Fenerbahçe’nin maçı hak ettiğini belirteyim, ondan sonra yazıma başlayayım. Belki de bugünün en doğru neticesiydi. Hak ettiler ve 3 puanı aldılar. Sevindim mi? Tabi ki hayır. Lakin yiğidi döv ama hakkını ver. Aslında bu maç ile ilgili yazılacak o kadar şey var ki, hangisinden başlayayım bilemedim.
Zokora, Emre’nin elini tutmadı. Tutar tutmaz, o Zokora’nın bileceği bir iş. Belki haklı, belki haksız, onu da tartışacak halde değiliz. Taraftar da haklıdır lakin haksız da olabilir. Şenol Güneş’in taraftarı sakinleştirmesi doğru, kadro seçimi yanlıştı. Taraftarın Emre’ye tepkisi doğru, abartması yanlış. Volkan’a bağırmalar doğru ama yabancı madde atmalar yanlış. Aslında o kadar doğrular yanlışlar var ki yaz yaz bitmez.
Haa bir de Aykut Kocaman yanlışı var. Ya kardeşim biliyorsun Trabzonspor taraftarı Emre’yi sevmiyor. Neden ona korner attırıyorsun, neden taraftarı tahrik ediyorsun? Hadi bir oldu iki oldu, attırma kardeşim. Ortada bir yanlış oluyorsa, en başına gidilmesi lazım. Sorumlusu sensin Aykut! Sanki başka oyuncun yok. Birde konuşmalarında hakem Abitoğlu’na sallıyorsun. Sen ilk önce Emre’ne sahip çık. El kol hareketleri yapıyor, Yobo’dan tut, Selçuk’a kadar serseri dolu bir futbolcu topluluğuna sahipsin. Sonra da “Maçı biz hak etmiştik, eğer maçı kaybetseydik çok üzülürdüm” ve benzeri gibi açıklamalar yapıyorsun. Peki sen kazanınca yapıyorsun güzel. Eyvallah. Neden size art niyet yapıldığında sesini çıkarmıyorsun? Onda konuşuyorsan, bunda da konuşacaksın. O zaman adam diyeyim sana gerçi adam diye hitap edilecek en son insan sensin.
Gelelim maça diyeceğim ama bence maça hiç gelmeyelim. Olumlu bir hareketi olmayan bir futbolcu topluluğu ile ilgili yazacak bir şeyim yok. Şenol Hoca’nın adamlığına laf etmem ama bazen kadro seçiminde, oyuncu değişikliklerinde hataları oluyor.
Zokora’nın Emre’ye yaptığı hareket kırmızı karttı verilen sarı kart yanlıştı. Emre’nin el kol hareketleri vs. kırmızı karttı verilen sarı kart yanlıştı. Selçuk’un taraftarı tahrik etmesi ve bir çok pozisyonda ortamı germesi kırmızı kartla cezalandırılması lazımdı. Maalesef bu da gerçekleşmedi. Kartlarını kullanamayan Abitoğlu, sınıfı geçemedi.
Son olarak Gökhan Gönül’e saygı duyan ve alkışlayan taraftarlarımıza kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum. Fenerbahçe’nin şampiyon olmasını istemiyorum ancak üzülerek belirtiyorum ki kupayı alacaklar…