2020 yılında kamuya ait sigorta şirketlerinin tek çatı altında toplanmasıyla kurulan Türkiye Sigorta modelinin ardından, benzer bir yapılanmanın kamu katılım bankaları için de gündeme geldiği belirtiliyor. Ekonomi yönetiminin, katılım bankacılığındaki büyümeyi dikkate alarak ölçeği artıracak yeni bir birleşme modeli üzerinde çalıştığı ifade ediliyor.
İddialara göre Türkiye Varlık Fonu çatısı altında faaliyet gösteren kamu katılım bankalarının tek bir banka olarak yapılandırılması planlanıyor. Bu kapsamda halihazırda hizmet veren Ziraat Katılım ve Vakıf Katılım ile kuruluş sürecinde sona gelinen Halk Katılım Bankası’nın aynı yapı içinde birleştirilmesi hedefleniyor.
TÜRKİYE SİGORTA MODELİ ÖRNEK ALINIYOR
2020 yılında Ziraat Sigorta, Halk Sigorta ve Güneş Sigorta’nın birleşmesiyle kurulan Türkiye Sigorta, aradan geçen beş yılda müşteri portföyünü ve kârlılığını istikrarlı biçimde artırdı. Bu başarı, kamuya ait finans kuruluşlarının tek çatı altında toplanmasının sağladığı ölçek avantajını gözler önüne serdi.
Ekonomi yönetiminin de bu deneyimi dikkate alarak katılım bankaları için benzer bir yapıyı değerlendirdiği ifade ediliyor. Amaç, kamu katılım bankalarının sermaye gücünü ve operasyonel kapasitesini artırarak sektörde daha etkin bir konuma gelmelerini sağlamak.
ÜÇ BANKA TEK ÇATI ALTINDA TOPLANABİLİR
Gündeme gelen plana göre Ziraat Katılım, Vakıf Katılım ve kuruluş aşamasındaki Halk Katılım Bankası tek bir banka çatısı altında birleştirilecek. Yeni yapının, belirlenecek farklı bir isimle faaliyet göstermesi öngörülüyor.
Bu modelde, üç bankanın mevcut deneyimi ve müşteri portföyü ortak bir havuzda toplanarak daha güçlü bir kamu katılım bankası oluşturulması hedefleniyor. Böylece hem yurt içi hem de yurt dışı piyasalarda rekabet gücünün artırılması amaçlanıyor.
HALK KATILIM ŞUBAT AYINDA FAALİYETE BAŞLAYACAK
Birleşme planının önemli ayaklarından biri olan Halk Katılım Bankası’nın, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan aldığı faaliyet izninin ardından şubat ayında hizmet vermeye başlaması bekleniyor. Kuruluş sürecinin tamamlanmasıyla birlikte bankanın, planlanan birleşme modeline dahil edilmesi gündemde yer alıyor.
Bu gelişme, kamu katılım bankacılığı alanında yeni bir dönemin habercisi olarak değerlendiriliyor.
KATILIM BANKALARININ SEKTÖR PAYI YÜZDE 10’A ULAŞTI
Kamuoyunda “faizsiz bankacılık” olarak bilinen katılım bankaları, son yıllarda artan ilgiyle birlikte bankacılık sektöründeki payını önemli ölçüde yükseltti. Katılım bankalarının toplam bankacılık sektörü içindeki payının yaklaşık yüzde 10 seviyesine ulaştığı belirtiliyor.
Bu büyüme trendi, ekonomi yönetiminin sektöre yönelik stratejik adımlar atmasında etkili oluyor. Üç kamu katılım bankasının tek çatı altında toplanmasıyla, bu payın daha da artırılması hedefleniyor.
AMAÇ ÖLÇEK VE ETKİNLİĞİ ARTIRMAK
Planlanan birleşmenin temel hedefi, kamu katılım bankalarının ölçek ekonomisinden yararlanmasını sağlamak ve daha etkin bir finansal yapı oluşturmak olarak öne çıkıyor. Tek banka modelinin, maliyetleri düşürmesi ve hizmet kalitesini artırması bekleniyor.
Kamu katılım bankalarına yönelik bu birleşme planı, hayata geçmesi halinde Türkiye finans sektöründe önemli bir yapısal değişim olarak kayda geçecek. Gözler, önümüzdeki dönemde atılacak resmi adımlara çevrilmiş durumda.
