ÖNE GEÇMEK İÇİN HER TÜRLÜ AHLAKSIZLIĞI YAPIYORLAR!

Trabzonspor Kulübü eski başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, 38 sene sonra resmi olarak şampiyonluğu getiren başkan ve yönetimin 2-3 sene kredisi olması gerektiğini belirterek, bu sezon geçen sezonki birlikteliğin yüzde 10'nu göremediğini söyledi.  TSYD Trabzon Şubesi Dergisine açıklamalarda bulunan Hacıosmanoğlu, "Türk futbolunun değişmesinin yolu belli" dedi. Eski Başkan, bu görüşünü şu şekilde detaylandırdı:

“Türk futbolunun düzelmesi için öncelikle ahlaki yönünün düzeltilmesi gerekir. Futbolcusundan taraftarına, idarecisinden çalışanlarına kadar Türk futbolunun ahlaki yapısı değişmesi lazım. Eğlence olduğunu idrak etmemiz lazım. Biz ise eğlence olarak görmüyoruz futbolu. Bu bir yarış, herkes öne geçsin istiyoruz. Bunu yapan başarılı, diğerleri başarısız. Ve öne geçmek için her türlü ahlaksızlığı yapıyorlar! Futbol bu şekilde, bu düşünceyle düzelmez. Gençlere ne kadar örnek oluyorsun? Onlara örnek olmamız, birbirimize saygı duymamız lazım ama kimse bu yöne bakmıyor bile.”

HERKESE MAVİ BONCUK DAĞITIYORLAR!

Uygulamaları nedeniyle yıllardır sürekli tartışılan Futbol Federasyonuna bakış açısıyla ilgili olarak sert ifadeler kullanan İbrahim Hacıosmanoğlu, şunları söyledi:

"Herkese mavi boncuk dağıttığı yerde bir irade ortaya koyamazsın. Başarılı olmak ve adaleti sağlamak için mutlaka ortaya irade ortaya koyacaksın. Bunu yapamayan yönetimin Türk futbolunu yönetme şansı yok ki zaten. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanıysan ve altında yönetimin var ise bunun kuralları ve kaideleri bellidir. Bunu yeniden yazmıyorsun. UEFA ve FİFA kuralları önüne koyuyor, buna uyacaksın diyor. Kulüplerin gücüne, başkanların gücüne göre kuralları ve kaideleri esnetirsen zaten oradan bir şey çıkmıyor. Türkiye'deki sorun bu. Onun için bugüne dek yaşananlar sadece hakem hatası değildir, kuralların herkese farklı uygulanmasıdır. Bir irade ortaya koyan TFF Başkanı bunlara müsaade eder mi?”

“Eğer ayrımcılık yapmaz adaleti uygularsan üç ayda Türk futbolunu düzeltirsin” diyen Hacıosmanoğlu, şöyle devam etti: “Kuralları uyguladığın zaman her şey çözülür, hak eden kazanır. Ama güce karşı kuralları ve kaideleri esnetirsen arkası gelir. Türk futbolunda yaşanan da budur ve bu büyük sorundur, bir türlü çözülmüyor. Türkiye'de 19 kulüp var. 4 büyük kulübün işini görme, 15'inin işini de gör. Onlar seçiyor seni. Adaletli davrandığın zaman Anadolu takımları sana oy verir, başkasına oy verir mi. Ama orda güç dengeleri var. Güçten korkuyorsunuz ondan.” 

BÜNYEMİZ BAŞKASININ HAKKINI ALMAYI KABUL ETMEZ!

Trabzonspor'un içinde bulunduğu durumla ilgili değerlendirmelerde bulunan Hacıosmanoğlu, "Şu anki sistemde her şey ekonomiye bakıyor. Futbolcuya para verirsen oynar, vermezsen oynamaz. Biz bunların hepsini yaşadık. Para verirsen hesap sorarsın, parasını ödemezsen soramazsın. Geldiğimiz noktaya baktığımızda sadece Trabzonspor'da değil bütün takımlarda aynı, ekonomiye dayalı. Oyuncu transfer etmekle olmuyor. Biz de oyuncu transfer ettik. Bütünlüğü sağlamak, sadece kulüp içeresinde değil camia içeresinde de bütünlüğü sağlamak önemli ayrıca. Geçen sene bütün camia birleşmişti. Geçtiğimiz sezon takım da iyi idi, başarı için çok önemli kriterler bunlar” dedi. 

İbrahim Hacıosmanoğlu, geçen sezonla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “Ayrıca Türkiye Futbol Federasyonu’nda da güçlüydük. Şunu unutmamalıyız, şampiyonluğun yüzde 51’i Mustafa Hacıkerimoğlu’nundur, yüzde 49'nu kim paylaşırsa paylaşsın! Bunu şu anlamda söylüyorum, yıllarca sadece adalet istedik. Sürekli hakkımızı yediler çünkü.  Federasyon ayağını iyi tuttuğun zaman, hakkınızı yiyemedikleri zaman yetiyor sana. İşte Hacıkerimoğlu'nun bu yönde büyük katkısı olmuştur, hakkımızı savunmuştur, başarmıştır. Onun dışında camia birleşmişti. Şimdi bakıyorum, geçen seneki birlikteliğin yüzde 10 yok. Hacıkerimoğlu hem o birlikteliği sağlamıştı hem de görevini Türk futbolu adına laikiyle yapmıştı. Bizim bünyemiz zaten başkasının hakkını almayı kabul etmez.”  

PAYLAŞMAYI BİLMİYORUZ!

