BUTKO ZEYTİNİNDE HASAT YOĞUN TEMPODA SÜRÜYOR
Artvin’in Yusufeli ilçesinde tamamen organik koşullarda yetiştirilen ve uluslararası alanda tescillenmiş Butko zeytininin hasadı tüm hızıyla devam ediyor. Demirkent köyünde yaşayan üreticiler, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yüksek ağaçlara kurdukları merdivenlere çıkarak zorlu bir mesaiye başlıyor. Bölgenin en önemli tarım değerleri arasında bulunan Butko zeytini, sahip olduğu kalite ve aromasıyla Türkiye’nin dört bir yanından talep görüyor.
Zeytinin yetiştirildiği ağaçların 12 metreyi aşan yüksekliği, hasadı hem zor hem de tehlikeli kılıyor. Buna rağmen üreticiler, yıllardır sürdürdükleri geleneksel yöntemlerle zeytin toplama faaliyetlerini titizlikle sürdürüyor. Kova ve filelerle ağaç tepelerine çıkan çiftçiler, her biri büyük emek isteyen zeytinleri tek tek topluyor.
ORGANİK ÜRETİMİN ÖNEMİ VE ULUSLARARASI BAŞARI
Butko zeytini, ince kabuğu, düşük asit oranı ve tamamen ilaçsız yetiştirilme süreciyle diğer birçok zeytin türünden ayrılıyor. Bölgenin iklim koşulları ve toprağının doğal yapısı, zeytinin aromasını güçlendirirken organik üretim yöntemleri de kaliteyi artırıyor.
Bu üstün nitelikleri sayesinde Butko zeytini, 2006 yılında Çin’in Pekin kentinde düzenlenen Uluslararası Zeytinyağı Fuarı’nda “üstün lezzet” ödülüne layık görülerek uluslararası alanda tanınma fırsatı buldu. Hem zeytin hem de zeytinyağı olarak değerlendirilen bu ürün, Türkiye’de organik tarımın en başarılı örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.
Bölgede kilosu 350–400 lira arasında değişen Butko zeytini, özellikle farklı illerden gelen tüketicilerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Fiyatının yüksek olmasına rağmen kalitesinin bu bedeli hak ettiği belirtiliyor.
ÜRETİCİLER ZOR KOŞULLARA RAĞMEN GELENEĞİ SÜRDÜRÜYOR
Üretici Hüseyin Aktürk, bu yıl zeytinin geçen yıla kıyasla daha az verim verdiğini belirtiyor. Yine de her yıl olduğu gibi merdivenlere çıkarak zeytin toplamaya devam ettiklerini söyleyen Aktürk, doğduğu günden bu yana bu işin içinde olduğunu dile getiriyor.
Aktürk, geçen yıl 1,5 ton zeytin elde ettiğini ancak bu yıl ağaçların daha az ürün verdiğini belirterek, “Bu sene o kadar olmaz gibi duruyor. Ama yine de ne çıkarsa topluyoruz. Yazları buraya gelip zeytinimi toplar, sonra İstanbul’a dönerim” diyor.
Benzer şekilde üretici Mustafa Kasap da zeytin toplamanın zorluğuna vurgu yapıyor. Ağaçların bazen 15 metreyi bulduğunu ve merdivenle bu yüksekliğe tırmanmanın tehlikeli olduğunu belirten Kasap, “Bu bahçeler atalarımızdan kaldı. İstanbul’dan kalkıp aileme yardım etmeye geliyorum. Zor ama geleneksel bir iş, yapmak zorundayız” ifadelerini kullanıyor.
TALEP ARTIYOR, BUTKO ZEYTİNİ TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINA GİDİYOR
Demirkent köyünde üretilen Butko zeytini, yalnızca bölge halkının değil çevre il ve ilçelerde yaşayan vatandaşların da ilgisini çekiyor. Özellikle organik ürün tüketimine önem veren kişiler, yüksek fiyatına rağmen Butko zeytinini tercih ediyor.
Üretici Mustafa Kasap, zeytin yanında zeytinyağı üretiminin de yapıldığını ve bu yağların da benzer şekilde talep gördüğünü belirtiyor. Ödüllü bir ürün olması nedeniyle hem yerel pazarlarda hem de sosyal medya üzerinden düzenlenen satışlarda yoğun bir ilgi yaşandığını ifade ediyor.
DÜŞÜK ASİT ORANI VE İNCE KABUĞUYLA LEZZETİNİN SIRRI
Zeytinin lezzetinin en önemli nedenlerinden biri de düşük asit oranı. Üretici Nazım Kasap, Butko zeytininin yapısal özelliklerinin onu diğer türlerden ayırdığını belirtiyor. “Zeytin öyle bir meyve ki, ağaçtan düştüğü anda hasadı başlar” diyen Kasap, zeytinin ince kabuklu ve düşük asitli olmasının onu çok daha kaliteli hale getirdiğini söylüyor.
Elle toplama yönteminin lezzeti koruduğunu da ifade eden Kasap, zeytinyağının da bu nedenle daha güzel olduğunu belirtiyor. Elle toplama işlemi, zeytinin zedelenmesini engelleyerek doğal yapısının korunmasına yardımcı oluyor.
HASAT YAKLAŞIK BİR AY DAHA DEVAM EDECEK
Bölgede zeytin hasadının en az bir ay daha süreceği tahmin ediliyor. Yüksek ağaçlardan zeytin toplamanın zorluğuna rağmen üreticiler, her yıl olduğu gibi bu yıl da geleneği sürdürmekte kararlı.
Butko zeytini, hem bölge ekonomisine hem de Türkiye’nin organik tarım vizyonuna önemli katkı sağlıyor. Önümüzdeki yıllarda daha geniş alanlarda üretimin yapılması ve zeytinin uluslararası pazarda daha fazla tanınması hedefleniyor.