Eskişehir’de yapımı devam eden zaytinyağı fabrikası, yeterli desteğin verilememesi üzerine kapanma noktasına geldi.

İş adamı Rıdvan Can, Türkiye genelinde yaptığı çalışmalar sonucu en az asit oranına sahip zeytinlerin Eskişehir’in Sarıcakaya ilçesinde yetiştiği belirledi. Bunun üzerine ilçeye gelen Rıdvan Can, devletten aldığı desteklerle fabrikayı kurmak için çalışmalara başladı. Fabrikanın kaba inşaatı tamamlanırken, içerisinde yer alacak tüm makineler üretime hazır hale getirildi. Fabrikanın üretime geçmesi için az bir desteğe ihtiyacı varken, iş adamı Rıdvan Can gelinen noktada destek alamadığını söyledi. Verilen sözlere güvenerek sermayesini fabrikaya yatırdığını aktaran Can, 3 milyonluk yatırımın durma noktasına geldiğini ifade etti. Eskişehir’in ileri gelenlerinden de herhangi bir desteğin olmadığını kaydeden Can, Nefes Kredisi’ne başvurduğunu ve devletin vereceği KDV ödeneğini beklediğini bahsetti.

"300 bin liraya yakın KDV alacağım gözüküyor"

Yatırıma devam edebilmek için verilen sözlerin yerine getirilmesini isteyen İş Adamı Rıdvan Can, fabrikanın üretime başlamadan kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını dile getirdi. Fabrikanın tamamlanmasıyla bölgeye başka yatırımlar da yapacağını söyleyen Can, "Türkiye genelinde araştırdım ve en kaliteli zeytinyağının bu bölgede olduğunu öğrendim. İznik’ten aldığım taş değirmenlerle az bir üretime başladım ve sonucu gördüm. Bir yatırıma yöneldim fakat bölgedeki tüm ürünleri de kapsamak istedik. Sadece zeytinyağı ile kalmayıp; domates, salata, nar suyu, üzüm suyu gibi ürünleri yapabilmek için bütün fabrikaya ona göre dizayn ettik. Şu anda yatırıma devam edemiyorum. Yatırım belli bir noktada kaldı. Yatırıma devam edemememin tek sebebi şu; devletten destek aldım, destek KDV’si içeride kaldı. 300 bin liraya yakın KDV alacağım gözüküyor. Bu elimde olmadığı için boşa bir yatırım gibi görüyorum. Ama şu anda yürümem için de tam sezon zamanı diyebilirim. Yürümem için bazı eksikliklerim var, onları tamamlamam lazım. Bu güzel yatırımı bölgeye kazandırmak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Biraz zor yürüyeceğim gibi geliyor ama mücadeleyi bırakmıyorum" dedi.

"Buraya ben 3 milyon liraya yakın yatırım yaptım"

Fabrikanın tamamlanmasının ardından Sarıcakaya ilçesine yeni yatırımlar yapacağını kaydeden Can, "Buraya ben 3 milyon liraya yakın yatırım yaptım ve daha da yapmam gereken projelerim var. Turizmciliğe yönelik, doğal yaşam evlerine yönelik projelerimiz var. Sıcak su ruhsatı aldım bölgeye, bölgede sıcak su da var ama ön adım olarak yürüyemiyorum. Zeytinyağı konusuna dönersek, dünya bu zeytini çok iyi biliyor, hatta bizden satın alıp markalaştırıp bize geri satıyor. Biz neden markayla yürüyemeyelim? Biz neden markamızı tanıtamayalım? Bu biz niye markalaştırıp pazarlamayalım? Ben burada paketlemesinden tut, markasına kadar hepsini yaptım, ama arkamda yanı başımda biraz daha büyüklerim olsa; bunu tanıtabilsek güzel bir şey olacak. Ben tek başıma tanıtımında yeterli olamıyorum. Ben bazı şeyleri insanların gözüne sokmak için elimden geleni yapıyorum. ’Bakın çiftçi kardeşlerim, şundan kazanamadıysan gelin bunu yapalım, gelin grup olalım, gelin kooperatifleşelim’ diyorum. Vatandaş, ’Yok diyor, sen kazanacaksın.’ Sadece ben niye kazanayım? Hep birlikte kazanacağız. Sen tarlada domatesini çapalayacağına, Sakarya nehrine dökeceğine, ver bana ben domates suyu yapayım, salça yapayım, kurutmasını yapayım, bu tür projelerimiz var" diye konuştu.

"Yeni verilen Nefes Kredilerinden faydalanabilirsek bize öncü olurlar"

Şirketin üretime geçmediği için ve gelirinin olmadığı için destek bulmakta zorlandığını aktaran Can, "Ben şu anda Aydın’da fabrika kuruyorum. İtalyanlar kuruyor da, ben bütün teknik ekipmanlarını yapıyorum. Bizim bölgemizde neden olmasın? İlla yabancıların mı girmesi gerekiyor? Geçen sene Sanayi Odası’ndan Nefes Kredisi’ne başvurdum. Başvuru onaylandı, ama şirket çalışmadığı için, faal olmadığı için ’Sen bunu ödeyemezsin’ diyerek vermediler. Adı üstünde Nefes Kredisi ve 6 ay ödemesi yok. 6 ay müsaade et, ben bir iş adamıyım ya gayrimenkulümü satarım ya fabrikamı satarım ve ben bunu ödemekle yükümlüyüm. Benim ayakta durmam için bana bunu vermeliler ama vermediler. Ben de SSK borcu yoktur, vergi borcu yoktur ve her şeyimi götürdüm. Şirket aktif olmadığından dolayı vermediler. Şirketim zaten yeni kurulmuş, benim kalkınmaya ihtiyacım var. Ürün zamanı değildi ki, zeytin zamanı değildi, domates zamanı değildi. Yeni verilen Nefes Kredilerinden faydalanabilirsek bize öncü olurlar" şeklinde konuştu.

"Bütün sermayemi harcadım ama verilen sözler yerine getirilmedi"

Bütün yaşananlara rağmen mücadelesine devam edeceğini kaydeden İş Adamı Rıdvan Can, "İşin doğrusu ben nereye gitsem bize destek vereceklerini söylediler. O desteklerin ben üzerine koyarak bir şeyler yapmaya çalıştım. Bütün sermayemi harcadım ama verilen sözler yerine getirilmedi. Eğer getirilseydi biz daha güzel şeyler yapacaktık. Yine yapacağız, biz durmayacağız. Ben cebime parayı koydum bu kadarı bana yeter deme lüksümüz yok. Biz yürüyeceğiz eğer Cenab-ı Allah bize o şeyi verdiyse biz bunu yapacağız durmak yok. Bir iş adamı, çalışan durmamalı. Ben bunu genç oğluma yapmak istiyorum ama bu çocuk destek alamadığını görüp korkup kaçarsa biz gençleri bir daha buralara getiremeyiz. Sayın büyüklerim bunları lütfen duysun bize destek çıksınlar" ifadelerini kullandı.
Kaynak: iha