11. YARGI PAKETİ MECLİS’E SUNULDU
Kamuoyunda uzun süredir beklenen 11. Yargı Paketi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunuldu. Paket, özellikle infaz düzenlemeleri, bilişim suçlarına yönelik yeni tedbirler, iletişim güvenliğini artırmaya yönelik yenilikler ve ceza hukukunda caydırıcılığı artıran değişiklikler içeriyor. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, teklifin ayrıntılarını paylaşırken düzenlemenin bir af niteliği taşımadığının altını çizdi. Güler’e göre paketin temel amacı, infaz uygulamalarında eşitliği sağlamak, cezaların caydırıcılığını artırmak ve yeni suç türlerine karşı daha güçlü hukuki koruma oluşturmak.
55 BİN MAHKÛMA ERKEN DENETİMLİ SERBESTLİK İMKÂNI
Paketin en çok dikkat çeken maddesi, 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenen suçlar için ceza infaz süreçlerinde kolaylık sağlanması. Buna göre:
Kapalı ceza infaz kurumlarından 3 yıl erken açık cezaevine geçiş,
Açık cezaevinden de 3 yıl erken denetimli serbestlik uygulanabilecek.
Bu düzenleme sayesinde 54–55 bin mahkûmun ilk etapta yararlanması bekleniyor. Önümüzdeki yıllarda mahkûmiyet kararları kesinleştikçe toplam yararlanıcı sayısının 80–90 bine ulaşabileceği değerlendiriliyor.
Güler, düzenlemenin “af” olmadığını açıkça belirterek, bunun koşullu salıverme şartları çerçevesinde işleyen ve denetimli serbestlik sürecinin yalnızca zaman açısından öne çekilmesini sağlayan bir uygulama olduğunu vurguladı. Mahkûmların fatecih değerlendirmeleri yine idari gözlem kurulları tarafından yapılacak.
TAKSİRLE YARALAMA VE GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇLARINA DAHA AĞIR CEZALAR
Paket, ceza hukukunda caydırıcılığı artırmayı hedefleyen önemli değişiklikler de içeriyor. Bu kapsamda:
Taksirle yaralama suçlarında ceza miktarı artırılacak.
Güveni kötüye kullanma suçu, motorlu kara, deniz veya hava taşıtı üzerinden işlenmişse ceza bir kat artırılacak.
Özellikle kiralık araçların geri teslim edilmemesi, parçalanması, suçta kullanılması gibi olayların artması üzerine bu düzenlemelerin zorunlu hâle geldiği ifade edildi.
BİLİŞİM SUÇLARINA KARŞI 48 SAATLİK HESAP BLOKAJİ
Son yıllarda artan dijital dolandırıcılık vakalarına karşı yeni tedbirler pakete eklendi. Buna göre:
Bilişim yoluyla işlenen suçlarda ilgili banka hesapları 48 saate kadar askıya alınabilecek.
Hesabın yeniden açılması, hesap sahibinin onayına bağlı olacak.
Suçta kullanılan paraya adli merciler tarafından hızlı şekilde el konulmasının önü açılacak.
Bu adımın, özellikle yaşlı ve engelli vatandaşların sıklıkla maruz kaldığı hesap yönlendirmeli dolandırıcılık yöntemlerini engellemeye yönelik önemli bir önleyici tedbir olduğu vurgulandı.
GSM HATLARINDA YENİ SINIRLAR VE KİMLİK ŞARTI
Dolandırıcılık suçlarında kullanılan mobil hatlara karşı kapsamlı bir düzenleme hazırlanıyor. Buna göre:
GSM hatları yalnızca çipli kimlik kartı ile alınabilecek.
Bir kişi adına açılabilecek hat sayısına sınırlama getirilecek.
Ölen kişilere ait hatlar 3 ayda bir kontrol edilerek pasife alınacak.
Dolandırıcılık, hırsızlık ve banka kartı dolandırıcılığı suçlarında kullanılan hatların şebekeyle bağlantısı kesilecek.
Yabancı uyruklu kişilere tahsis edilecek hatlara özel standart getirilecek; diplomatik kişiler ise kapsam dışında tutulacak.
Bu düzenlemelerin amacının, suç örgütlerinin sahte veya başkalarına ait hatlar üzerinden devam ettirdiği dolandırıcılık faaliyetlerinin etkili şekilde engellenmesi olduğu belirtiliyor.
BİLGİ VE BELGE VERMEYEN KURULUŞLARA PARA CEZASI
Soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde savcı ve hakimlerin talep ettiği bilgi ve belgeleri zamanında iletmeyen banka, operatör ve finans kuruluşlarına idari para cezası öneriliyor.
Bu düzenlemenin, özellikle bilişim suçları ve finansal dolandırıcılıklarda delil akışını hızlandırarak yargılama süreçlerini daha etkin hâle getirmesi bekleniyor.
AKIL HASTASI HÜKÜMLÜLERE ZORUNLU SAĞLIK TEDBİRİ
Teklifte, akıl hastalığı olan hükümlülerin toplum güvenliğini tehlikeye atmaması adına:
Rehabilite olmadan serbest bırakılmaması,
Belirli bir süre sağlık kurumunda tedavi görmeleri,
Akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanması
şeklinde yeni hükümler yer alıyor.
DOLANDIRICILIK SUÇLARI ASLİYE CEZA MAHKEMELERİNDE GÖRÜLECEK
Türk Ceza Kanunu’nun 158. maddesi kapsamında yer alan dolandırıcılık suçları artık Asliye Ceza Mahkemelerinde görülecek. Böylece:
Yargılama süreçlerinin hızlanması,
İhtisaslaşmanın artırılması,Mahkemelerin iş yükünün dengelenmesi
hedefleniyor.
İNFAZ UYGULAMALARINDA EŞİTLİK SAĞLANACAK
Pandemi döneminde uygulanan infaz düzenlemelerinin yarattığı eşitsizliklerin giderilmesi amacıyla, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyen herkesin aynı imkanlardan yararlanması sağlanıyor. Güler’e göre teklifin amacı, yalnızca eski uygulamadaki “kesinleşen hüküm” ifadesinin “suç işleyen” şeklinde genişletilerek infaz adaletsizliğinin giderilmesi.