Hafta içi Türkiye Kupası mağduru iki takımın Türk Telekom Arena’da ki buluşması, her haliyle bir diğer şampiyon adayı Fenerbahçe’yi de ilgilendiriyordu ziyadesiyle.
Bu sonuçla, Fenerbahçe için haftaya Hüseyin Avni Aker’de ki Trabzonspor ile karşılaşacak olması daha bir ilginç hal almış oldu(!)

Karşılaşmanın hem ilk yarısına hem de ikinci yarısına Şenol Güneş damga vurdu dersem hiçte abartmamış olurum diye düşünüyorum.
İlk yarı oyunun her türlü aksiyonunu elinde tutan ve sahanın her yerine hükmeden bir Trabzonspor varken, ikinci yarıda dizginleri yavaş yavaş rakibe kaptıran bir Trabzonspor vardı sahada çünkü.

Burak Yılmaz’ın ikinci yarı ortaları oyundan düşmesini, Olcan ve Alanzinho’nun ileri üçlü içinde topa sahip orantılarında ki düşüşe önlem almayı zamanında düşüneydi hoca, bugün belki de şampiyonluk kadar olmasa da prestij anlamında istediğini almış olacaktı Trabzonspor, şampiyonluğun bu en güçlü adayından.

Hafta içi sonu uzatmalara kadar varan o zorlu kupa maçı sonrası, Şenol Güneş’i bu akşam yanıltan en büyük olgu, rakibe çok pozisyon vermemesi oldu belki de!

Fakat her şeye rağmen deplasmanda rakibi karşısında ezilmeyen ve göze hoş gelen bir futbol ortaya koyan Bordo-Mavili ekibi tebrik etmek gerekir.
Zokora, Tolga, Colman ve attığı golün hatırına Burak Yılmaz, bu akşam ön plana çıkan oyuncular oldular Trabzonspor adına.
Sonuçta Galatasaray büyük bir camiadan darbe aldı.
Trabzonspor her şartta rakibin durumuna göre değil, kendi şart ve imkânlarına göre bir strateji belirler.
Özellikle yakın futbol tarihimiz bunun kanıtlarıyla doludur.


Fotoğrafa takılmamak gerekir!

Hafta içi bir fotoğraf yansıdı spor medyasına!
Antalyaspor yenilgisi sonrası eğlenen yabancı futbolcuların durumuyla ilgili o yat gezisini gösteren fotoğraftan söz ediyorum!
Nedense çok tepki çekti fotoğraf, ki herkes fikrini beyan etmekte özgürdür diye de saygı duyuyorum.
Bence üzerinde durulmaması gereken bir ayrıntıydı bu mesele!
Artık bu gibi ayrıştırıcı tavırları bırakmamız gerekir.
Bu yüzden bir çok şeyi kaybediyoruz, ya da elimizden kaçırıyoruz ya!.
Trabzon’a yabancı futbolu İstanbul’ a geldiği kadar kolay gelmiyor diye dert yanarken, gelenlerden de kendimiz gibi olmalarını bekliyoruz hemen.
Oysa herkesin almış olduğu bir kültür ve ahlak yapısı var.
Bizlerin anane ve gelenekleri nasıl başkalarına garip gelebiliyorsa, yabancı misafirlerin yaşam biçimlerininde bizlere garip gelebileceğini düşünüp, ona göre bir anlayış ve hoşgörü davranışı içinde olabiliriz aslında.

Başarıyı ya da başarısızlığı insanların özel ve izinli günlerinde ki aktivitelerinde ararsak, biz o zaman bir arpa boyu almamış oluruz.
Zaman ve devran değişiyor.
Kimseden kendimiz olmasını beklemeye heba edecek lüks vakitlerimiz yok!
O yüzden diyorum ki; büyük Trabzonspor camiası ve taraftarı kendi değerleriyle zaten zamanın çok çok ilerisindedir…
Fotoğraflara takılmamak gerekir..
Solunca bir kıymeti harbiyesi kalmıyor zaten!

Hasan AKBAŞ
25/03/2012