SAĞLIK HİZMETLERİNDE YENİ DÖNEM 2026’DA BAŞLIYOR
Türkiye’de geçici koruma statüsünde yaşayan yabancılar için sağlık sisteminde önemli bir değişiklik devreye giriyor. Resmî Gazete’de yayımlanan yeni düzenlemeye göre, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren geçici koruma kapsamındaki kişilerin sağlık hizmetlerinden yararlanırken katılım payı ödemesi zorunlu olacak. Bu düzenleme, hem sağlık harcamalarının sürdürülebilirliğini hem de destek mekanizmalarının daha hedefli kullanılmasını amaçlıyor.

KATILIM PAYLARINDAN ELDE EDİLEN TUTARLAR FONA AKTARILACAK
Önceki uygulamada geçici koruma altındaki yabancılar, temel ve acil sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanabiliyordu. Yeni düzenleme ile bu muafiyet sona erecek ve alınan tüm katılım payları, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu'na (SYDTF) aktarılacak.
Bu sistem, hem sağlık hizmetlerinin finansmanında ek kaynak yaratmayı hem de fonun daha etkin kullanılmasını sağlayacak.
ÖDEME GÜCÜ OLMAYANLAR ÜCRETLERİ İADE ALABİLECEK
Katılım payı ödeme zorunluluğu getirilse de düzenleme, ödeme gücü olmayan kişiler için bir güvence mekanizması da içeriyor. Yapılan açıklamaya göre, ödeme gücü bulunmadığı tespit edilen geçici korunanlar ödedikleri katılım paylarını sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarından geri alabilecek.
Ayrıca geçici koruma kapsamındaki kişilere sunulan sağlık hizmetlerinin maliyetleri, her üç ayda bir SYDTF tarafından karşılanacak. Daha önce bu ödeme mekanizması AFAD üzerinden yürütülüyordu. Yeni sistemle birlikte ödeme süreci Sağlık Bakanlığı koordinasyonunda daha merkezi bir yapıya kavuşmuş olacak.
ÖZEL SAĞLIK KURUMLARINA BAŞVURU ŞARTLARI DEĞİŞTİ
Düzenlemenin en dikkat çekici noktalarından biri özel sağlık kuruluşlarına başvurudaki yeni kriterler oldu. Eskiden geçici koruma kapsamındaki yabancılar, acil durumlar dışında özel hastanelere doğrudan başvuru yapamıyordu.
Yeni uygulamada ise bu kısıtlama ödeme gücü olan ve olmayan şeklinde yeniden düzenlendi. Buna göre:
-
Ödeme gücü bulunan kişiler, özel sağlık kuruluşlarına başvurabilecek.
-
Ödeme gücü olmayanlar ise kamu hastaneleri dışında sağlık hizmeti alamayacak.
Bu değişiklik, özel sağlık sisteminin yükünü azaltırken kamu hastanelerinin kapasitesini daha etkin bir şekilde kullanılmasını hedefliyor.
FİYATLANDIRMA SGK TARİFESİNE BAĞLANDI
Yeni düzenlemeyle sağlık hizmetlerinin fiyatlandırması da belirli bir çerçeveye oturtuldu.
Buna göre:
-
SGK’nın karşılamadığı sağlık hizmetleri ödeme gücü olmayan kişilere sunulamayacak (aşılar hariç).
-
SGK’nın belirlediği fiyatların üzerinde ya da daha düşük iskonto içeren herhangi bir ücretlendirme yapılamayacak.
Bu karar, hem maliyet kontrolü sağlamak hem de hizmet sunucularının farklı fiyat politikalarıyla haksız rekabet yaratmasını önlemek amacı taşıyor.
TÜRKİYE’DE GEÇİCİ KORUMA STATÜSÜNDEKİ SURİYELİLERİN DURUMU
Türkiye’de geçici koruma sistemi en yoğun şekilde Suriye İç Savaşı sonrasında ülkeye sığınan Suriyeliler için uygulanıyor.
20 Ekim 2025 verilerine göre Türkiye'de:
-
2 milyon 375 bin 909 Suriyeli geçici koruma statüsünde bulunuyor.
Bu nüfusun şehirlerdeki dağılımı ise şu şekilde: -
İstanbul: 417 bin 725
-
Gaziantep: 333 bin 849
-
Şanlıurfa: 197 bin 17
Bu rakamlar, düzenlemenin etkisinin özellikle yoğun Suriyeli nüfusa sahip bölgelerde daha fazla hissedileceğini gösteriyor.
YENİ UYGULAMANIN HEDEFİ: DENGELİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR MODEL
Sağlık harcamalarının artması, geçici koruma altındaki nüfusun büyüklüğü ve kamu maliyesi üzerindeki yük, hükümeti daha sürdürülebilir bir modele yönlendirmiş durumda.
Katılım payı sistemiyle amaçlananlar:
-
Kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması
-
Ödeme gücü olanların sisteme katkı vermesi
-
Sosyal koruma mekanizmalarının hedefli bir şekilde işletilmesi
Düzenleme, 2026 yılından itibaren sağlık sisteminin işleyişinde önemli bir dönemeç olarak değerlendiriliyor.




