YAŞAM

Trabzon’da 64 Yıldır Keçi Kılından Çorap Örüyor

Trabzon’da 64 yıldır keçi kılından çorap ören İdris Sağlam, hem geleneği yaşatıyor hem de hasta eşiyle ilgilenerek vefa dolu bir yaşam örneği sergiliyor.

Abone Ol

KEÇİ KILINDAN ÇORAP GELENEĞİNİ YAŞATIYOR

Trabzon’un Kadıköy Mahallesi’nde yaşayan 68 yaşındaki İdris Sağlam, 64 yıldır kirmenle keçi kılını eğirerek elde ettiği ipten çorap örmeye devam ediyor. Bölgede artık çok az kişinin bildiği bu köklü geleneği yaşatmak için büyük çaba gösteren Sağlam, günün büyük bir kısmını elinde şişleri, boynunda ipleriyle örgü örerek geçiriyor. Hem kış hem yaz aylarında giyildiğinde farklı bir sıcaklık ve konfor sağlayan keçi kılından çoraplar, bölgede yıllardır tercih edilen ürünler arasında yer alıyor.

Sağlam, keçi kılını çobanlardan temin ettikten sonra önce eğirerek ipin yapısını oluşturuyor, ardından yumak haline getirip örmeye başlıyor. Çorapların dayanıklılığı, sıcak tutma kapasitesi ve doğal yapısı nedeniyle yöre halkı tarafından büyük ilgi görüyor. Her bir çift çorabı el emeğiyle tamamlayan Sağlam’ın ürettiği ürünler, yaklaşık 2 bin liradan alıcı buluyor.

HASTA EŞİNE DESTEK OLMAKTAN BİR AN OLSUN VAZGEÇMİYOR

Keçi kılından çorap geleneğini sürdürmenin yanı sıra İdris Sağlam, akciğer rahatsızlığı bulunan 72 yaşındaki eşi Hanife Sağlam’a da büyük bir özenle bakıyor. Nefes almakta zorlanan Hanife Sağlam, ayda bir veya iki kez hastaneye kaldırılıyor ve çoğu zaman enfeksiyon nedeniyle 10 güne kadar tedavi altında tutuluyor. Bu süreçlerde eşini yalnız bırakmayan Sağlam, ev işlerinden hastane ziyaretlerine kadar tüm sorumluluğu üstleniyor.

Evde sabahları erken kalkarak çayı demleyen, sofrayı hazırlayan, yemek yapan ve zaman zaman bulaşıkları da yıkayan Sağlam, hayat arkadaşına olan bağlılığıyla çevresinde büyük takdir topluyor. 55 yıllık evliliklerinde her zorluğu birlikte aşan çift, sevgi ve vefanın en güzel örneklerinden birini sergiliyor.

64 YILLIK BİR GELENEK VE ÇOCUKLUKTAN GELEN BİR TUTKU

İdris Sağlam, çorap örmeye henüz 10 yaşındayken başladığını anlatıyor. Evin altında bulunan eski kahvehanede arkadaşlarının çorap örmesini seyrederek öğrendiği bu sanat, zamanla onun için bir tutkuya dönüşmüş. “Hepsi öldü, aralarında ören tek ben kaldım” sözleriyle hem hüznünü hem de geleneği yaşatma kararlılığını dile getiriyor.

Keçi kılından yapılan çorapların kalitesini anlatırken, “Karda ayağını soğuk suya sokarak giy, üşümezsin. Yazın giyersen ayağın serin olur” ifadeleriyle ürünlerinin dayanıklılığını ve sağladığı rahatlığı öne çıkarıyor. Bölge halkının ve taleplerin yoğun olmasına rağmen yetişmekte zorlandığını belirten Sağlam, boş kaldığı her an çorap örmeye devam ediyor.

ARICILIKLA DA UĞRAŞIYOR

Yaylacılık döneminin ardından yaklaşık 10 yıldır arıcılık da yapan Sağlam, yaz aylarında arıları için yaylalara gidiyor. Zamanının bir kısmını arıcılığa, diğer kısmını ise çorap örmeye ayırarak hem üretmeye hem de geleneğini sürdürmeye devam ediyor. Yaylalarda bile ipi ve şişlerini elinden düşürmediğini söyleyen Sağlam, “Gözler gördüğü, zaman yettiği sürece bu işi yapacağım” diyor.

EŞLER ARASINDAKİ UYUM VE VEFA DİKKAT ÇEKİYOR

Hanife Sağlam, eşiyle uyum içinde yaşadıklarını, tüm zorlukları birlikte göğüslediklerini ve eşinin kendisine büyük destek olduğunu vurguluyor. “Benden iyi yemek yapıyor” sözleriyle eşine duyduğu güveni ve sevgiyi dile getiren Hanife Sağlam, “Kolumdan tutar, beni hiç yalnız bırakmaz. Birbirimize kötü sözümüz yok. Bugünümüze şükürler olsun” diyerek huzurlu evliliklerini anlatıyor.

{ "vars": { "account": "G-39SSKFJRW0" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-JV1786CP4L" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }