HABER DETAYI

GAZZE’DE SAĞLIK KRİZİ DERİNLEŞİYOR

Gazze Şeridi’nde sağlık durumu, ateşkes anlaşmasına rağmen her geçen gün daha da kötüleşiyor. Yoğun bombardıman, yıkım ve kitlesel göçün ardından bölgede kurulan geçici sağlık noktaları, son günlerde etkili olan şiddetli yağış ve rüzgâr nedeniyle hizmet veremez hale geldi. Sağlık altyapısının büyük bölümünün savaşta zarar gördüğü Gazze’de, tıbbi çadırların çökmesi zaten sınırlı olan hizmet kapasitesini tamamen felce uğrattı.

İSRAİL ENGELLEMELERİ SAĞLIK SİSTEMİNİ DURDURUYOR

Gazze Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Halil ed-Dekran, sağlık krizinin büyümesinde en büyük etkenin “ateşkese uymayan işgalci tutumu” olduğunu belirtti. Dekran’a göre, İsrail hâlâ ilaç, tıbbi malzeme ve acil yardım taşıyan tırların girişine izin vermiyor. Ayrıca resmî sevk evrakları tamamlanmış olmasına rağmen 16 bin 500 hasta ve yaralı, tedavi için Gazze dışına çıkamıyor. Bu durum, hayati risk taşıyan binlerce hastanın tedavisiz kalmasına yol açıyor.

Dekran, özellikle kanser hastaları, ağır yaralı siviller ve kronik hastalık sahibi çocukların durumunun kritik olduğuna dikkat çekiyor. Savaş boyunca hasar gören hastanelerin büyük kısmı ya tamamen kullanılamaz durumda ya da temel ekipmanlarından yoksun.

YAĞIŞLAR TIBBİ ÇADIRLARI KULLANILAMAZ HALE GETİRDİ

Gazze’nin birçok bölgesinde 14 Kasım’dan bu yana etkili olan sağanak yağış ve fırtına, yerinden edilmiş on binlerce kişinin sığındığı çadırları su altında bıraktı. Sağlık Bakanlığı’na bağlı ekipler tarafından kurulan tıbbi çadırlar da aynı şekilde çökerek hizmet dışı kaldı. Bu durum, özellikle acil müdahale noktalarında büyük bir boşluk oluşturdu.

Yetkililer, yağmurun devam etmesi halinde sağlık çalışanlarının kritik vakalara müdahale imkanının daha da azalacağından endişe ediyor.

“SALGIN VE HASTALIKLAR ARTACAK”

Dekran, bölgeyi etkisi altına alan kış koşullarının ciddi sağlık tehditleri oluşturduğunu belirterek şu uyarıda bulundu:
“Barınma alanları su altında, temiz su kaynakları kirlenmiş durumda. Bu koşullar yüz binlerce insan için salgın hastalık riskini artırıyor.”

Yağmurun kanalizasyon sularıyla karışarak içme suyu kaynaklarına ulaşması, ishal, kolera ve diğer salgınların ortaya çıkma ihtimalini güçlendiriyor. Çocukların ve yaşlıların bu durumdan en fazla etkilenen kesim olduğu ifade ediliyor.

ULUSLARARASI YARDIM ÇAĞRISI

Gazze Sağlık Bakanlığı, uluslararası topluma “acil insani yardım koridoru” oluşturulması çağrısında bulundu. Dekran, özellikle şu malzemelerin bir an önce bölgeye ulaştırılması gerektiğini vurguladı:

• Tıbbi çadırlar

• Temel ilaç ve tıbbi ekipman

• Prefabrik sağlık yapıları

• Su arıtma ve hijyen malzemeleri

• Gıda ve bebek ürünleri

Bölgedeki hükümetin Medya Ofisi de benzer açıklamalarla İsrail’in insani yardımı engellediğini ve ateşkes maddelerine uymadığını duyurdu.

BİNLERCE KİŞİ BARINAKSIZ KALDI

Yoğun yağış nedeniyle su altında kalan çadırlar, on binlerce aileyi açıkta bıraktı. Birçok kişi, yağmur ve çamurla dolu alanlarda barınmaya çalışırken, bazı aileler geçici olarak okul binalarına ya da camilere sığındı. Ancak buralardaki doluluk oranı da kapasitenin çok üzerinde.

Bölgedeki belediyeler ve yardım ekipleri, mevcut koşullarda insanların ihtiyaçlarına hızlı şekilde yanıt vermekte zorlandıklarını belirtiyor.

SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKME NOKTASINDA

Gazze’de savaşın ilk günlerinden bu yana hastaneler büyük bir yük altında. Personel yetersizliği, enerji kesintileri, tıbbi cihaz eksikliği ve ilaç kıtlığı nedeniyle ameliyatlar erteleniyor, yoğun bakım servisleri dolup taşıyor.

Tıbbi çadırların çökmesiyle birlikte acil müdahale kapasitesi daha da azaldı. Doktorlar, “hastaların çoğunun hayatta kalma şansı, sağlık sisteminin ayakta kalmasına bağlı” diyerek alarm veriyor.

SONUÇ

Gazze’de ateşkes ilan edilmiş olsa da sağlık sistemi, çevresel koşulların ve insani yardıma yönelik engellemelerin baskısı altında her geçen gün daha fazla çöküyor. Binlerce yaralı, kronik hastalığı olan sivil ve evlerini kaybeden yüz binlerce insan, yağışlar ve soğuk havanın etkisiyle daha da korunmasız hale geliyor. Sağlık Bakanlığı, uluslararası toplumu gecikmeden harekete geçmeye çağırıyor.