DERE YATAĞINA ATILAN HAYVAN KALINTILARI MAHALLEYİ AYAĞA KALDIRDI
Adana’nın Yüreğir ilçesine bağlı Bahçelievler Mahallesi, yeniden büyük bir çevre skandalıyla gündemde. Kimliği belirsiz kişiler tarafından kesilen at ve eşeklere ait kalıntıların açık durumdaki atık su dere yatağına atılması, mahallede yaşayan yüzlerce kişiyi isyan ettirdi. Özellikle sıcak hava dönemlerinde dayanılmaz seviyeye çıkan ağır koku ve yoğun sinek istilası, vatandaşların yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürdü. Mahalle sakinleri, durumun yalnızca çevresel değil aynı zamanda ciddi bir sağlık tehdidi oluşturduğunu belirterek yetkililere defalarca başvuru yaptıklarını ancak sonuç alamadıklarını söyledi.
VATANDAŞLAR KOKU VE SİNEKTEN YAŞAYAMAZ HALE GELDİ
Mahalle sakinlerinden Mehmet Mustafa Köroğlu, yaşadıkları sıkıntının boyutunu şu sözlerle dile getirdi: “Buraya at ve eşek kemiği atıyorlar. Burası artık oturulmaz hale geldi. 50 defa şikâye†t ettik ama sonuç yok. Kapı penceremiz yaz kış kapalı. Bu koku ve sineklerle hastalıktan kurtulamıyoruz.” Köroğlu’nun sözleri, bölge halkının çaresizliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Yol üzerinden dereye bakıldığında dahi kalıntıların açıkça görüldüğü belirtilirken, vatandaşlar bu görüntülerin bir şehirde kabul edilemeyecek kadar vahim olduğunu vurguluyor.
BÖLGEDE SAĞLIK TEHDİDİ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
Dere yatağına atılan hayvan kalıntılarının zamanla çürüyerek suya ve toprağa yayılması, bölgede ciddi bir sağlık riskine yol açıyor. Sinek, böcek ve haşere popülasyonunun hızla artması ise hastalık riskini daha da büyütüyor. Özellikle küçük çocuklar ve yaşlıların bu durumdan olumsuz etkilendiği, bazı ailelerin sürekli rahatsızlık yaşadıkları ifade edildi. Mahalle sakinleri, sorunun çözülmemesi hâlinde sağlık problemlerinin daha kritik bir boyuta ulaşmasından endişe ediyor.
MAHALLE SAKİNLERİ GÜVENLİK KAMERASI TALEP EDİYOR
Bölge halkından Rıdvan Dağlıgül ise sorunun tespit edilmesi için dere yatağına güvenlik kamerası kurulması gerektiğini belirtti. Dağlıgül, “Buradan geçilmez hale geldi. Sabaha karşı kim oldukları belli olmayan kişiler bu kalıntıları atıyor. Eğer güvenlik kamerası olsa kimin yaptığı ortaya çıkar. Yetkililerden bu konuda destek bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Dağlıgül, özellikle geceleri dere yatağına atılan kalıntıların miktarının arttığını, kokunun evlere kadar yayıldığını ve yaz aylarında
dayanılmaz bir hâle geldiğini söyledi.
“HALKIMIZA YEDİRİYORLAR” İDDİASI ENDİŞEYİ ARTIRDI
Rıdvan Dağlıgül’ün dikkat çektiği bir diğer konu ise iddialara göre kesilen at ve eşek etlerinin bazı kaçak yollarla vatandaşlara satılması. Dağlıgül, “Bu at ve eşekleri kesip maalesef halkımıza yediriyorlar. Bilmeden biz de yemiş olabiliriz. Bu kesimlerin sayısı belli değil. Çocuklar okula gidemez hale geldi” diyerek durumun vahametini ortaya koydu. Mahalle sakinleri, hem çevre hem de gıda güvenliği açısından bu iddiaların ivedilikle araştırılması gerektiğini belirtiyor.
YETKİLİLERDEN ACİL MÜDAHALE BEKLENİYOR
Bahçelievler Mahallesi’nde yaşanan durumun uzun süredir çözülememesi, vatandaşların tepkisini artırmış durumda. Mahalle halkı, dere yatağının düzenli olarak temizlenmesi, güvenlik kamerası takılması ve kaçak hayvan kesimlerinin engellenmesi için yetkililere çağrıda bulunuyor. Mahalle sakinleri ayrıca bu sorunun yalnızca lokal bir problem olmadığını, çevresel olarak daha geniş bir alana yayılan bir tehdit hâline geldiğini belirtip bir an önce kalıcı çözümler üretilmesini istiyor.
ÇEVRE VE SAĞLIK AÇISINDAN ACİL ÖNLEM ŞART
Uzmanlar, özellikle yerleşim yerlerine yakın açık dere yataklarına hayvan kalıntılarının atılmasının ciddi bir halk sağlığı riski oluşturduğunu vurguluyor. Çürüme sürecinde ortaya çıkan bakteriyel yük, kötü koku ve sinek çoğalması, bulaşıcı hastalıkların hızla yayılmasına yol açabilir. Bu nedenle bölgedeki durumun kısa sürede kontrol altına alınması ve çevresel denetimlerin sıklaştırılması gerektiği belirtiliyor.
Mahalle sakinleri ise sorunun çözüme kavuşturulacağı konusunda umutlu olmak istediklerini, ancak yıllardır aynı tabloyla karşı karşıya kaldıklarını ifade ediyor. Yapılacak düzenli temizlik çalışmaları, kamera sistemi ve bilinçlendirme adımlarıyla bölgenin yeniden yaşanabilir hâle gelmesini bekliyorlar.
