Atıklardan Sanata İlham Veren Dönüşüm
İstanbul’da yaşayan işadamı ve sanatçı Serkan Şerefhanoğlu, yıllar önce başlattığı çevre ve sürdürülebilirlik projesini sanata dönüştürdü. Tekstil sektöründeki üretim süreçlerinden arta kalan kumaş, plastik, düğme ve etiket gibi malzemeleri kullanarak benzersiz tablolar yaratan Şerefhanoğlu, hem sanatıyla farkındalık oluşturuyor hem de “israf etmemek” temasını topluma aşılamayı hedefliyor.
Kurduğu atölyede çalışmalarını sürdüren sanatçı, “Amacımız, israf etmemeyi duyurmak ve dünyaya sürdürülebilir bir yaşam mesajı vermek” diyor. Şerefhanoğlu’nun eserleri, hem yerli hem de uluslararası çevrelerde büyük ilgi görüyor.
Tekstil Atıklarıyla Sanat Yolculuğu
Şerefhanoğlu, aynı zamanda ünlü tekstil markalarına üretim yapan bir iş yerinin sahibi. İşte bu noktada üretim sürecinden çıkan atıkları değerlendirme fikriyle yola çıkan sanatçı, bu malzemeleri sanat eserlerine dönüştürerek dikkat çekti.
Kumaş parçaları, deri etiketler, düğmeler ve yıkama talimatı kağıtları gibi malzemeleri tablolarında kullanan Şerefhanoğlu, “Markalara sürdürülebilirlik mesajı verebilmek için bu projeye başladım. Ortaya çıkan eserler beklediğimden çok daha fazla ilgi gördü. Bugün birçok marka, holding binasında tablolarımı sergiliyor” diyerek süreci anlattı.
Ünlü İsimlere Özel Eserler
Sanatçı, şimdiye kadar yaptığı eserleri birçok önemli isme hediye etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için hazırladığı, futbol oynarken resmedildiği tablo, sanatçının en çok ses getiren çalışmaları arasında yer aldı.
Ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’e, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Göbekli Tepe temalı bir tablo hediye etti. Şerefhanoğlu, “Bu tabloyu Emine Erdoğan aracılığıyla Guterres’e iletmek benim için büyük bir onurdu” diyerek gururunu paylaştı.
Sıfır Atık Bilincine Katkı
Serkan Şerefhanoğlu, Sıfır Atık Projesi’ni sanat yoluyla destekleyen isimlerden biri. Katıldığı iklim zirvelerinde sergilediği eserlerle hem Türkiye’yi temsil ediyor hem de çevre bilincini güçlendiren mesajlar veriyor.
Sanatçı, “Sıfır atık, tüm dünyanın ortak paydası. Elimden geldiğince atıkları değerlendirip sanata dönüştürüyorum. En büyük hedefim, bu mesajı dünya genelinde duyurmak” diyerek çalışmalarının sosyal yönüne dikkat çekti.
Uluslararası Platformlarda Türkiye Temsili
Şerefhanoğlu, eserleriyle bugüne kadar birçok uluslararası zirvede yer aldı. Azerbaycan’daki İklim Zirvesi’nde Gaziantep’in ünlü eseri Zeugma’yı atıklardan oluşturdu, Riyad’daki Çölleşme Zirvesi’nde ise çevre mesajı taşıyan bir tablo sergiledi.
Ayrıca, “Global Goals” adlı tablosuyla Birleşmiş Milletler’in 17 sürdürülebilirlik hedefini simgeleyen bir çalışma ortaya koydu.
Bu etkinliklerde Türkiye’yi temsil etmekten gurur duyduğunu belirten sanatçı, “Benim için en önemli şey, ülkemin adını çevre ve sanatla birlikte anılmasını sağlamak” dedi.
“İsraf Etmemek En Büyük Sanat”
Şerefhanoğlu, yaptığı sanatta güzelliğin ötesinde verdiği mesajın önemine vurgu yapıyor. “Resmin güzelliği değil, anlattığı mesaj önemli. Her tablo, israf etmemeye dair bir farkındalık çağrısı” diyen sanatçı, yıllardır çevresine örnek olmaya devam ediyor.
Sanatçının eserlerinden biri de dünyanın en eski halısı olarak bilinen Pazırık Halısı’nın tablosu. Bu eser, Fener Rum Patrikhanesi’nde büyük ilgi gördü.
Gelecek Hedefi: Sanatı Uzaya Taşımak
Yeni projeleri hakkında bilgi veren Şerefhanoğlu, “Bir sonraki İklim Zirvesi’nde eserlerim yeniden sergilenecek. Ayrıca NASA’ya da tablolar gönderip sıfır atık mesajını evrensel boyuta taşımayı hedefliyorum” dedi.
Sanatçının hedefi, sürdürülebilir sanat anlayışını dünya çapında yaygınlaştırmak. “Benim için en büyük başarı, insanlara basit bir mesaj verebilmek: israf etmeyin. Bu mesajı ne kadar çok kişiye ulaştırırsam o kadar mutlu oluyorum” sözleriyle sanat anlayışını özetliyor.
Sonuç
Sanatçı Serkan Şerefhanoğlu, atık malzemeleri sanata dönüştürerek çevre bilincini ve sürdürülebilir yaşam felsefesini topluma aktarıyor.
Eserleriyle hem Türkiye’de hem dünyada ilgi gören Şerefhanoğlu, “Tüm amacımız israf etmemeyi duyurmak” diyerek sanatın gücüyle çevreye sahip çıkmanın mümkün olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.