İSTANBUL (AA) - Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birliği (PANKOBİRLİK) Genel Başkanı Recep Konuk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yaptığı açıklamada, "Bu sene de geçen seneki gibi bütün evler bayram mekanı olacak, bayram meydanı olacak, bayram coşkusu ve heyecanı evlerimizde yaşanacak. Bayram coşkusunu meydanlarda ve alanlarda yaşayamamış olmak bayram coşkumuzu ve heyecanımızı eksiltmeyecek." ifadelerini kullandı.

Konuk, açıklamasında, Meclis'in açılışının 101'inci yıl dönümünü bu sene de meydanlarda ve tören alanlarında omuz omuza coşkuyla kutlayamadıklarını, bu 23 Nisan'da meydanların, tören alanlarının, bayramların buluşma mekanlarının salgın nedeniyle çocukların neşeyle yükselen sesleri ve heyecanlarından üst üste ikinci kez mahrum kalacağını belirtti.

Konuk, şunları kaydetti:

"Bu sene de geçen seneki gibi bütün evler bayram mekanı olacak, bayram meydanı olacak, bayram coşkusu ve heyecanı evlerimizde yaşanacak. Bayram coşkusunu meydanlarda ve alanlarda yaşayamamış olmak bayram coşkumuzu ve heyecanımızı eksiltmeyecek. Omuz omuza olamamanın mahzunluğuyla kutladığımız bu bayramda da asırlık emanetin bugünkü nesillere yüklediği mesuliyet bir kez daha hatırlanacak, dünün ve bugünün muhasebesinden çıkardığımız derslerle çocuklarımızın yarınlarını şekillendirecek adımlar atılacak. Çünkü hem bu yıl dönümüne vesile olan tarihi hadisenin, yani Meclis eliyle egemenliğin millet asliyetine tevdisinin hem de bu bayramın emanet edildiği çocuklarımıza daha güçlü, daha itibarlı, daha müreffeh bir Türkiye'yi hazırlamanın önemini biliyoruz.

Bundan bir asır önce bugün toplanan Büyük Millet Meclisi'mizin ortaya koyduğu irade, bağımsız ve hür yaşama kararlılığı, hedefi ise istiklal-i tamdı. O gün mücadele ettiğimiz işgalcilerdi, vatan topraklarına göz dikenlerdi. O gün o mücadeleden bir olarak, birlik olarak, dayanışmayla yoklukları da, düşmanları da yenerek zaferle çıktık. Bugün askeri cephe tehdit olmaktan çıktı ancak açık, örtülü başka cepheler açıldı. Ekonomiden kültüre, ticaretten sanayiye hücumların istiklalimize ve istikbalimize kast eden saldırıların şekli değişti. Bu bayramı ithaf ettiğimiz çocuklarımızın egemen, müreffeh ve güçlü bir Türkiye'de gelecekte de huzur içinde yaşayabilmesi için görünen tehditlere tedbir almak kadar artık örtülü ve görünmeyen tehditlere de tedbir geliştirmek zorundayız. Pandemi nedeniyle çocuklarımızın kaybettikleri zamanı, ülkemizin kaybettiği zamanı telafi etmek, gelecek nesillere yük devretmemek için bugünden salgın sonrasına hazırlanmak zorundayız. Nasıl? Tıpkı 101 yıl önceki gibi bir olarak, birlik olarak, dayanışmamıza zeval vermeyerek, birbirimizi muhafaza ederek ve en çok da akıl ve gönül birliği yaparak, yapabildiklerimizin normal zamanlara göre bir fazlasını yaparak... Bu iklimin oluşmasında ve muhafazasında en büyük mesuliyet şüphesiz 101 yıl önceki gibi meclisimizindir. O Meclis ki milyonlarca evladını onlarca cephede şehit vermiş, ülkenin yoklukla da sınandığı bir dönemde koca bir milleti bir ülkü etrafında tekrar bir araya getirip düşmanı da, yokluğu da yenmiş bir Meclis'tir. O irade ve kararlılığı ortaya koymuş Meclis, bugünkü zorlukları aşmak için de en büyük dayanağımızdır. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 'TBMM'nin bütün programlarının umdesi şu iki esastır; İstiklal-i tam, bila kayd-ü şart hakimiyet-i milliye' sözleri ile tarif ettiği Meclis, o iki vazgeçilmezini istikbalin teminatı çocuklarına armağan etmiştir. İstiklalin de, egemenliğin de sahipleri çocuklarımızdır. Onların bu vazgeçilmezlerden hangisini ne kadar emanet alacakları ve onların çocuklarının o coşkuları ne kadar yaşayabilecekleri ise bugün bizim mesuliyetimizdedir. Bizim yaptıklarımız ve yapacaklarımız o emanetin ne kadarını asli sahiplerine yani çocuklarımıza teslim edeceğimizi belirleyecektir."


