Tarih dedim de…
Mazisinde şanlı bir geçmişi barındıran medeniyetler  en zor dönemlerinde tabiri caizse küllerinden yeniden doğarlar ve tarih sahnesinde hiçbir şey olmamış gibi yerlerini alırlar!
Hem de eskisinden daha güçlü ve taze bir şekilde adeta onlara yok oldu gözüyle bakanları ters köşeye yatırır halleriyle…

İşte Trabzonspor da tam bu izahına çalıştığımız tespite nazire yapacak durum içindedir, an itibariyle…

Sakın bunu söylerken  Çaykur-Rizespor  karşısında alınan tüm zamanların en güzel skor sonuçlarına sığındığım sanılmasın!
Hülasa demem o ki, Trabzonspor da genlerinde futbol başta olmak üzere, kentinin kendisine yüklediği belli bir misyonun kendisini en zor dönemlerde kotaracağına ona gönül verenleri inandırması için kendi içindeki dinamiklerin hareke geçtiğinde olacakları görmemizin bizi şaşırtmadığını ve de şaşırtmayacağının bir kere daha bilinmesini kısaca izaha çalıştım…

Evet,

Trabzonspor lig tarihinde çok zor bir süreçten geçiyor.
Bundan öncede çok zaman böyle zor dönemleri yaşadı ve yine yaşayacaktır.
Lakin, Trabzonspor başlı başına sıradan bir spor kulübü olmadığı için bu en zor dönemlerini yine kendi içinden çıkardığı kahramanlarıyla atlatmasını her daim bilmiştir.

Dünkü alınan çok farklı galibiyetin mimarı olan gençlerimizin işte bu başından beri anlatmaya çalıştığım süreç içinde Trabzonspor’un geleceğini yazmaya namzet gençler olacağına hiç kuşku olmaması gerektiğini bugün bir kere daha görmüş olduk.

Yeter ki biraz sabır, biraz sahiplenme, biraz onlara kendileri olma fırsatı verildiğinde Trabzonspor’un küllerinden nasılda doğduğunun haleti ruhiyesini hep beraber yaşayacak olacağımıza inancım tamdır…

Çalıştay Çağrısı…

Burada bizi düşündürmesi gereken şu detay üzerinde lütfen hep beraber düşünüp, kafa yoralım istiyorum.
O da şu: Artık söylene söylene, dillene dillene bir şehir efsanesine dönüşen ‘ seyirci baskısı altında Trabzonspor’un asla ve kata başarılı olması imkansızdır ‘ tespiti…
Ben buna asla inanmıyorum, lakin hal böyle olsa bile, üstelik bu bir algı olmaktan çıkmışa ki çıkmış görünüyor, o vakit gelin hep beraber Trabzonspor’un tüm unsurları olarak bir çalıştay programı hazırlanması için yönetenlere açık bir çağrı yapalım!

Bu çalıştayın içine her sorunu koyalım ve ortaya çıkacak sonuç esaslarına bir takvim belirlensin ve Trabzonspor yeni bir yola bütün unsurlarıyla hastalıkta ve sağlıkta, mutlulukta ve huzurda kol kola yürüsün…
Çünkü…
Sevgili dostlar, geçmişte yaşananlar geleceğimize en geçerli ve yol gösterici referans olacaktır…
İşte gördük,…
Mesela, 96 sezonu sonrasını, mesela 2005 sezonu sonrasını ve nihayet o malum 2011 sezonunu…
Ne oldu peki?
Trabzonspor dan başkası zarar gördü mü?
Her şey Trabzonspor’un zararına oldu…
Haklı davamızda haksız düşüp, düşürülüp başkaları hiçbir şey yapmamış gibi suyun üzerine çıkıp yollarına devam etti…
İşte bu noktadan mütevelli  diyorum ki, ey Trabzonspor silkilen ve ayağa kalk!
Sen içinde bulunduğun  en zor şart ve ahvalde kendi içinden çıkaracağın erk ile yeniden şahlanabilirsin.
Yeter ki düne takılma!
Gelecek senin kendine belirleyeceğin o başarıya odaklı hedeflerindedir…

Şimdi,
Ey Trabzonsporluyum diye herkes;
Bu gençlere güven ve daha nice Yusuf Yazıcıların tarihi yeniden yazmalarına elinle değil, dilinle değil, yüreğinle imkan ver…
Tevekkül ile…

Gelecek senin sabrında saklı…