Bir çok insanın hayatını kabusa çeviren, yaşam standartlarını düşüren özel bir zaman ayrılması ve sürekli bakım isteyen bir cilt dezenformasyon hastalığıdır kuru ciltler. Makyaj yapsanız kusar, yapmasanız pullanır ve kabuklanır, kabuklarını koparmak isteseniz kızarıklıklar oluşur, velhasıl öyle bir cilde sahip olmak çoğu zaman gerçek anlamda sinir bozucudur. Oysa ki bir zamanlar herkesin bebeklik yada çocukluk dönemlerinde ipeksi esnek ve parlak ciltleri vardı. Peki sonra ne mi oldu?
Büyüdükçe vücutta toksit maddeler birikti, olumsuz çevre faktörleri,düzenli yapılmayan bakımlar, az su tüketimi, sigara kullanımı, alkol ,stres derken bütün cildimiz kurudu. . Kiminin vücudu fazla sebum üretirken yağlandı, kimi atopik bir cilt haline gelerek kurudu hassaslaştı, kimi de yeterince dikkat ederek karma ve sorunsuz bir cilde sahip olan şanslı azınlık içerisinde kaldı. Peki cildimizi yeniden eski haline getirmek mümkün mü derseniz? Tabiki mümkün doğru yerdesiniz. Yalnız gerekli tüm adımları istisnasız atlamadan takip etmeniz gerektiğini ve çok önemli olduğunu özellikle vurgulamak isterim. Emek vermeden düzenli olarak uygulamala yapmadan olumlu sonucu beklemek malesef hayal olmaktan öteye gitmeyecektir. Bütün uyarıları da yaptıktan sonra , ozaman ilk adımımızla başlayalım;
Birinci adım Ruh temizliği
Sizler bu uygulama için kendi yöntemlerinizi pekala zamanla geliştirebilirsiniz. Ancak ben bir kaç öneriyle başlamak istiyorum. Yorgun, depresif veya sorunları biriktirmiş bir ruh halindeyseniz cilt kuruluğu sizin nazarınızda büyük bir sorun gibi görünmeyecektir.Ancak kendimizi sevmeye bir yerden başlamalıyız. Bunun için beden olumlamaları, sizin için harika bir seçenek olabilir. Düşüncelerden uzaklaşmak için meditasyon yapmak, dua etmek yada dilerseniz yoga yaparak kendinizi olumlu düşüncelerle doldurabilirsiniz. Hiçbiri değilse bile ,yatağa uzanıp yüksek frekanslı dalga sesleriyle görsel hafızanızdaki o hep olmak istediğiniz yere yolculuk edebilirsiniz. Düşünmek hayal kurmak hem bedava, hem çok kolay. Aslında her sorunun çözümü kendimizi iyi enerjilere açmaktan geçer. İyiyi ve güzeli düşünelim. Bütün bedenimizin maneviyatla şifalandığını, arındığını hissedeceksiniz. Gözlerinizi kapattığınız andaki o manevi boşluğa teslimiyet içinde olduğunuzu göreceksiniz. Ruhumuzu arındırdık, şifaya açtık peki ya sonra ne olacak? Hemen ikinci adımla devam edeceğiz;
İkinci adım vücut temizliği
Vücut temizliği derken aklınıza hemen duş, peeling, kese gibi şeyler gelmesin. Onlarda olmalı tabiki ama aslında vücudumuzun içini , organlarımızı temizlemekten bahsediyorum. Peki nasıl yapacağız? Alternatif seçenekleri daha öncede dediğim gibi sizde uygulayarak geliştirebilirsiniz. Evrenin belli bir mekanızmada hareket ettiği gibi, vücudumuzda belli bir ahenk ve üst düzey bir mekanızma gibi çalışır. Konuyu daha basitleşitirmek gerekirse, kendinizi bir bulaşık makinası , ya da bir bilgisayar düşünün. Düzenli bakım yapmazsak temizliğine dikkat etmezsek birsüre sonra borularından ses gelmeye başlar işlevini yerine getiremez ve nihayetinde arızalanması kaçınılmazdır. Vücudumuz için ise, bu toksit maddeleri temizleyip uzaklaştırmak gerekir. Bu sebeple vücudumuzu arındırmak biriktirmesine engel olmak için, en iyi temizlik araçlarından bir kaçı şöyledir; oruç tutmak, aralıklı oruç, su orucu,yada beslenme düzenimize detoks ile başlayıp, sağlıklı yiyecekler tüketmek, vücut temizliği için harika alternatiflerdir. Vücudumuzu tanımak daha erken yaşlarda bu gibi eksileri farketmek, ilerde doğabilecek hastalıklarında aynı zamanda önüne geçmesine olanak sağlakmaktadır. Ancak bu sağlıklı yolculuğa, mümkünse erken yaşlarda güçlü bir iradeyle, istikrarlı bir şekilde , hayatımızda radikal bir değişiklik yaparak girmek gerekmektedir. Ruhumuzu ve vücudumuzu temizledik sıra geldi en can alıcı ve son noktaya...
