Yağmur, çamur demeden gittiğim Trabzonspor Basketbol maçında muhteşem bir atmosfer vardı. Bando takımı, Hayri Gür’e gelen bütün taraftarları coşturuyordu.

Takım da lider Banvit karşısında fırtına gibi başlayınca, taraftarlar yerinde duramıyordu.

Helede 2. periyotun son saniyesinde, hemen hemen sahanın ortasından atılan 3 sayılık basket, Banvit’in adeta aklını almıştı.

Ne olduysa devre arasında oldu.

3. periyot onrasında st üste hakemin Banvit’e kazandırdığı sayılar, “ŞerefsizLİG olur da bu kadar olmaz ” dedirtti.

Aradaki fark kapanıp Banvit öne geçince, gerek Trabzonsporlu basketbolcular gerekse yöneticiler, tepkilerinin şiddetini arttırdı. 

Ama öyle pişkin ve bu işin “O”su olmuş bir hakem vardı ki sahada. Gelen tepkileri dindirmek yerine hem basketbolcuları hem de yöneticileri daha da tahrik ederek maçı yarıda kestirerek Banvit'e havadan bir galibiyet aldırmaya uğraşıyordu. 

Çünkü Trabzonspor Basketbol öyle bir oyun oynuyordu ki, hakeme rağmen kazanırsa ne olurdu? 

Sonuçta yıllardır aynı yatağı paylaşıyorlar.

Trabzonspor bu ligin yeni takımı ve kimseyle yatağını paylaşmayacak, çirkin pazarlıklara girmeyecek büyüklüğe sahip bir ismi var. 

Bugün gördüğüm Trabzonspor Basketbol yöneticilerinden gurur duydum.

“Bizi o yatağa alamayacaksınız” dercesine öfkelerini dile getirdiler.

Ve ben onların gözlerinde ki hırsı ve isteği gördüm.

Şuna inanıyorum ki, basketbol Karhanenize bizim yöneticilerimiz çomak sokacak ve herkesin namusuyla kazandığı maçlar izleyeceğiz.

Teşekkürler Trabzonspor Basketbol oyuncuları ve koçu, teşekkürler Abiş Hopikoğlu, teşekkürler Gökhan Saral, teşekkürler Hasan Aktaş, teşekkürler Emre Altuntaş ve böyle bir takımın oluşmasında büyük emeği olan Muharrem Usta