SAMSUN (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, "Kadın cinayetleri, ülkemizin kanayan en büyük yaralarından birisi. Son 12 yılda 3 bin 500 kadın cinayetlere kurban gitti. Cinsiyetçi, ayrımcı nefret dili, bu cinayetlerin en büyük sorumlusudur." dedi.

Öztrak, partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Samsun'da Arzu Aygün'ün öldürülmesiyle ilgili çok acı bir haberle sarsıldıklarını söyledi.

İki çocuk annesi Arzu Aygün'ün hunhar bir cinayete kurban gittiğini öğrendiklerini ve çok üzüldüklerini dile getiren Öztrak, "Artık sözün bittiği yerdeyiz. Artık kınamak, ayıplamak, üzülmek yetmiyor. Kadın cinayetleri, ülkemizin kanayan en büyük yaralarından birisi. Son 12 yılda 3 bin 500 kadın cinayetlere kurban gitti. Cinsiyetçi, ayrımcı nefret dili, bu cinayetlerin en büyük sorumlusudur. Ülkeyi yönetenlerin de kadına bakışları sorunlu. Kadını vitrin mankeni gören bir zihniyete sahipler. Bu zihniyet, altına imza attığı, kadına, çocuğa yönelik her çeşit şiddeti engellemeyi amaçlayan İstanbul Sözleşmesi'ni bile bugün tartışmaya açabiliyor. Cumhuriyet Halk Partisi olarak kadına yönelik şiddeti, kadın cinayetlerini önleyecek etkili uygulamaları amasız, fakatsız görmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Konuşmasında, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni eleştiren Öztrak, şöyle devam etti:

"Ucube tek adam vesayet rejimi elinde devlet krizi yaşıyoruz. Devlette liyakat bitti. Saraya sadakat başladı. Milletin ödediği vergilerle maaşını alan devlet memurları, AK Parti teşkilatı mensupları gibi çalışmaya başladı. Bu ucube vesayet rejimiyle devletin sınırları nerede bitiyor, partinin sınırları nerede başlıyor, birbirine karıştı. En son AK Parti Genel Başkanı, partisinin grup toplantısında çıktı, devleti parti devleti haline getiren, ülkeyi koyu bir vesayet altına alan bu ucube rejimin parti militanı haline getirdiği memurlara 'militan' dediği için Genel Başkanımız hakkında dava açma talimatı verdi. Nereden? AK Parti Grubu kürsüsünden, AK Parti Genel Başkanı olarak. Hangi sıfatla? Cumhurbaşkanı sıfatıyla."

- "Kanun ve kuralın olduğu yerde keyfi kararlar alınmaz"

Eski CHP Milletvekili Berhan Şimşek'e İçişleri Bakanlığının suç duyurusu dilekçesini basın mensuplarına gösteren Öztrak, "Atama İçişleri Bakanı'nın talimatıyla bu dilekçenin matbu hale getirilip AK Parti Genel Başkanı'nın meclis grubu kürsüsünden verdiği talimatın yerine getirilmesi için devletin vali ve kaymakamlarına gönderildiğini duyuyoruz. Bu talimatın anlamı açık; kim devlet memuru, kim kendilerinin kapı kulu görmek istiyorlar. Dava açarsan bendensin, dava açmazsan soruşturma yersin. Samsun'dan uyarıyorum. Devlet kadrolarını parti militanı haline getirmek bu millete, bu güzelim ülkeye yapılacak en büyük ihanettir. Kanun ve kuralın olduğu yerde keyfi kararlar alınmaz. Tek bir kişinin iki dudağına bakılmaz." diye konuştu.

Samsun Büyükşehir Belediyesindeki yolsuzluk iddiasının araştırılmasını isteyen Öztrak, şunları kaydetti:

"Atakum Belediyemizin hizmet binalarına AK Parti döneminden kalan borçlar nedeniyle haciz geldi. AK Parti elindeyken yapılmayan hacizler şimdi yapılıyor. Neden? Cumhuriyet Halk Partili belediye hizmet vermesin. Bunu Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de, tüm CHP'li belediyelere yapıyorlar. Neden millete hizmeti engellemeye çalışıyorlar? Çünkü bizim belediyelerimiz onlardan iyi çalışıyor.

