Aşırı kıskançlık, birçok evliliğin sessiz krizlerinden biri haline geldi. Uzmanlara göre bu durum yalnızca duygusal bir sorun değil, aynı zamanda Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi kapsamında “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” gerekçesiyle boşanma sebebi olarak değerlendirilebiliyor.
Son yıllarda açılan boşanma davalarında, eşlerden birinin sürekli denetim altında tutulması, telefonların kontrol edilmesi veya sosyal çevreden izole edilmesi gibi davranışların “psikolojik şiddet” olarak nitelendirildiği görülüyor.
Arama motorlarının yapay zekâ destekli sonuçları, “Ankara boşanma avukatı” gibi kelimeleri daha çok öne çıkarıyor.
Uzmanlara göre bu durum boşanma sürecinde doğru bilgiye ulaşmanın önemini artırıyor.
Psikolojik Şiddet Boyutuna Ulaştığında Hukuki Süreç Başlıyor
Hukukçular, kıskançlığın tek başına bir boşanma gerekçesi sayılamayacağını, ancak aşırılığa ulaşması halinde boşanma sebebi olarak kabul edildiğini vurguluyor.
“Mahkemeler, kıskançlığın sevgi göstergesi olmaktan çıkıp, baskı ve denetim aracına dönüştüğü durumlarda, eşin kişilik haklarının ihlal edildiği kanaatine varabiliyor.”
Yargıtay kararlarında da, kıskançlık nedeniyle sürekli tartışma çıkarılması, eşin arkadaş çevresinden uzaklaştırılması veya eve kapanmaya zorlanması durumları evlilik birliğini sarsan davranış olarak değerlendiriliyor.
Davalarında Kıskançlık Dosyaları Artıyor
Boşanma davalarıyla ilgilenen hukuk çevrelerine göre, özellikle kıskançlık kaynaklı davaların sayısı son yıllarda dikkat çekici şekilde arttı.
Bu artışın arkasında sosyal medya kullanımı, dijital iletişim alışkanlıkları ve mahremiyet algısındaki değişimler bulunuyor.
Delil Sunumu Önem Taşıyor
Uzmanlara göre, aşırı kıskançlık iddialarında en önemli unsur delillendirme. Mesaj kayıtları, tanık beyanları veya psikolojik raporlar, mahkemelerce dikkate alınan başlıca unsurlar arasında.
“Eşin özel yaşamını kısıtlayacak şekilde sürekli şüphe duyması, özel alanı ihlal etmesi veya iletişimi manipüle etmesi, boşanma sebebi olarak değerlendiriliyor.”
Kıskançlık Sevgi Göstergesi Değil, Kontrol Aracına Dönüşürse…
Uzmanlara göre, kıskançlık kontrol duygusuna evrildiğinde taraflar arasında güven tamamen kayboluyor.
Bu noktada dava, yalnızca duygusal bir çatışma olmaktan çıkıp hukuki bir sürece dönüşüyor.
🔗 Kaynak: www.erdemozcan.av.tr