Üçüncü adım cilt temizliği
Son adımda uygulamaları adım adım takip ederseniz bu sorundan bir ömür boyu kurtulacağınıza emin olabilirsiniz. Bunun için birkaç malzemeye ihtiyaçcımız bulunmaktadır.Bunlar; Kimyasal içermeyen mümkünse tuzsuz ve özellikle köpürmeyen bir cilt temizleyicisi, herzaman buzdolabında muhafaza edilmesi geren soğuk organik gülsuyu, organik zeytinyağı , limon, bal, hindistan cevizi yağı e vitamini kapsülü, aloe vera bitkisi yada %99 saf jel olarak kullanılabilen bir ürün ve yumurta uygulama yaparken kullanmak için cam kase, temiz bir fırça, ped pamuk(disk pamuk) ve yumuşak havlu kağıt yeterli olacaktır.
Öncelikle hangi işlemi yaparsak yapalım, temiz bir cilde sahip olmamız gerektiğini unutmayalım.ilk olarak cildimizi temizleyici ve varsa yumuşak slikon içerikli fırçası olan cilt temizleme aletleriyle yoksa elleriimizi kullanarak nazikçe iyice arındırıyoruz. Durulama her zaman kan akışını hızlandırmak için soğuk suyla yapılmalıdır. Hatta duş yaptığınızda da suyun sıcaklığını, vücudunuzun dayanabileceği mümkün olan en soğuk ayarda tutmaya çalışın. Böylelikle cildimizdeki kan akışı hızlanacak daha canlı ve diri bir görünüme sahip olacaktır. Cildimizi arındırdık kurulamayı kesinlikle bir kağıt havluyla ve tampon hareketlerle yapıyoruz. Bu sayede temzileme sonrası gözeneklerde kalan suyu diğer uygulamaya geçene kadar yüzümüzde kalmasını sağlıyoruz. Şimdi büyük ped pamuklarımızı (disk pamuk ) buzdolabında beklettiğimiz organik gülsuyumuz ile ıslatıyoruz. Ardından yüzümüze masaj hareketleriyle bir kaç dakika bastırarark 10 dakika kadar bekletiyoruz. Buradaki amacımız gülsuyunun hem kokusuyla vücut frekansını arttırıcı özelliğini kullanmak, hemde gözenek küçültücü etkisiyle cildi daha gergin hale getirmeye çalışmak olacaktır. Sonraki adımda ise birazdan bahsedeceğim uygulama seanslarını düzenli olarak yaparak bu sorundan sonsuza kadar kurtulmanızı sağlayacak maskemiz olacak.
Maske için; Cam kasemizin içine bir çay kaşığı hindiztan cevizi yağını, yarım limonun suyunu, bir çay kaşığı zeytinyağını, 1 tatlı kaşığı balı ve son olarak bir yumurtanın sarısını ekleyip tamame homojenize olana kadar karıştırıyoruz.Karışımın kıvamı akışkan olacağı için bir başkasının size uygulaması yada kıyafetlerinize gelmemesi için bir örtü sermeyi unutmayınız. Bir fırça yardımıyla uygulamayı göz ve dudak çevresine çok yaklaştırmadan yapıyoruz.Maskenin ilk katını 10 dakika beklettikten sonra kalan ürünü ikinci kat olarak tekrar aynı şekilde uyguluyoruz. Maske yüzümüzde 20 dakika daha kaldıktan sonra herhangi bir temizleme ürünü kullanmadan önce ılık sonra soğuk su ile durulama yapıyoruz. Burada temizleme yaparken herhangi bir ürün kesinlikle kullanmıyoruz sadece su kullanmamız yeterli olacaktır. Maske içeriğindeki bal antioksidan özelliği saysesinde zaten cildinizi yeterince arındıracaktır.Kurulamayı yine bir önceki adımda olduğu gibi havlu kağıt ve tampon hareketlerle yapıyoruz.
Son olarak aloe vera jeli ve e vitaminini kapsülünü küçük bir cam kapta iyice karıştırdıktan sonra nemlendirici olarak yüzümüze uyguluyoruz. Temizleme, maske ve nemlendirme işlemlerini içeren bu üç adımı muhakkak gece yatmadan önce uyguluyoruz.Çünkü E vitamini kullanıldıktan sonra güneşe asla çıkılmamalıdır. Aksi takdirde ciltte siyah veya kahverengi lekelenmelere yol açabilir.Bir tarafı düzeltelim derken diğer tarafı bozmak istemeyiz. Uygulamayı birinci ayda haftada üç defa, ikinci ayda haftada iki defa, üçüncü ayda ise haftada bir defa düzenli olarak aksatmadan yapmanız gerekmektedir. İçte sağlık dışta güzellik için her zaman bol su içmeyide ihmal etmeyin.
