Papara Park'ta maça temkinli başlayan Trabzonspor, birçok fırsatı değerlendiremedi. Trabzonspor maç boyunca kontrollü oyununu sürdürmeyi başardı. Takımın genel olarak uyumuna hayran kaldığımı söyleyebilirim. Gençler birbirleri ile rahatlıkla anlaşabiliyor fakat bazen acele etmemek gerekiyor. 

Atalanta takımı da Trabzonspor gibi temkinli başladı maça. Maçın geneli ortada geçse de baskın olan taraf saha avantajının da vermiş olduğu artıyla Trabzonspor oldu. Atalanta bu zor deplasmanda geçiş atakları deneyerek zaman zaman Trabzonspor'u zorladı. 

Trabzonspor'un kıymetli teknik direktörü Eyüp Saka'yı kutluyorum. Her maç rakibi harika analiz ediyor ve vermiş olduğu taktikleri oyuncularına kolayca yansıtıyor. 

Maçın sonlarına doğru yaklaşılırken penaltılara gidileceği az çok oynanan oyundan ve oyuncuların hareketlerinden belliydi. İki taraf da kabullendi. Şahsen benim umudum penaltılara gidilme ihtimalinde spikerin, "Atalanta önceki turda penaltı deneyimi yaşadı" demesiyle bir nebze kırılmıştı..

Bizim uşaklar yanılttı beni. Helal olsun size!

Kaleci Ahmet Doğan Yıldırım'ın maç içerisindeki harika kurtarışlarının üzerine bir de penaltı kurtarışı eklendi. Lastik gibi uzadı resmen! 

Ahmet Doğan Yıldırım, rahatlıkla Uğurcan Çakır'ın yedeği olabilir. Onuralp Çevikkan da var. Her iki kaleci de lastik kaleci özelliği barındırıyor. Taha Tepe'den daha yetersiz olduklarını düşünmüyorum şahsen.

Takımın as oyuncusu Boran Başkan'ın bu kritik karşılaşmada kart cezalısı olması, Trabzonspor'un gol yollarında zorlanmasında etkili oldu. Eksikliği fazlasıyla hissedildi. 

Maçın genelinde şans bizden yanaydı. Kırılma anı ise Arda Öztürk'ün 70'inci dakikada çizgiden çıkardığı top oldu. Tam zamanında, olması gerektiği yerde!

Bican... Takımın final penaltısını kim kullanırsa kullansın üzerinde büyük bir baskı olacaktı. İlk ve son penaltılar her zaman öyledir...
Final penaltısı atıyorsunuz ve başarılı bir panenka penaltısı ile çeyrek finale yükseliyorsunuz. Harika bir özgüven örneği. Tabii bunun aşılanmasında Eyüp Saka'nın ve Trabzonspor taraftarlarının payı gerçekten büyük. 

Bir parantez de Hollandalı hakem van der Eijk için açalım. Kusursuz bir maç yönetti. Tebrik ediyorum.

Tarihte ilk kez bir Türk takımının UEFA Gençlik Ligi'nde çeyrek finalde olması tarihi bir olay. Bütün oyunculara terinin son damlasına kadar helal olsun. Harika bir mücadele örneği yansıttılar. Emeği geçenleri yürekten kutluyorum.

Çeyrek final yolunda başarılar çocuklar...