Hepimiz zaman zaman rüyalar görürüz ve bunların ne anlama gelebileceğini merak ederiz. Rüyaları görmemizin nedeni bir şey ile fazla vakit geçirdiğimiz zaman onun etkisi altında kalmamız olabilir. Bununla birlikte bazı peygamberlerin örneğin Hz. Yusuf gibi gördüğü rüyaların gerçek olacağını Allah tarafından bildirildiği söylenmektedir. Kutsal Kitabımız olan Kur’an’ı Kerim de bununla ilgili kıssaları dileyenler okuyabilir. Yaşadığımız dünya üzerinde iyi ve kötü şeyler olmaktadır. Bunun yanı sıra hepimiz bir imtihandan geçiyoruz ve yaptığımız işlerin sonucunda yine hesap gününde hesap vereceğiz. Dünya üzerinde gerçekleşen her türlü olaydan Allah’ın haberdar olduğu yine kutsal kitabımızda bildirilmektedir. Allah ise yapılan kötü işlere neden müsaade ediyor konusunu birçok kişi kendisine sormaktadır. Sizler de rüyanızda gördüğünüz iyi veya kötü şeyleri hemen şimdi Rüya tabirleri web sitesinden görüntüleyebilirsiniz.
Yapılan Kötülüklere Allah Neden İzin Verir?
Dünya üzerinde yaşarken birçoğumuz birçok kötü olayla karşılaşırız. Yaşanan kötü hadiselerde Allah tüm bu yaşanan olaylara neden izin veriyor gibi şüphelere düşebiliriz. Örneğin savaşlarda veya depremlerde masum çocukların ölmesini bir türlü anlayamayız. Bunu yalnızca şu şekilde açıklayabiliriz. Aslında dünya tamamen bir imtihan dünyasıdır ve bir simülasyon gibidir. Asıl hayatın öldükten sonra başlayacağını bilen bir kişi olaylara farklı yaklaşacaktır. Bu anlamda bu dünyanın aslında pek de bir önemi kalmaz. Yaşadığımız tüm iyilik ve kötülükler de aslında imtihanın bir parçasıdır. Allah ise bazılarına kötülük yapmalarına müsaade eder ve onları bu şekilde imtihan eder. Kötülük yapanların cezasını ise isterse bu dünyada dilerse ahirette verecektir.
Allah veya Bir Yaratan Gerçekten Var Mıdır?
Hepimiz zaman zaman bir yaratıcının var olup olmadığını merak ederiz. Bununla ilgili bazı zamanlarda şüpheye düşebiliriz. Kur’an’ı Kerim’in gerçekten kutsal bir kitap olup olmadığının tam kararını ise ahiret gününde göreceğiz. Eğer gerçekten bir hesap günü ve yaratıcı var ise o gün yapıp ettiklerimizin hesabını yaratan karşısında vereceğiz. Bununla birlikte yapılan bilimsel çalışmalar, kazılar bizlere bazı somut deliller verebilmektedir. Örneğin kutsal kitabın uzun zamanlar boyunca hiç değişmeden kalması ve başka bir örneğinin dahi olmaması onun korunmuş olabileceği ve gerçek olduğu anlamına gelebilir. Bununla birlikte insana baktığımız zaman yaratılışın birçok deliline ulaşabiliriz. Örneğin bir 70 kg ağırlığındaki bir diyaliz makinesinin yapabildiğini yalnızca gramlarla ölçülebilen böbreğin yapabilmesi bunun delillerinden birisi olabilir.
Evren Allah Tarafından Mı Yaratıldı?
Bizlerin var oluş süreci yaklaşık 14 milyar yıl kadar öncesine uzanıyor. Bu uzun süreç içerisinde dünyamız ve evrenimiz birçok değişime uğradı ve şu an ki olduğu konuma geldi. Yaşam belirtilerinin oluşabildiği veya bizim bildiğimiz kadarıyla yaşamın olduğu tek gezegen ise dünya. Dünyanın ise rastgele mi yoksa bir yaratıcı tarafından mı yapıldığı ise günümüzün en büyük tartışma konularındandır. Tabi ki herkes bu konuda farklı fikirlere sahip olabilir. Fakat yapılan bilimsel araştırmalar bizlere dünyanın mutlak bir güç ve otorite sahibi tarafından bilinerek tasarlandığı yönünü göstermektedir. Dünyanın güneşe olan uzaklığı bunun önemli delillerinden birisidir. Yaşadığımız gezegen ne güneşe çok yakındır ne de çok uzak. Çok uzak olması durumunda her canlı donacak ve yaşam mümkün olmayacaktır. Güneşe olan uzaklığımız yakın olsaydı yine yaşadığımız gezegende yüksek sıcaklıklar olacak ve insanın var olması yine mümkün olmayacaktı. Tüm bu delilleri bir araya getirdiğimiz ve evrene bir göz attığımız zaman bunun rastgele sonucu oluşması çok düşük bir ihtimaldir. Bu ihtimal on üzeri 80’de bir olabilecek bir ihtimale neredeyse eşdeğerdir.