Trabzonspor şikeye ve teşviğe karışmış takımlar karşısında 1-0 yada 2-0 yenik başlar.  Bu sebeple, Trabzonspor 1-0 başlayan maçı zor zor 1-1’e getirdi.  Trabzonspor yönetimi bütün gücünü ya bu gerçeği değiştirmek için  harcayacak yada Vahid hocaya bu gerçeği açık bir dille anlatacak, yoksa bu ligde üst sıralara gelmeleri zor ötesidir. Şike ve teşvikten sabıkalı takımların hepsi kendini ispatlama derdine düşmüş ve ceza almadıkları için eski hareket ve yakalaşımlarına devam ediyorlar. Bu sebepledir ki başkan ve yönetim ya gerçek anlamda bu sistemi değiştirmek için uğraşacaklar yada ligde şampiyonluk ve yüksek hedefler ortaya koymamalıdır.  

Vahid hoca ligdeki oyununu Avrupa’daki oyunundan ayırmalıdır. Türkiye’de önce durdur sonra vur takdiği işlemez çünki karşında dürüst ve puan almaya çalışan takım sayısı azdır. Bu takdik ile Türkiye’de arkası sağlam her takımdan en fazla beraberlik koparabilir.  Dediğim gibi Vahid hoca oyuna 1-0 yenik başladığıni kafasına yerleştirmeli ve ilk 30 dakikada gol atıp durumu beraberliğe getirmelidir.  Ayrıca hakemler için verdiği tepkileri de ona karşı kullanacaklardır. O tepkileri verirken daha dikkatli ve alaycı olabilmeli. Hiç görmedikleri tepkileri göstermeli ki ceza vermek akıllarına gelmesin.

Teknik analize gelince. Bu oyunun teknik analizi yok. Hakem tamamen keyfinin kahyasında maç yönetip Trabzonspor’u ezdirdi. Onur gibi bir oyuncuyu bile çileden çıkarabiliyorsan demek ki hata sende sayın hakem kardeşim. Bu rezaletin dokunulmamış kırık dişlilerisiniz ve şike ve teşvikten başkaların yakalayanların size dokunamamış olması utançtır. 

Vahid hoca ortasahasındaki zayıflıktan dolayı bu tip maçlarda çok zorlanacaktır. Karşısındaki her takımın çirkef olduğunu kabul edip oyuncularının sinirlerini ve oyun kurgusunu buna göre ayarlamalıdır. Aksi takdirde Türkiye’de başarı sağlayamaz. Türkiye’de futbol oynanmıyor. Türkiye’de sahada ve saha dışında savaş veriliyor. Hemde adalet savaşı veriliyor. Bu adalet savaşı Vahid hocanın işi değil. O savaş yönetim tarafından verilmelidir. Bu adalet savaşı da sözde değilde yürekle verilmelidir. Ne siyasetle içiçe ne de siyasete karşı verilir. Adalet savaşının yapısı bellidir. 
Son söz. Bu hakem Merieles’in suratına tükürdüğu hakemdir. Raporuna “bana tükürdü” yazdığı halde Tahkim kurulu onun tükürük değil sıvı olduğunu söylemesini içine sindiren bir kişiliğe sahiptir. Daha fazlasını söylemeye yada analiz yapmaya gerek yok. 

Bir son söz de sayın İHO’ya. Başkanın ya yürekli bir şekilde bu sistemi çökertmek içinuğraşacak yada ligde bir hedefimiz yok demek zorundadır.  Bu kadar açık söylüyorum bunu.  Ya o büyük yürüyüşü organize et yada bizim bu ligde hedefimiz yok amacımız Avrupa demek zorundasınız. Bunun ortası yok.
Sevgiyl e kalın.