Türkiye, Müge Anlı'da gündeme gelen Büyükşen cinayetlerine kilitlendi. Korkunç olayın ardından dehşet evini ilk SABAH görüntülemişti. Cinayete kurban giden Büyükşen çiftinin kızları Büşra Büyükşen ise yaralı halde şunları söylemişti

Konya'da 3 yıl önce öldürülen ve Müge Anlı ile Tatlı Sert programıyla Türkiye'nin gündemine oturan Metin Büyükşen (55) ve eşi Nejla Büyükşen (54) cinayeti Karatay ilçesine bağlı İsmil Mahallesinde yaşanmıştı.

Çevresince yaptığı iyiliklerle tanınan 3 çocuk babası Metin Büyükşen ve eşi Nejla Büyükşen 3 Eylül 2018 günü kar maskeli saldırgan tarafından evlerinde vurularak öldürüldü. Çiftin kızları Fatma Büşra ise saldırgandan ölü taklidi yaparak kurtuldu.

Çiftin doktor oğulları Osman Büyükşen geçtiğimiz günlerde Müge Anlı ile Tatlı Sert programına katıldı ve gözyaşları içinde katillerin bulunmasını istedi. Jandarma bünyesinde kurulan özel ekip dosya üzerinde ve mahallede yaptığı çalışmalar sonucu operasyon için harekete geçti.

13 Temmuz'da İsmil Mahallesi ve kent merkezindeki adreslere yapılan operasyonlarda aralarında Fatma Büşra Büyükşen, ağabeyi Uğur ve yengesi Betül Büyükşen'in de olduğu 24 kişi gözaltına alındı.

Konya İl Jandarma Komutanlığı tarafından yürütülen Büyükşen cinayetinin aydınlatılması amacıyla Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde görevli 12 Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) ile ele geçirilen dijital materyallerin incelenmesi için 6 kişilik Siber Suçlarla mücadele personelinin gözaltına alınan şüphelilerin sorgulanmasında görev aldığı öğrenildi.

18 adrese 116 personelin katılımıyla yapılan operasyon sonrasında ele konulan dijital materyallerin 18 personelden oluşan özel ekip tarafından incelendiği öğrenildi.

3 Eylül 2018'de yaşanan vahşetin ardından SABAH Gazetesi dehşet evini görüntülemiş olayın tek tanığı olan Büşra Büyükşen yaralı halde yaşananları anlatmıştı.

Yaşadığı dehşeti anlatan Büşra, "Çay içerken aniden oturma odasına kar maskeli, elleri eldivenli bir kişi girdi. Hiç konuşmayan saldırgan, ellerini havaya kaldıran babama ateş etti. Babam yüzüstü düştükten sonra zanlı, annemle bana tüfeğini çevirdi. Tüfek tutukluluk yapınca önümdeki boş çaydanlığı zanlıya fırlattım. Saldırgan, odadan çıkıp tüfeğine fişek doldurmaya çalışırken ağabeyim Uğur ve eşinin kaldığı odadaki tüfeği almaya gittim. Bu sırada peşimden geldiğini görünce pencereden kaçmaya çalıştım. Beni sırtımdan yakalayıp yatağa atarak tüfeğin dipçiğiyle boynuma vurdu. Katil hiç konuşmuyordu, beni yatağa fırlattıktan sonra dipçikle vurmaya başladı. Gözlerimi kapatıp bilerek tepki vermemeye başladım. Öldüğümü düşünerek odadan çıktı. Bir süre sonra pencereden tuvaletin çatısına çıkıp yaklaşık 2,5 metre yükseklikteki duvardan atladım. Bu sırada ayağım kırılmış ama farkında olmadan yardım istemek için caddeye koştum. Önüme gelen ilk arabayı durdurup yaşananları anlatarak Jandarma karakoluna gittim" demişti.

Jandarmanın o dönem yaptığı incelemede, evin bahçesinde 2'si boş, 4'ü dolu 6 fişek bulunmuştu. Katil zanlısının, delil bırakmamak için oturma odasındaki boş fişekleri de yanına aldığı ancak kaçarken bahçede düşürdüğü belirlenmişti.

Jandarmanın gözaltına aldığı, Fatma Büşra Büyükşen, ağabeyi Uğur ve yengesi Betül Büyükşen'in de aralarında bulunduğu 24 kişinin sorgusunun sürdüğü öğrenildi. Jandarmanın el koyduğu dijital materyallerdeki yazışmaların ise çifte cinayete ışık tutması bekleniyor.