Trabzon’un Akçaabat ilçesinde, Türk milletinin bağımsızlık ruhunu mısralarıyla ölümsüzleştiren Mehmet Akif Ersoy vefatının 89. yıl dönümünde düzenlenen anlamlı bir programla anıldı. Akçaabat Belediyesi tarafından organize edilen anma programı, yoğun katılımla gerçekleşti ve milli şairin fikir dünyası ile ahlaki duruşu bir kez daha hatırlatıldı.

Mehmet Akif

ANMA PROGRAMI YOĞUN KATILIMLA GERÇEKLEŞTİ

Akçaabat’ta düzenlenen programda akademisyenler, öğrenciler ve vatandaşlar bir araya geldi. Anma etkinliğinde konuşmacı olarak Trabzon Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Tarih Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Ebru Demircioğlu yer aldı. Program boyunca Mehmet Akif Ersoy’un sadece bir şair değil, aynı zamanda bir dava ve ahlak insanı olduğu vurgulandı.

BİR EDİBİN EDEP DOLU YAŞAMI

“Bir Edibin Edep Dolu Yaşamı: Mehmet Akif Ersoy” başlıklı konferansta Prof. Dr. Ebru Demircioğlu, milli şairin örnek hayatını farklı yönleriyle ele aldı. Demircioğlu, Akif’in ahlakı bir düşünce değil, bir yaşam biçimi haline getirdiğini ifade etti. Konuşmasında, Akif’in dava arkadaşlarının hatıralarından kesitler sunarak onun şahsiyetli duruşunu ve tavizsiz karakterini anlattı.

Mehmet Akif Ersoy’un hayatı boyunca inandığı değerlerden asla ödün vermediğini belirten Demircioğlu, yokluk ve zorluklar içinde geçen yaşamına rağmen onurundan taviz vermemesinin, onu millet nezdinde özel bir yere taşıdığını söyledi.

8F75Eb0D 2Ceb 422D Aa42 C0945A5987Cc

VATAN VE MİLLET İÇİN ADANMIŞ BİR ÖMÜR

Konferansta, Mehmet Akif Ersoy’un milletine adanmış ömrüne ve vatanı için verdiği mücadeleye özel bir vurgu yapıldı. Prof. Dr. Demircioğlu, Akif’in kalemiyle verdiği istiklâl mücadelesinin, cephede verilen savaş kadar önemli olduğunu ifade etti. İstiklâl Marşı’nın yazıldığı dönemin şartlarına değinilerek, bu marşın bir şiirden öte, milletin bağımsızlık manifestosu olduğu dile getirildi.

Akif’in, milletinin acılarını kendi yüreğinde hisseden bir şair olduğu belirtilirken, onun eserlerinde samimiyetin ve iman gücünün ön planda olduğu vurgulandı.

ASIM NESLİ VE İDEAL TÜRK GENÇLİĞİ

Programda “Asım” kavramı da geniş bir şekilde ele alındı. Prof. Dr. Demircioğlu, Asım’ı Türk gençliğinin imanlı, ahlaklı, çalışkan ve vatanına sadık ideal temsilcisi olarak değerlendirdi. Mehmet Akif Ersoy’un hayal ettiği gençliğin, sadece bilgiyle değil, güçlü bir ahlak anlayışıyla yetişmesi gerektiğini savunduğu ifade edildi.

Asım’ın, Akif’in zihninde şekillenen bir ideal olduğu ve bugün de gençler için yol gösterici bir model olmaya devam ettiği dile getirildi. Konuşmada, bu idealin günümüz gençliğine aktarılmasının önemine dikkat çekildi.

YOKLUK İÇİNDE ONURLU BİR VEDA

Anma programının son bölümünde Mehmet Akif Ersoy’un vefat sürecine değinildi. Prof. Dr. Demircioğlu, milli şairin hayatının son dönemlerini yokluk içinde geçirmesine rağmen, bu durumu hiçbir zaman bir şikâyet konusu yapmadığını ifade etti. Akif’in, ardında maddi değil, manevi olarak son derece güçlü bir miras bıraktığı vurgulandı.

Yakındaki Restoranlar Arayışında Taksim’in En Keyifli Noktası N'Evet İstanbul
Yakındaki Restoranlar Arayışında Taksim’in En Keyifli Noktası N'Evet İstanbul
İçeriği Görüntüle

Mehmet Akif Ersoy’un Türk milletine bıraktığı en büyük mirasın, onurlu duruşu, sarsılmaz inancı ve ahlaki prensipleri olduğu dile getirildi.

B1365Ba7 4Bf9 4668 848E 2566B49A4B01

ATATÜRK’ÜN SÖZÜYLE ANLAMLI KAPANIŞ

Yoğun ilgiyle takip edilen program, milli şairin fikirlerinin ve ahlaki duruşunun bugün de yol gösterici olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Prof. Dr. Ebru Demircioğlu, konuşmasını Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milletine armağan ettiği o unutulmaz sözle tamamladı: “Ne mutlu Türk’üm diyene!”

Akçaabat’ta düzenlenen bu anlamlı anma programı, Mehmet Akif Ersoy’un hatırasını yaşatırken, onun ideallerinin gelecek nesillere aktarılmasının önemini bir kez daha gözler önüne serdi.