İnsanlar yapıları ve yaratılışları gereğince meraklı varlıklardır. İnsanlık tarihi boyunca insanlar etrafını gözlemlemiş, merak etmiş, sorgulamış ve üretmiştir. Dağlar, taşlar, denizler, doğa olayları vb. insanlığın ilgisini çekmiş ve bu ilgi gitgide onları Dünya'yı tanımaya itmiştir. Bir de tabi her zaman için Dünya'nın dışında kalan doğa olayları dikkatlerini çekmiştir. Ay ve yıldızlar her zaman için merak konusu olmuş ve insanlar bunları keşfetmek için türlü yollar denemişlerdir. Astrolojiye duyulan bu ilgi eski zamanlar için üst zümrenin merak konusu olmuştur. Milat öncesi devirlerde özellikle Asya ülkeleri astroloji konusunda fazlaca ilerlemiş durumdaydı.

Kralın Tanrı kabul edildiği zamanlarda krallar kusursuzluğunu ve Tanrılığını halkına ispatlamak için sıkça doğa olaylarını kullanmıştır. Depremler, seller, volkanik patlamalar buna örnektir. Bazılarıysa astrolojiyi kullanmıştır ve bu en büyüleyicisi olmuştur. Güneş tutulması, Ay tutulması gibi doğa olaylarını sanki kendileri yapıyormuşçasına göstererek halkın ilgisini ve sadakatini tamamen üzerlerinde toplamışlardır. Astroloji ilk olarak bu şekilde güç kazanmıştır. Yabancı ülkelerde durum böyleyken ülkemizde de Astrolojinin kendisini Tanrı olarak kabul etme durumu vardı. Buna gök tanrı dini deniyordu.

Burçlar

Zaman ve teknoloji ilerledikçe ülkemizde ve Dünya'da birçok astroloji meraklısı bu sır perdesini araştırmalarıyla araladı. Ancak halkın güveninin yıkılmasıyla beraber Asya ülkeleri yerine konunun en ilgilileri Türkler olmuştur. İbrahim Hakkı hazretleri gibi pek çok ilim sahibi insan bu konu ile ilgilenmiştir. Ve bu sayede burçlar keşfedilmiştir. Burçlar doğum tarihine göre insanları klasmanlara ayırmış ve aynı burcu paylaşan insanların benzer karakteristik veya fiziksel özellikleri olduğuna inanılmıştır. Burçlara genellikle hayvan isimleri verilmiştir. Hayvan ismi taşıyan burçlar; balık, akrep, boğa, koç, aslan, yengeç ve oğlaktır. Diğerleri ise; yay, terazi, ikizler, kova ve başaktır. Ülkemizde içinde olmak üzere pek çok ülke 12 burcu ve yükselen burçları kabul etmiştir. Ancak Çinlilerin kendilerine ait burçları vardır.

Burçların 12 tane olmasının da özel nedeni gezegenlerden ötürüdür. Her gezegene aile olan bir burç vardır. Burçlar gezegenlerin hareketlerine göre özelliklerini belirler. Her burcun özelliği, yaşam tarzı farklılık göstermektedir. Her ülkede burçlar farklılık gösterir mi diyorsanız bu durum yalnızca Çin için geçerli diye biliyoruz. Ama yapılan araştırmalar sonucu diğer ülkeler ve ülkemiz dahil olmak üzere burçlar her ülkede aynıdır. 

Çin'de Burçlar

Çinin kendine ait burç takvimi ise 12 burcun 12'sini de hayvanları baz alarak düşünmüştür. Ancak 12 burç bizdeki gibi ayları değil 60 yılı ifade etmektedir. Her bir burç 5 yılı ifade eder. Bu burçlar, fare, öküz, kaplan, tavşan, ejderha, yılan, at, keçi, maymun, horoz, köpek ve domuzdur. Bunların karakter analizleri de bizimkinden oldukça farklıdır. Yani Çin astroloji konusunda oldukça farklıdır. Örneğin 23 Kasım 1997 doğumlu birisi bize göre Akrep-Yay dönencesinde doğmuştur. Ancak Çin burçlarına göre Ateş Öküz burcuna sahip olacaktır. Yay burcunun özellikleri arasında sabırsız ve sıkılgan olması yer alırken Öküz burcuna sahip birisi cesur ve sabırlı olması ile bilinir. Bunun gibi pek çok tezatlık bu iki burç tanımı arasında mevcuttur.

Sonuç

Astroloji hemen her insanın merakını cezbeden bir konudur. İnsanlar yıldızlara ve gezegenlerin hareketlerine göre çeşitli burçlar tanımlamıştır ancak bu farklı ülkeler için farklı tanımlanır. Astrolojiyle ilgilendiniz diye büyücü ya da başka bir şey söz konusu değildir. Astroloji oldukça geniş bir alan olduğundan dolayı üzerine yapılan araştırmalar da farklılık göstermektedir. Astrolojiye de her geçen gün insanların ilgisi artış göstermektedir. 

Editör: TE Bilişim