Ozan Güven’in Hapis Cezası Onandı
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, oyuncu Ozan Güven’in eski sevgilisi Deniz Bulutsuz’a yönelik darp suçundan aldığı 2 yıl 3 ay hapis cezasını onayladı.
Bölge mahkemesinin kararıyla ceza kesinleşti ve Güven’in, denetimli serbestlik dışında kalan 45 günlük kısmı açık cezaevinde infaz edilecek.
Kararla birlikte, taraflar arasında yaklaşık beş yıllık dava süreci de sona ermiş oldu.
Güven: “Bir Kadını Dövmedim, İşkence Yapmadım”
Cezanın kesinleşmesinin ardından sessizliğini bozan Ozan Güven, suçlamaları reddederek kamuoyuna bir açıklama yaptı.
Güven, iddia edildiği gibi Deniz Bulutsuz’a şiddet uygulamadığını öne sürdü ve şu ifadeleri kullandı:
“Bir kadını dövmedim, bir kadına işkence yapmadım.
Gözüne ne oldu bilmiyorum, ama ben yapmadım.
Kapılar kapalıydı diyor, oysa kapılar açıktı.
Ben iddia ettiği hiçbir şeyi yapmadım.”
Oyuncu, yaşanan olayların çarpıtıldığını savunarak kendisini savundu.
Sosyal Medyada Tepki Yağdı
Ozan Güven’in beş yıl sonra yaptığı açıklama sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.
Birçok kullanıcı, ünlü oyuncunun sözlerini “ikna edici bulmadıklarını” belirterek eleştirilerde bulundu.
Kullanıcıların bazı yorumları şöyleydi:
-
“Gerçekten haksızlığa uğramış olsaydınız ilk günden konuşurdunuz.”
-
“Masum olan biri yıllarca susmaz.”
-
“Oyunculuk performansını burada da göstermiş.”
Bazı yorumlar ise alaycı bir tonda olurken, toplumsal duyarlılık vurgusu da ön plana çıktı.
Beş Yıllık Dava Süreci Sona Erdi
Deniz Bulutsuz, 2020 yılında Ozan Güven tarafından darp edildiğini iddia ederek suç duyurusunda bulunmuştu.
Yapılan yargılama sonucunda Güven’e “kasten yaralama” suçundan 2 yıl 3 ay hapis cezası verilmişti.
Kararın onanmasıyla süreç resmen sona erdi.
Oyuncunun 45 günlük ceza süresini açık cezaevinde tamamlayacağı, ardından denetimli serbestlikten yararlanacağı bildirildi.
Kadına Şiddet Tartışmaları Yeniden Gündemde
Olayın yeniden gündeme gelmesiyle birlikte, kadına yönelik şiddet konusu sosyal medyada ve kamuoyunda yeniden tartışılmaya başlandı.
Birçok kullanıcı, “ünlülerin de adalet karşısında eşit şekilde hesap vermesi gerektiğini” vurguladı.
