Özellikle bizim futbol ikliminde en geçerli seçenektir, “ baktın olmuyor, türlü ayak oyunlarıyla ‘ istediğine ulaşabilmek..

Tıpkı bu akşam ki Başakşehir maçında, hakem triosunun Trabzonspor’a karşı, sahada sanki birilerinden direktif almışçasına, ince ince dokunuşlarla Trabzonspor’un ayağına çelme takmak için didinip durması gibi..

Hele ki, Siopis’in pozisyonundaki rakibin dokunuşu dünyanın neresinde olursa olsun penaltı diye çalınır, lakin söz konusu Trabzonspor olunca üzerinde durulmaz bile..

Öyle ki, hakem velev ki görmedi yada görmek istemedi, adı VAR olup ta, suya sabuna dokunmayan arkadaşların varlıklarından yine şüpheye düştük, hakemi uyarmadıklarından ötürü bir kere daha   taraflı tarafsız futbolseverler olarak..

Hattı zatında  bu pozisyona kadar, Trabzonspor’un hızını kesmek için sürekli rakibin lehine verdiği kararlar ile hakem niyet ve temennisini o kadar açık etti ki, baktı olmuyor, en basit taç atışlarından bile rakip lehine medet umdu durdu..

Hülasa..

İki topu direkten dönen, muhteşem seyircisi önünde adeta kapalı gişe oynayan Trabzonspor bu istek ve oyun şevki ile İstanbul’un futbol baronlarının oyununu da, onların sahadaki uydusu hakemleri de yenip mutlaka o mutlu sona ulaşacaktır..

İki stoperinden yoksun olarak bu kritik maçta Hüseyin ve Denswill ’in beklenilenin aksine ufak tefek bir kaç  pozisyon hatasına rağmen sırıtmamaları da bu akşamın futbol adına Trabzonspor’un kazanımlarından biriydi..

İlk yarı sonunda son yılların en lezzetli yarışlarından birinde, ligi  zirvede açık ara önde  tamamlayan Abdullah Avcı ve öğrencilerini tebrik ederim..

İş bu minvalde, bu kadar devasa puan farkına rağmen, hiç bir şeyin garanti olmadığını, daha ortada elde edilmiş  bir başarının ( şampiyonluk anlamında ) henüz elde edilmediğinden hareketle, eksiklerin çok detaylı incelenerek, gerekli önlemlerin alınarak ikinci yarı, özellikle bu akşam görüldüğü üzere, masa başı oyunların sahneletileceği ihtimali gerçeğini de göz ardı etmeden, gerekli tüm önlemlerin alınması elzemdir.

Sonuç olarak; saha içine bakarak yazımı sonlandırırken; her şeyden bağımsız, seyir zevki güzel bir futbol şöleni izlediğimizi belirtmek isterim...

Tam bir taktik mücadeleye sahne olan bu harika mücadeleyi bozan ise “ VAR “ hakemleri ve onlarla ortak hareket eden Halil Umut Meler idi..

Bu gece Trabzonspor’a bir tezgah kurulmuş ve bir anlamda başarılı olmuşlardır.

Oysa, bıraksalardı ya Trabzonspor yada Başakşehir kazanaydı!..

Korkmasınlar, Trabzon’da adil şartlarda oynanan oyun kimin kazandığına bakılmaksızın alkışlanır..

DİKKAT!..

Son tahlilde “ Galiptir Bu Yolda Mağlup “ misali, Trabzonspor’a karşı saha içi kadar masa başı teşriki mesailerin ikinci yarı artarak sahneleceği aşikardır..

Dipnot: Belirtmeden geçmek olmaz, seyirci son yılların en muhteşem görsellik abidesiydi..

Hasan Akbaş

Haberts.com