Geçen sezon yaşanan şampiyonluğun ardından bu yıl her şeyin istenildiği gibi gitmemesini değerlendiren Hacıosmanoğlu, "İki sene üst üste şampiyon olmamız gerekmiyor. Bu kadrodaki aksaklıklar giderildikten sonra, ekonomik olarak da dokunuşlar yapıldığında seneye yine şampiyonluğa oynarız. Bu kadronun üzerine inşaat yapılabilir. Ama yönetimlere sahip çıkmak gerekiyor. Ondan sonra, ‘daha iyisini yapacağım’ diyen varsa, ekonomik bağımsızlığı daha güçlü olan buyursun gelsin. Yönetimleri sürekli konuşmak Trabzonspor'a zarar vermekten başka bir şey değildir. Biz de geldik-gittik. Eleştirilerle ilgili haklı oldukları yönler vardı, haksız olanlar vardı. Yerden yere vurmanın Trabzonspor'a faydası olmuyor ki! Ne diyoruz şimdi; Trabzonspor'un ekonomik olarak toparlanması için mucize lazım. Sadece Trabzonspor değil 4 büyük kulüp de öyle. Gelenler gidiyor ama kurum olarak Trabzonspor zarar görüyor” diye konuştu.

Hacıosmanoğlu, kulübün içinde bulunduğu duruma ilgili olarak, "Beni en çok üzen konu, camia olarak dağıldık. Geçen sezonki şampiyonluğun önemli anahtarı birbirimize sarılmaktı. Yıllarca şampiyon olamadığımız için camia birleşmiyordu, şimdi şampiyon oldu, paylaşmayı bilmiyoruz. Biz başarı varken dağıldık. Resmi olarak 38 sene üzerine takıma şampiyon yapan başkanın ve yönetimin kredisi olması gerekiyor. En küçük bir kötü sonuçta ‘istediğimiz yerde değiliz, bu yönetim gitsin’ demek, öyle şey olur mu? Şampiyonluk maçında hepimiz ağladık, gurur duyduk. Bunları yaşatan yönetimin en az 2-3 yıl kredisi olması gerekiyor " ifadelerini kullandı  

Hacıosmanoğlu: Cebine elini atarken elin titremeyecek. Lider olacaksın, yönetmeyi bileceksin

Trabzonspor Kulüp Başkanı nasıl bir profile sahip olması gerektiğini yönündeki algılarla ilgili olarak Hacıosmanoğlu şu açıklamayı yaptı: "Profil çok önemli değil. Mutlaka Trabzonspor'u yönetecek ehliyete sahip olmanız lazım. Bu sadece parayla da olmaz. Paran olur ezilirsin çünkü parası olan adam güçlü olur diye bir şey yok. Trabzonspor sevdası ve aşkı içinde olacak. Cebine elini atarken elin titremeyecek. Lider olacaksın, yönetmeyi bileceksin"  diye konuştu.

Barcelona altyapı hocasını getirecektik!

Altyapı ile ilgili düşüncelerini paylaşan İbrahim Hacıosmanoğlu, “Yetiştirebiliyor muyuz, hayır! Bunun örneklerini Avrupa'ya gittiğimizde gözlemliyoruz. Nasıl oyuncu yetiştiriyorlar, oyuncunun giyim-kuşamından yemeğine kadar her şeylerine karışıyorlar, sokakta yürümesine bile. Peki biz ne yapıyoruz!  Hem eğitim hem sportif hem sosyal alanda çocukları yetiştireceksin. Bizim dönemimizde Barcelona altyapı hocasını 1461 Trabzon'un başına getirecektik ama ömrümüz yetmedi. Bir kolej inşa edecektik. Hem bizden, hem de yöremize yakın gençleri orada her alanda eğitimini alacağı bir fabrika kurmaktı projemiz ama nasip olmadı"  dedi.

Hacıosmanoğlu’nun hayali oğlu Eren'i başkan olarak görmek!

Çocuklarına düşkünlüğüyle bilinen Hacıosmanoğlu, onlarla birlikte vakit geçirmeyi çok seviyor. Efe, Eren ve Ela adlı 3 çocuğu bulunan Hacıosmanoğlu'nun en büyük hayallerinden biri, ortanca oğlu Eren'i kulüp başkanı olarak görmek. Ama bu konuda bir şarttı var, o da ekonomik olarak güçlü olması. Başkan olarak çocukluk hayalini gerçekleştiren İbrahim Hacıosmanoğlu, ilerleyen yıllarda oğlunu da Trabzonspor'a hizmet ederken görmeyi çok istiyor. 

Eren'in en büyük hayali Trabzonspor forması giymek!

İbrahim Hacıosmanoğlu oğlunun okumasını ve ileride Trabzonspor’a başkan olmasını isterken, Eren'inin en büyük hayali ise Trabzonspor formasını futbolcu olarak giymek. Eren’i bu düşünceye iten olay, Türk futboluna damga vurmuş Sergen Yalçın ve Arda Turan gibi önemli isimlerden kendi yetenekleriyle ilgili güzel sözler duyması. Sağ ve sol ayağını çok iyi kullanan Eren, bunun için çok çalıştığını söylüyor 

48fc17cd-879a-4619-a424-e2b93d6353ab

Trabzonspor’un 15. Başkanı

Renkli kişiliği ve sert açıklamalarıyla tanınan Trabzonspor'un eski başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, 1966 yılında Hayrat Merkez Mahallesi'nde doğdu. Trabzon'un köklü kulüplerinden Akçaabat Sebatspor'da yöneticilik yapan Hacıosmanoğlu, 2005-2007 yılları arası Trabzonspor Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu.  26 Mayıs 2013 tarihinde yapılan seçimleri kazanarak Trabzonspor’un 15. başkanı seçildi ve çocukluk hayalini gerçekleştirdi.