BAŞLANGIÇ NOKTASI VE İSTİFALAR
Türk futbolunda bahis soruşturması, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yönetiminde sarsıcı gelişmelere yol açtı. İç soruşturma kapsamında 45 klasman temsilcisi, bahis oynadıklarını kabul ederek görevlerinden istifa etti. Bu gelişme, soruşturmanın saha dışındaki kurumları da kapsadığını gösteriyor.
Soruşturma çerçevesinde ayrıca 17 hakem, bir Süper Lig kulübü başkanı, bir takım eski sahibi ve bir eski dernek başkanı, “görevi kötüye kullanma” ve “müsabaka sonucunu etkileme” suçlamalarıyla gözaltına alındı. Bu durum futbolun sahadaki adalet mekanizmasından kurum içi işleyişine dek geniş bir alanı etkiliyor.
TFF BAŞKANI AÇIKLAMALARI VE İDDİALAR
TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, kurum içerisinde yürütülen incelemelere ilişkin şu ifadeleri kullandı: “371 hakemin bahis hesabı bulunduğu, bunlardan 152’sinin aktif olarak bahis oynadığı tespit edilmiştir.” Bu açıklama, federasyonun kendi iç yapısında da ciddi sorunlar olduğunu işaret ediyor.
Başkan Hacıosmanoğlu ayrıca “Türk futbolunu layık olduğu yere taşımak için içinde ne pislik varsa temizleyeceğiz.” diyerek hem yönetime hem kulüplere açık çağrı yaptı. Bu söylem, federasyonun soruşturma sürecini ciddi biçimde yürüttüğünü ve başka kurumlarla iş birliği içerisinde hareket ettiğini gösteriyor.
ADLİ SÜREÇ VE DELİLLERİN TOPLANMASI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, Nisan 2025’te başlatıldı. Süreçte biri TFF’de olmak üzere iki ayrı dosya birleştirilerek tek dosya üzerinden yürütülüyor. TFF açıklamasında şu bilgiler yer alıyor: “MASAK raporları, HTS kayıtları, yurtiçi ve yurtdışı bahis siteleri abonelik kayıtları ve tanık beyanları temin edilmektedir. Bu kayıtların analiz edilmesi yoğun bir mesai gerektirmektedir.”
Soruşturma kapsamında ele alınan suçlamalar arasında 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’a muhalefet, 7405 sayılı Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu’na muhalefet ve 7258 sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’a muhalefet yer alıyor. Bu durum, hem idari hem adli yaptırımların gündemde olduğunu ortaya koyuyor.
İÇ GÖREVLERİN SONA ERMESİ VE SONRASI
İç soruşturma neticesinde 45 klasman temsilcisinin istifa etmesi, kurumun kendi içinde ciddi bir temizlik adımı attığını gösteriyor. Bu temsilciler, hafta sonu maçlarının görev listelerinden çıkarıldı ve yerlerine yeni atamalar yapıldı. Bu durum, federasyonun görev dağılımında hızlı bir revizyona gittiğini de işaret ediyor.
Ayrıca, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK) tarafından 149 hakeme 8 ile 12 ay arasında hak mahrumiyeti cezası verildiği açıklanmış durumda. Üç hakem hakkında ise inceleme sürüyor. Bu cezalar, adalet mekanizmasının içerideki ilk adımları olarak değerlendirilebilir.
ETKİLER VE GELECEĞE YÖNELİK ÖNGÖRÜLER
Bu süreç, Türk futbolunda hem sahadaki maç düzenini hem yönetimsel mekanizmaları hedef alıyor. Zira hakemlerin bahisle anılması, müsabaka sonuçlarının güvenilirliği açısından ciddi tehdit oluşturuyor. Ayrıca kurum içi temsilcilerin istifaları, federasyonun köklü işleyişinde değişiklik sinyali veriyor.
Geleceğe dönük olarak şunlar öne çıkabilir:
Hakem ve temsilcilerle ilgili daha şeffaf bir görev dağılımı sistemi kurulabilir.
Kulüplerin iç denetimi ve yönetişim yapılarında sıkılaştırma yapılabilir.
Federasyon‑savcılık ortaklığı arttırılarak sıkı bir denetim mekanizması oluşturulabilir.
Türk futbolunda bahis iddiaları sadece bireysel hakemleri değil, kurumların yapısını da etkileyecek düzeyde sarsıcı bir etkiye sahip. TFF’de istifa eden temsilciler ve verilen cezalar, bu etkinin somut yansımaları. Süreç ilerledikçe hem adli hem de idari açıdan yeni adımların atılması bekleniyor.
Haberin devam eden süreci ve federasyonun alacağı önlemler ilerleyen günlerde Türk futbolunun güven ortamını yeniden inşa etmede belirleyici olacak.