Usta yorumcu Şansal Büyüka, Milliyet Gazetesi'ndeki köşesinde Süper Lig'e dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
İşte o yorumları:
Büyük takımları izlerken, diğer takımlarda öne çıkan, alın terini, emeğini ve yaratıcılığını ortaya koyan, sonuca etkili olan futbolcuları görmezden gelmeyelim. İşte çok konuşulacağına inandığım üç futbolcu; Alexandar Pesic, Erhun Öztümer (Karagümrük), Daouda Bamba (Altay) futbol dünyasında herkesin gözü dört büyüklerde... Oysa ligde ne oyuncular var... Büyük takımları izlerken, diğer takımlarda öne çıkan, alın terini, emeğini ve yaratıcılığını ortaya koyan, sonuca etkili olan futbolcuları görmezden gelmeyelim, tanıyalım... İşte ilk hafta sonunda lige damga vuran ve çok konuşacağımıza inandığım üç futbolcu... Dilerim yanılmam...
Alexandar Pesic (Karagümrük): İlk maçta iki gol attı. Her gol pozisyonunda var. Yumuşak ama etkili bir stile sahip... Koşacağı, duracağı, vuracağı yeri biliyor. Sırbistanlı... Boyu 1.90 olmasına rağmen hareketli... Tel-Aviv’den bedelsiz gelmiş. Yıllık maaşı 700 bin euro... Kariyerinde Toulouse, Kızılyıldız, Atalanta gibi takımlar var. Yaşı 29...
Erhun Öztümer (Karagümrük): İngiltere’den Charlton Athletic takımından gelmiş. Bedelsiz, aldığı maaş resmen komik... Yılda 100 bin pound... 30 yaşında, 1.60 boyunda... Santrfor arkası oynuyor, çok hareketli... Rakip savunmanın arkasına öldürücü toplar atıyor. Organizasyonu, yaratıcılığı ve oyun görüşü mükemmel... Pesic’e de çok zor bir pozisyonda müthiş bir asist yaptı.
Daouda Bamba (Altay): Ön direkte buluştuğu toplara müthiş vuruyor. Topukla vuruyor, dönerek vuruyor, her türlü vuruyor. İkinci golünü de ön direkte fantastik bir topuk darbesi ile attı. Altay’ın iki golünde imzası var. Attığı bir gol gereksiz anlamda VAR uyarısıyla iptal edildi. Her pozisyonda golle burun buruna... Ceza alanı çevresinde çok hareketli... Fildişi Sahilli... Henüz 26 yaşında... Bedelsiz, yıllık maaşı 700 bin euro...
Umarım yeni haftalarda Türkiye’ye sessiz sedasız gelen ama çok ses getirecek yeni aktörleri izleme ve yazma şansını buluruz.
Artılar-eksiler
Fenerbahçe ’de bunu da gördük; yan pas-geri pas yapmadı.
+ Fenerbahçe’de bunu da gördük; savunma az adamla yakalanmadı.
+ Savunmada göbeği çok iyi kapattı.
+ En önemlisi; nihayet bir maçı kalpten oynadı.
+ Pereira maç içinde çok doğru hamleler yaptı.
- Son yarım saatte gene şiddetli baskı yedi.
- Sol kenar Novak-Ferdi ile yürümez. Acil çözüm...
- Orta alanın tek defansif adamı Gustavo; yetmez...
- Çare bulunamayan eksik; golcü yok.
Sonuç: Yetmez ama evet...
Takıldım...
- Suat Aslanboğa’nın önce verdiği, sonra VAR kararı ile iptal ettiği Altay’lı Bamba’nın golüne...
- Zorbay Küçük’ün Rizesporlu Sabo’ya ikinci sarı kartı göstermeyişine...
- Yaşar Kemal Uğurlu’nun, Alanyalı Davidson’un, Ömer Ali’yi hastanelik eden tekmesini sarı kartla geçmesine...
Bayıldım...
- Altaylı Bamba’nın, Kasımpaşalı Eysseric’in, Beşiktaşlı N’Koudou’nun, Karagümrüklü Ahmet Musa’nın gollerine...
- Altay takımının iştahlı oyunu ve hamle önceliğine...
- Sergen Yalçın’ın oyun istikrarına...
- Alper Potuk’un yeniden futbola dönme niyetine...
- Altay’ın 40’lık stoperi İbrahim’e...
- Galatasaray ’ın Boey’i 1 milyon euro bonservis ve 450 bin euro yıllık maaşa transfer etmesine...
Bu Beşiktaş Türkiye’ye yeter
- Yeni sezonda eski Beşiktaş’ı izledik.
- Hızlı, çabuk, atletik...
- Geçiş oyunlarında son sürat...
- Tek topu mükemmel oynuyor.
- Yan pas, geri pas yok.
- Tek hedef rakip kale...
- Avrupa’yı bilemem, bu Beşiktaş Türkiye’ye yeter...
İlk ağızdan!
- Ahmet Çebi Başkan’la konuştum. Dediklerini yazıyorum...
