HaberTS- Haber Servisi- Dünya geçmiş zaman olarak tahmini 5 milyar yıllık bir gezgen; dünyanın oluşumu bir günde ortaya çıkmamış, uzun bir sürece yayılmıştır. Dünya var olduktan sonrada üzerinde birçok büyük olay yaşanmıştır; bu olaylar içinde en bilinenlerden bir tanesi de buzul devridir. Buzul devrinde o kadar büyük bir soğuk yaşanmış ki dünyanın çoğu alanı buzullarla kaplanmıştır; bu buzulların bir kısmını hala görebiliyoruz ama bizden sonraki nesil görebilecek mi onu bilmiyoruz. Yıllardır hepimiz haberlerde ve ya gazetelerde küresel ısınma cümlesini duymuşuzdur; çoğumuzda bununla alakalı araştırmalar yapmışızdır ama o kadar. Duyarlılığımız orada bitivermiştir; dünya için biz de dâhil ne yaptık diye sorduğumuzda hiç bir şey olarak cevap veririz. Şimdilerde bir virüs çıktı ve dünyanın kıymetini biraz olsun anladık ama bu yetmeyecek ve son olmayacak. İşte detaylar
Buzullar erimeye başladı; virüsler çıkıyor
Yapılan araştırmalar bizlere gösteriyor ki; buzul çağında dünya pekte temiz ve güllük gülistanlık bir yer değildi; o zamanda hastalıklar vardı ki o hastalıkların hepsi buzulların içinde kaldı. Hepinizin bildiği gibi buzulların içinde bulunan hastalıklar donar ama ölmez; sıcakların etkisi ile birlikte buzullar çözülmeye başlıyor ve bu hastalıklar yeniden ortaya çıkacaktır. Korona virüs son hastalık olacak diye düşünenlerin hepsi bir hayal peşinde koşanlardır; bu ne ilk olacak ne de son ki inşa oğlu böyle devam ettiği sürece her şey yeni başlıyor olabilir.
Bir sabah uyandığımızda geç olacak
Bu sözü söylerken hiç tereddüt etmeden konuşabiliyoruz; bir sabah çok geç olacak. Dünya sadece insanlara ait bir yer olmamasına rağmen biz onu sadece bizim gibi kullandık ama bu bizim için yaşanacak sonun bir habercisi olacak. Her yerde yangınlar kesilen ağaçlar, öldürülen canlılar, dünya bizden hesap soracaktır. Bu hesapta ya hastalık ya virüs ismi bu şekilde olsa bile bunun gerçek adı doğanın insandan intikamı olarak değiştirilmelidir. Şu an her şey için geç değilken önlemler alınmalı ve insanoğlu kendine çeki düzen vermeli diye düşünüyoruz ama bunu yapmayacağımızı da biliyoruz. Gelecek bize neler gösterecek, biz insanlar ne zaman pişman olacağız hep birlikte yaşayarak göreceğiz.
