TÜRKİYE’DEN SDG’YE NET MESAJ: KİMSEYE SORMAYIZ

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, yıllık değerlendirme toplantısında yaptığı açıklamalarla Türkiye’nin Suriye politikası ve terörle mücadeledeki kararlılığını net ifadelerle ortaya koydu. Terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı olan SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu konusunda Türkiye’nin kırmızı çizgilerinin değişmediğini vurgulayan Güler, ihtiyaç duyulması halinde Türkiye’nin kimseye sormadan harekete geçeceğini söyledi.

Bakan Güler’in açıklamaları, Suriye’deki yeni siyasi süreçten askeri operasyonlara, savunma sanayii projelerinden bölgesel güvenliğe kadar geniş bir çerçeveyi kapsadı.

SDG’NİN ENTEGRASYONUNDA TÜRKİYE’NİN KIRMIZI ÇİZGİLERİ

Türkiye, Suriye Demokratik Güçleri’nin Suriye ordusuna entegrasyonu konusunda net bir duruş sergiliyor. Bakan Güler, SDG’nin bir yapı ya da birlik olarak değil, yalnızca ferdi şekilde Suriye ordusuna katılabileceğini vurguladı. Bu yaklaşımın Türkiye için vazgeçilmez olduğunu belirten Güler, bu konudan geri adım atılmasının söz konusu olmadığını açıkça ifade etti.

Türkiye’nin bu tutumu, hem sahadaki güvenlik dengeleri hem de uzun vadeli bölgesel istikrar açısından kritik görülüyor. Ankara, SDG’nin kolektif bir güç olarak varlığını sürdürmesinin ileride yeni güvenlik riskleri doğurabileceği görüşünde.

Gain Medya Soruşturmasında 3 İsim Tutuklandı
Gain Medya Soruşturmasında 3 İsim Tutuklandı
İçeriği Görüntüle

“KİMSEDEN İCAZET ALMAYIZ” MESAJI

Bakan Güler’in en dikkat çeken açıklamalarından biri, Türkiye’nin askeri operasyonlar konusundaki bağımsız iradesi oldu. 2016 yılından bu yana gerçekleştirilen sınır ötesi harekâtları hatırlatan Güler, o dönemde hem ABD hem de Rusya’nın sahada bulunduğunu anımsattı.

Türkiye’nin geçmişte olduğu gibi gelecekte de gerekli gördüğü adımları kimseye danışmadan atacağını belirten Güler, bu yaklaşımın terörle mücadelede temel bir ilke olduğunu dile getirdi. Bu mesaj, özellikle SDG’nin mevcut mutabakatlara uymaması halinde yeni operasyon ihtimalini güçlendirdi.

TEL RIFAT VE MENBİÇ’TE TÜNEL DARBEİ

Türkiye’nin Suriye’de yürüttüğü terörle mücadele faaliyetlerinde somut sonuçlar da paylaşıldı. Bakan Güler, Tel Rıfat’ta 302 kilometre, Menbiç’te ise 430 kilometre olmak üzere toplam 732 kilometre uzunluğundaki tünelin imha edildiğini açıkladı.

Bu çalışmalar sayesinde bölge halkının güvenli şekilde yerleşmesine ve tarımsal faaliyetlere yeniden başlamasına imkân sağlandığını belirten Güler, terör örgütlerinin altyapısına ağır darbe vurulduğunu ifade etti. Ayrıca Afrin’de sivillerin kullanımına açılan dini yapılar ve çözülen altyapı sorunları da Türkiye’nin sahadaki etkisini ortaya koydu.

SURİYE ORDUSUNA ASKERİ EĞİTİM VE DESTEK

Bakan Güler, Suriye ordusunun terörle mücadele kapasitesinin artırılmasına yönelik destek mesajı da verdi. Türkiye’nin daha önce Azerbaycan, Libya ve Somali’de uyguladığı askeri eğitim modellerinin Suriye için de örnek olabileceğini ifade eden Güler, bu alandaki iş birliğinin devam ettiğini söyledi.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin eğitim tecrübesinin, Suriye’de kalıcı istikrarın sağlanmasına katkı sunabileceği değerlendirilirken, bu yaklaşım Ankara’nın sadece askeri değil stratejik bir perspektifle hareket ettiğini gösteriyor.

TERÖRSÜZ TÜRKİYE HEDEFİ

Terörle mücadelede gelinen noktaya da değinen Bakan Güler, “Terörsüz Türkiye” sürecinin tarihi bir fırsat olduğunu vurguladı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yürüttüğü başarılı operasyonlar sonucunda terör örgütünün hareket alanının ciddi şekilde daraldığını belirten Güler, sürecin devletin belirlediği çerçevede ilerlediğini ifade etti.

Vatandaşların bu konuda müsterih olması gerektiğini dile getiren Güler, güvenlik birimlerinin sahadaki tüm gelişmeleri yakından takip ettiğini ve gerekli hassasiyetin sürdürüldüğünü söyledi.

TÜRKİYE’NİN BÖLGESEL VE KÜRESEL GÜVENLİK VİZYONU

Toplantıda savunma sanayii projeleri, hava güvenliği, Karadeniz’deki riskler ve uluslararası askeri iş birlikleri de gündeme geldi. Türkiye’nin hem kendi güvenliğini hem de bölgesel istikrarı önceleyen politikalar izlediğini belirten Bakan Güler, Ankara’nın Avrupa güvenliği ve Orta Doğu dengelerinde vazgeçilmez bir aktör olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin kararlı duruşu, önümüzdeki dönemde Suriye sahasında yaşanabilecek gelişmeler açısından da belirleyici olmaya devam edecek.