- Beşiktaş Yönetimi ile Sergen Yalçın arasında en ufak bir sorun yok.
- Aboubakar geçen sezonun sonunda yaptıklarından sonra Beşiktaş’ta kalamazdı.
- Erdal Torunoğlu transfer komitesinden istifa etmedi, devam ediyor.
En kötü/En şanslı
- En kötü kaleci: Doğan (Kayserispor)
- En kötü savunma: Kayserispor
- En kötü hücum: Kayserispor
- En kötü oyun: Kayserispor
- En şanslı: Kayserispor (10-0 kaybedeceği maçtan 3-0’la kurtulduğu için)
Sorular-sorunlar
Sabo’ya (Rize): Bu kadar kötü oynamayı nasıl becerdin?
Deniz Türüç’e (Başakşehir): Boş kaleye golü atamazsan, hangisini atacaksın?
Doğan’a (Kayseri): Yediğin gol ders olsun. Futbol şakaya gelmez...
Hüsamettin’e (Giresun): 10 dakikada iki penaltı, bu ne acemilik böyle...
G.Saray asaleti ne olacak?
Dertsiz başına dert almak bu olmalı...
Galatasaray durup dururken Marcao bombasını kucağında buldu. Ne olacak şimdi, ne yapacaklar? Marcao isterse tepeden tırnağa haklı olsun... Haklı olduğu, mazereti olduğu asla düşünülemez. Maç sonu Fatih Hoca’yı dinledim.
Özür, barış, para cezası hepsi tamamda, ortada Galatasaray asaleti var. Hadi çözdünüz işi, bundan sonrası ne olacak? Saygı, sevgi, birliktelik, takımdaşlık... Olacak iş değil...
Bir çuval inciri berbat etmek buna denir.
Fatih Terim’in takımlarına ne oldu?
- Galatasaray’da iyi bir kadro, çok iyi bir hoca var, iyi futbol yok... Oysa;
- Fatih Terim takımları önde basardı, basmıyor.
- Fatih Terim takımları iştahlı oynardı, oynamıyor.
- Fatih Terim takımları rakibi baskıdan bunaltırdı, şimdi yapamıyor.
- Terim takımları bu kadar baskı yemezdi, son yıllarda yiyor.
- Neden acaba, meraktayım...
Uyarılar-tespitler
Rize ve Kayseri’ye: Yol yakınken önlem alın, dönülmez yola girmeyin.
Başakşehir’e: Bu kadar yavaş oynarsanız tehlike bölgesiyle akraba olursunuz.
Hatayspor’a: Geçen sezonu çok ararsınız, çoook...
Alanya’ya: Takımın tamamına yakını gitti, gene taş gibi... Tebrikler Çağdaş Hoca...
Karagümrük’e: Galibiyet güzel, tempo çok ağır...
Konyaspor’a: Helal olsun... Sivas saltanatını yıktılar.
Malatya’ya: Bu geri dörtlüyü çok mu aradınız?
Büyük hoca...
Altay takımının futbolcularının büyük bölümü 10 gün önce transfer edildi.
Bu Altay, haftanın en etkili futbolunu oynadı...
Bir takımı 10 günde bu noktaya getirmek büyük hoca ister...
Mustafa Denizli gibi...
Hangisini tutacaksın?
Daha önce “Favorim Trabzonspor” demiştim, Malatya maçını gördükten sonra, “Banko Trabzonspor”... Gervinho, Nwakaeme, Djaniny, Marek Hamsik ve diğerleri... Hangisini tutacaksın?
Süper Lig’in başlamasına bir hafta kala yazdığım “şampiyonluk adayları” yazısında, “Favorim Trabzonspor” demiştim.
Malatya maçını gördükten sonra, bu ifademe “banko” kelimesini de ekliyorum.
Şampiyonluk yarışında “Banko Trabzonspor...”
Yazmıştım, neredeyse işini kusursuz yapan bir başkana, çok özel bir hocaya, özellikle son iki yılda sanki “cımbızla” çekilerek alınan “tam isabet” futbolcularla dopdolu bir kadroya sahipler.
Ligin en iyi orta saha oyuncusu Trabzonspor’da: Bakasetas...
Çok hızlı, çok organize hücuma çıkıyorlar. Çok rahat pozisyon buluyorlar...
Gervinho, Nwakaeme, Djaniny, Marek Hamsik ve diğerleri...
Hepsi tek başına tam bir bela...
Bir araya geldiler mi “yedi bela”ya dönüyorlar...
Hangisini tutacaksın, kime önlem alacaksın?
Öyle bir kadro ki, iki vazgeçilmez Karadenizli; Abdülkadir Ömür ile Abdülkadir Parmak’ı soran bile yok...
Tek kusurları, rakibe rahat pozisyon vermeleri...
Benim bildiğim Abdullah Hoca, tez zamanda buna da bir çare bulur.
Kusursuz Fırtına’nın bu sezon etkisini azaltacağını düşünmüyorum.
Hep “o sene bu sene” diyoruz ya...
Şimdi gerçekten “O sene, bu sene” gibi...
