorum, madem oynayacak düzeyde(?) neden yedek bekliyor diye bir soru aklımı kurcalıyor.

Bu sene öyle ya da böyle tükendi tükeniyor!
Avrupa yollarında bu kadar deplasmanda sekteye uğramak, Edirne den öteyi düşünen bir Trabzonspor ile örtüşmüyor açıkçası, lakin diğer iki rakibinin puansal  aksiyonlarıda Trabzonspor’u aratmaz nitelikte…

Sonuç itibariyle şöyle uçuk bir futbol fantazisi kuruyor ve diyorum ki; bu güzel Ankara gününde Trabzonspor Gençlerbirliği karşısına Dünya Şampiyonu Erdoğdu Lisesinin şampiyon kadrosuyla çıksaydı acep sonuç nice olurdu?

Bu güzel vesile ile dünyaya futbol dersi veren gençlerimizin alınlarından öpüyor ve Trabzonspor’un bu ülkedeki futbola dair en tarihi misyonunundan bir an bile taviz vermediğini herkesin görmüş olmasının da en az bu şampiyonluk kadar elzem olduğu kanısındayız…