Milyonlarca çalışan, Aralık ayında toplanacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun belirleyeceği 2026 yılı asgari ücretine odaklanmış durumda. Yıl sonu enflasyon beklentilerinin yükselmesiyle birlikte kulislerde farklı zam oranları konuşulurken, ekonomist Muhammet Bayram yaptığı değerlendirmede öne çıkan rakamları açıkladı. Bayram’a göre asgari ücrette yüzde 30 zam ihtimali diğer oranlara göre daha güçlü görünürken, refah payı eklenmesiyle yeni ücretin 30 bin TL’ye ulaşabileceği ifade ediliyor.
Ekonomi çevrelerinde artan enflasyon, sigorta primlerindeki yükseliş ve bütçeye dair tahminler çerçevesinde asgari ücretin ne kadar artacağı tartışılırken, çalışanların gözü komisyonun aralık ayında yapacağı kritik toplantıya çevrildi.

ZAM ORANLARINDA YÜZDE 30 ÖNE ÇIKIYOR
Ekonomist Muhammet Bayram, değerlendirmesinde öncelikle yıl sonu enflasyon tahminlerindeki yükselişe dikkat çekti. Bayram, sigorta primlerindeki artış oranının yüzde 28 olarak açıklanmasının, yeni asgari ücret için önemli bir işaret olduğunu söyledi.
Bayram’ın hesaplamalarına göre:
-
Yüzde 28 zam ile asgari ücret 28.293 TL,
-
Yüzde 30 zam ile 28.735 TL,
-
Yüzde 32 zam ile 29.177 TL seviyesine çıkacak.
Bayram, “Şu anda asgari ücrette yüzde 30’luk zam öne çıkıyor” diyerek beklentinin bu oran üzerinde yoğunlaştığını vurguladı.
2024 yılında ara zam yapılmaması nedeniyle 2025 yılı boyunca çalışanların satın alma gücünde erime olduğunu belirten uzmanlar, 2026 için belirlenecek yeni ücretin bu kaybı telafi etmesi gerektiğini düşünüyor.
REFAH PAYI İLE 30 BİN TL’YE TAMAMLANABİLİR
Bayram, Cumhurbaşkanı’nın son yıllarda asgari ücrette refah payını devreye soktuğunu hatırlatarak bu yıl da benzer bir durumun yaşanabileceğini ifade etti. Ekonomist, “Asgari ücrete ara zam yapılmadığı için, Cumhurbaşkanımızın refah payı artışıyla bu rakamın 30 bin TL’ye tamamlanması mümkün” dedi.
Türkiye’de asgari ücret belirlenirken yalnızca enflasyon değil, yaşam maliyetleri ve çalışanların alım gücü de göz önünde bulunduruluyor. Bu nedenle rakamın yuvarlanarak psikolojik eşiklere çekilmesi sık görülen bir uygulama. Uzmanlar, 30 bin TL seviyesinin hem çalışan hem işveren açısından dengeli bir sonuç olarak değerlendirebileceğini belirtiyor.
ENFLASYON VE MALİYETLER BELİRLEYİCİ OLACAK
Yeni asgari ücretin belirlenmesinde en kritik başlıkların enflasyon ve işveren maliyetleri olacağı belirtiliyor. Artan enerji fiyatları, işçilik giderleri ve genel enflasyon baskısı, komisyonun değerlendirmelerinde önemli rol oynayacak. Öte yandan işveren kesimi, yüksek zam oranlarının sigorta primleri ve vergi yükleriyle birleşerek işletmelere ciddi maliyet getirebileceği görüşünde.
Çalışanlar ise 2025 yılında ara zam yapılmamasının etkilerini en yoğun şekilde hisseden kesim olarak, yapılacak zammın güçlü bir alım gücü desteği sağlamasını bekliyor.
KOMİSYON ARALIKTA MASAYA OTURUYOR
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, aralık ayında işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinin katılımıyla bir araya gelecek. İlk toplantı genel ekonomik verilerin sunulduğu teknik bir hazırlık niteliği taşırken, izleyen toplantılarda zam oranları şekillenmeye başlayacak.
Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da kararın aralık ayının son haftasında açıklanması bekleniyor. Tüm süreç boyunca çalışanların beklentisi, enflasyona karşı güçlü bir koruma sağlayacak bir ücret seviyesinin belirlenmesi yönünde.
SONUÇ
Ekonomist Muhammet Bayram’ın değerlendirmeleri, 2026 asgari ücretine yönelik beklentilerin 28–30 bin TL aralığında yoğunlaştığını gösteriyor. Yüzde 30 zam oranı daha olası görünürken, refah payı desteğiyle rakamın 30 bin TL’ye yükselmesi ihtimal dahilinde. Aralık ayında yapılacak komisyon toplantıları, milyonların gelirini belirleyecek yeni rakamın netleşmesinde belirleyici olacak.