- "Diplomasideki, finanstaki gücünüz kadar tarımsal üretimdeki, gıda üretimindeki gücünüz de hayati önemde"


Recep Konuk, Meclis'in açılışının kutlandığı bugünlerin içinde bulunulan şartların gelecek nesillerin yaşayacağı koşulları belirleyecek zorunlu ödevleri bir kez daha hatırlattığını aktararak, "Bugünün küresel dünyasında siyasi egemenlik tek başına yetmemektedir. Askeri güç kadar başka alanlarda da güçlü olmak milletler için hayati önemdedir. Mesela asker sayınız, kışlalarınız, askeri tesisleriniz kadar sağlık ordunuzun sayısı ve niteliği, hastane sayınız, donanımınız ile milli ilaç sanayiniz de can güvenliğiniz için askeri güvenlik kadar önemlidir. Mesela, diplomasideki, finanstaki gücünüz kadar tarımsal üretimdeki, gıda üretimindeki gücünüz de hayati önemdedir." ifadelerini kullandı.

Konuk, kendi mesuliyetinin farkında olan, gıda güvenliğinin, askeri güvenlik kadar hayati önemde olduğunu bilen ve kendi payına düşeni eksiksiz yapma gayretindeki Türk çiftçisinin; kazanılan istiklalin ve kurulan Cumhuriyetin kıymetini asla unutmadan, üreterek ve vatan topraklarını sahiplenerek egemenliği taçlandırma ve çocukların istikbalini garanti altına alma gayretinin yanı sıra bu sene tıpkı bir önceki sene gibi salgının Türkiye'nin gıda güvenliği için oluşturabileceği riskleri de bertaraf etme azminde olduğunu vurguladı.

Konuk, şu değerlendirmede bulundu:

"Ulusal Egemenlik Bayramı'nı istikbalimizin garantisi çocuklarımıza emanet eden bir milletin fertleri olarak, bugünümüzü çocuklarımızdan emanet aldığımızın bilincindeyiz. İstikbalimizin garantisi çocuklarımızın gelecekte kimseye muhtaç olmadan, tasasız, endişesiz, hür ve mutlu yaşayacakları bir vatan ve her 23 Nisan'da mutluluk ve heyecanlarını coşku ile yaşayabilmeleri için siyasi egemenliğin ekonomik bağımsızlıkla taçlandırılması gerektiğine inanıyoruz. Bu inançla istiklal ve ulusal egemenlik mücadelemizin önderi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle yad ediyoruz. Bundan 101 yıl önce hayır dualarıyla açılan ve Türk milletinin tarihinde yeni bir dönem başlatan Millet Meclisi'mizin açılışının yıl dönümünü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutluyor, çocuklarımızın sevinç, mutluluk ve heyecanını, ilelebet yaşanması ve yaşatılması dileğiyle paylaşıyor, salgınla verdiğimiz mücadeleden bir an önce milletimizin sağlığını muhafaza ederek çıkmamızı ve karşılayacağımız milli ve dini bayramları, omuz omuza ve bir arada coşku ile kutlamayı diliyorum."



Kaynak: aa