HAYALİ İÇİN MESLEĞİNİ BIRAKTI

Bolu’da yaşayan Şeyda Yoltaş, uzun yıllar sürdürdüğü mali müşavirlik mesleğini geride bırakarak çocukluk hayali olan üreticiliğe yöneldi. İktisat lisansı, bankacılık-finans yüksek lisansı ve doktora eğitimi alan Yoltaş, 2012 yılından bu yana tarım üzerine araştırmalar yaptı. Edindiği bilgi ve birikimi pratiğe döken Yoltaş, kapalı ortam tarımı modeliyle safran üretimine başladı.

50 METREKAREDE YÜKSEK DEĞERLİ ÜRETİM

Şeyda Yoltaş, yalnızca 50 metrekarelik kapalı bir alanda gramı yaklaşık 700 TL’ye satılan safran üretiyor. Kurduğu sistemde 30 bin adet safran soğanı bulunuyor. Safranın, dünyada en pahalı baharatlar arasında yer alması nedeniyle küçük alanlarda bile yüksek katma değer oluşturabildiğini belirten Yoltaş, bu üretim modelinin sürdürülebilir tarım açısından önemli avantajlar sunduğunu ifade ediyor.

KAPALI ORTAM TARIMI AVANTAJ SAĞLIYOR

Yoltaş, kapalı ortam tarımı sayesinde doğa koşullarına bağlı riskleri büyük ölçüde ortadan kaldırdıklarını söylüyor. Sıcaklık, nem, ışık ve karbondioksit seviyelerinin kontrol altında tutulabildiği bu modelde, bitkinin ihtiyaç duyduğu koşullar birebir sağlanabiliyor. Böylece safran çiçeğinin tam açılmadan toplanması mümkün oluyor ve ürün kalitesi korunuyor.

100 Bin Lira Maasli Isi Birakip Sektor Degistirdi 19352917 2710 M

SAFRAN HASADI EL EMEĞİ GEREKTİRİYOR

Safran üretiminin en zahmetli aşamasının hasat olduğunu belirten Yoltaş, çiçeklerin elle tek tek toplandığını vurguluyor. Safran çiçeğinin yalnızca bir gecede açtığını söyleyen Yoltaş, “Çiçekler tam açılmadan toplanmalı. Çünkü içeriğini değerli kılan stigmaların kalitesi bu aşamada belirleniyor. Her çiçeğin içinden üç stigma çıkıyor ve bunların tamamı el ile ayrılıyor. Safranı kıymetli yapan en önemli unsur bu yoğun el işçiliği” diyor.

TARLAYA GÖRE DAHA KONTROLLÜ BİR SÜREÇ

Kapalı ortamda üretimin, tarlaya kıyasla birçok avantaj sunduğunu dile getiren Yoltaş, özellikle işçilik maliyetine dikkat çekiyor. Tarlada üretim yapılması halinde çok daha geniş alanlara ihtiyaç duyulacağını belirten Yoltaş, gün doğmadan hasat yapılması gerektiğini, arıların polenleri dağıtmadan çiçeklerin toplanmasının ciddi bir emek ve işçi maliyeti oluşturduğunu söylüyor. Kapalı alanda ise bu sürecin daha kontrollü ve nispeten daha rahat yürütülebildiğini ifade ediyor.

TÜRK-İŞ’in Asgari Ücret Talebi 39 Bin 525 Lira
TÜRK-İŞ’in Asgari Ücret Talebi 39 Bin 525 Lira
İçeriği Görüntüle

SOĞAN GELİŞİMİ VE EK GELİR İMKANI

Kapalı ortam tarımında yeşil yaprakların zarar görmeden korunabildiğini belirten Yoltaş, bunun soğan gelişimi açısından büyük önem taşıdığını vurguluyor. Tarlada soğan gelişiminin daha yavaş olduğunu söyleyen Yoltaş, kendi sistemlerinde her yıl yeni soğan elde ederek bunları satışa sunabildiklerini ve bu sayede ek gelir sağladıklarını belirtiyor.

SAFRANIN FAYDALARINA DİKKAT ÇEKTİ

Safranın sağlık açısından birçok faydası bulunduğunu dile getiren Yoltaş, göz sağlığı, cilt sağlığı ve genel bağışıklık üzerinde olumlu etkilerinin bilindiğini ifade ediyor. Ancak tüketim konusunda uyarılarda bulunan Yoltaş, safranın içeriğinin çok güçlü olduğunu ve günlük tüketimin bir bardakla sınırlandırılması gerektiğini belirtiyor. Kronik rahatsızlığı olanların ise mutlaka uzman görüşü alması gerektiğini vurguluyor.

“KÜÇÜK ALANDA BÜYÜK DEĞER ÜRETİYORUZ”

Safranın pahalı bir ürün olarak görülmesine rağmen, kullanım miktarının çok düşük olduğuna dikkat çeken Yoltaş, 1 gram safranın bir kişi için yaklaşık bir ay yeterli olduğunu söylüyor. Bu yönüyle bakıldığında fiyatının sanıldığı kadar yüksek olmadığını ifade eden Yoltaş, küçük alanlarda yüksek katma değerli üretimin mümkün olduğunu gösterdiklerini dile getiriyor.

SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIMA ÖRNEK MODEL

Şeyda Yoltaş’ın kurduğu kapalı ortam safran üretim modeli, sürdürülebilir tarım ve girişimcilik açısından dikkat çekici bir örnek olarak öne çıkıyor. Kendi imkanlarıyla hayata geçirdiği bu üretim modeliyle Yoltaş, hem tarımda alternatif yöntemlerin mümkün olduğunu hem de şehir hayatında dahi üretici olunabileceğini göstermeyi amaçlıyor.