Samsun Büyükşehirde görevli bir daire başkanı, rüşvet ve irtikap soruşturması kapsamında tutuklandı. Bu daire başkanının evinde ve iş yerinde yapılan aramalarda koca bir servet çıktı. Elbette suçun şahsiliği ilkesi var ama bu olayda şunu sormak da bize düşüyor. Bizim Yalova Belediye Başkanımız altında çalışan memurların yolsuzluğunu fark edip suç duyurusunda bulunmasına rağmen görevinden uzaklaştırıldı. İçişleri Bakanı geçen yıl Yalova Belediyesine müfettiş yağdırdı? Peki aynı İçişleri Bakanı bugün Samsun Büyükşehir Belediyesine rüşvet ve irtikap olayını incelemek üzere müfettiş gönderdi mi, göndermedi mi? Bu belediye CHP'de olsaydı müfettiş gönderir miydi, göndermez miydi? Samsun Büyükşehir Belediyesinde rüşvet ve irtikap soruşturması genişletilecek mi? Yoksa üstü kapatılacak mı? Bu soruların cevabını bekliyoruz."

Türkiye'nin dünyanın en yüksek politika faizine sahip 10 ülkesinden birisi olduğunu savunan Öztrak, "Erdoğan, 'Yüksek faize karşıyım' diyor ama atadığı yeni Merkez Bankası Başkanı çaresiz, 'Faizler uzun süre yüksek kalacak' diyor. Kasada döviz bırakmayıp milleti tefeci faizine mahkum eden bakan ve memurlardan ne zaman hesap sorulacak? Olan dar gelirliye, fakir fukaraya oluyor." ifadelerini kullandı.

Faik Öztrak, Haziran 2018’den bugüne mutfaklardaki enflasyonun yüzde 50’ye dayandığını öne sürerek, "O da TÜİK'in makyajlı rakamlarıyla. Dünyada aynı dönemdeki gıda enflasyonu ise yüzde 11. Bizdeki mutfak enflasyonu, dünyadakini beşe katlamış. 19 yıldır bu memleketin soğan, patates sorununu çözemediler. 2019’da soğan ve patates fiyatları, arz yetersizliği ve hastalık nedeniyle yükselince, tüccarların, depocuların yemediği hakaret kalmadı. Depoları basıldı, terörist ilan edildiler." diye konuştu.

Tarımda üretim planlaması yapılması gerektiğini anlatan Öztrak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tarımda üretim planlaması yapmadan, çiftçiye destekler zamanında ve tam vermeden, girdi maliyetlerini düşürecek tedbirleri almadan sofradaki yangın sönmez. Şu anda Türkiye'de büyük bir gübre krizi var. Tam toprağa gübre atma dönemindeyiz. Geçen yıl bu zamanlar taban gübresinin tonu 1700 liraydı. Bugün 2 bin 600 lira. Üre gübresinin tonu 1650 liraydı. Bugün aynı gübre 3 bin lira. Dap gübresinin tonu 1850 liraydı. Bugün 3 bin 450 lira ama ülkeyi yönetenlerin gıkı çıkmıyor. Tarlası, traktörü haczedilen çiftçiler, 2 Şubat'ta beşinci kez Ankara’ya gelecek. Çiftçinin, üreticinin dertlerinin devlet katında sahibi yok."

Koronavirüs (Kovid-19) salgınına da değinen ve Türkiye'ye ocak ayına kadar 40 milyon doz aşı gelmesi gerektiğini belirten Öztrak, "Ocak ayı artık bitiyor. Bu sabah gelenlerle beraber 12 milyon doz aşı geldi. Tamamı da Çin'den. Güya bu ay sonuna kadar 1,5 milyon doz Alman aşısı gelecekti. Salgın konusunda olduğu gibi aşı tedarikinde de karartma uygulanıyor. Yalnızca aşıların tedarikinde değil, aşılamanın kendisinde de geç kalıyoruz. Aşıları bizden çok daha hızlı yapan ülkeler var. Bizde ise dün itibarıyla nüfusumuzun yüzde 2'si aşılandı." dedi.

Toplantıya CHP Samsun Milletvekilleri Neslihan Hancıoğlu ve Kemal Zeybek, CHP Samsun İl Başkanı Fatih Türkel de katıldı.



Kaynak: aa